İbrahim Kahveci
Sorun ortaya çıktığında o sorunu söylemek ne ifade eder. Önemli olan sorun ortaya çıkmadan, yaşanmadan önlem almaktır.
2015-2018 arasında sürekli kriz yazıları yazdım. Bakın bir kriz resmen geliyorum diyordu. Ve önlem alınması gerektiğini defalarca dile getirdim.
2015 yılı Haziran seçimlerinden bir ay önce aynen şunları yazmıştım:
“Evet, ekonomide sorunlar öyle birikti ki; artık bu ekonomi programı ile devam edecek olan bir parti 2019’u görür mü derseniz, bence çok zor. İspanya gibi, Yunanistan gibi, İtalya-Portekiz-İrlanda gibi süreçler yaşanabilir. Yüzde 30’lara dayanan bir işsizlik Türkiye’de yaşansa hangi parti ayakta kalabilir. Net olarak kayıtlara geçmesi için söylüyorum: Mevcut ekonomi programı ana hatları ile 2001 IMF-Derviş programıdır ve miadı 2007’de bitmesine rağmen hala uygulamaya devam ediliyor. Bu program ile devam edecek Hükümet 2019’u zor görür. Lütfen kaydedin...”
Yanıldığım tek bir nokta oldu: Türkiye’de yüzde 30 işsizlikte bile AK Parti ayakta kaldı. Çünkü dini kullandı ve milliyetçiliği kullandı. Millet afyon gibi uyutuldu.
Yine 2015 yılı “Bu seçimi kim kaybedecek?” yazımdan devam edeyim:
“Bir ekonomi uzmanı ve bir vatandaş olarak yazıyorum. Türkiye’nin önünde ekonomik olarak sorunlar devasa şekilde birikti. Bana sorarsanız 2008 yılından sonra ekonomide kayda değer bir tane büyük yapısal reform yapılmadı.
Partilerin seçim vaatlerine bakıyorum. Sanki, seçimden sonra herkes çalışmadan zengin olacakmış gibi hayal satıyorlar. Zaten en büyük vaatleri çalışanlara değil çalışmayan emeklilere... Yaşasın çalışmamak, yaşasın emeklilik. Kimse sormuyor ki “çalışan kalmadı; o emekli maaşlarını kimin sırtına yükleyeceksiniz?” Bir ekonomist olarak o vaatlerin zerresinin bilimsel ederi yok. Hiç bu kadar iddialı yazmazdım ama bu kadar da olmaz ki. Bana 1991 seçimlerinin Demirel’ini hatırlatıyorlar. Paketin içinde satılan bir felaket bombası ama paketin dışı çok süslü; o kadar.”
***
Haziran 2015’de “Hükümeti Bekleyen Tehlike” başlıklı yazımdan bir cümle:
“İstihdam-İhracat ve hatta enflasyonun bir türlü düşmeyişi. Ekonomiye ilişkin mevcut yönetimin teşhisleri maalesef bu ülkeyi 2019’a taşımaktan çok uzak. Alternatif olmak isteyen muhalefet ise hiç bir katkı sunmadığı gibi olanı da nasıl dağıtırım derdinde.”
Ben seçimden değil, seçim sonrasından korkuyorum.
Oysa çok ciddi bir tıkanıklığa doğru gidiyoruz. Özellikle ekonomide. Sinsi bir gerileme yaşıyoruz. Şifreyi çözenler yazıyor ama perdenin önündekiler hala güzel bir film seyrettiklerini sanıyorlar.
***
Bu iki alıntıyı neden yaptığımı da söyleyeyim mi? Bakın bu yazıları yazdığım günlerde Ali Babacan ekonomi yönetiminin başındaydı...
Ve Ahmet Davutoğlu’da Başbakandı.
Gerçekleri görmek için kenara çekilip dışarıdan bakmak gerekiyormuş.
***
Ve 2019 itibari ile artık kriz yazılarının yanında asıl büyük tehlikeye dikkate çekmeye başladım: İntiharlar riskine...
Şubat 2019: “Sosyal medyada Prof. Dr. Kemal Üçüncü şu şekilde yazıyor: “Yeni YÖK’e çağrımdır. Eğer üniversite sistemi radikal bir reforma tabi tutulmazsa 5 yıl içinde mahalle mektebine dönecekler. Durum çok feci. Bütün Avrupa Kıtasından fazla ziraat, tıp fakültesi; Almanya’dan fazla hukuk fakültesi var. Kasabalar iletişim fakültesi dolu. İktisadi İdari Bilimler olmayan ilçe kalmadı.200 yeni bilim dalının ülkemizde henüz adı bilinmiyor.”
Şimdi bu yazılanlara baktığınızda eğitimdeki nüfus artışı bizi kalkındırıyor mu; yoksa sadece birer israf ve mesleksiz gençlik mi yetiştiriyoruz?
Maalesef açıklamalara baktığımızda mevcut siyaset ne sorun tespit edebiliyor, ne de çözebiliyor. İtibardan tasarruf olmaz diyerek Ankara’nın şişmanlığını bile destekliyor. Ama biliyoruz ki; Ankara şişmanladıkça Türk Halkı zayıf kalacaktır.
Bugün bile 4 milyona dayanan işsizlik çok ciddi bir sosyal problemdir. Yarın bu sayı 5 milyona geldiğinde ne yapacağız?
Sosyal sorunları, intiharları, boşanmaları, aile içi geçimsizlikten doğan cinayetleri vs vs nasıl çözeceğiz?”
Mayıs 2019:
“Şimdi bu ölümlere ve ölmeye teşebbüs edenlere de bir kulp bulunur. Mesela varlıktan bunalanların tercihi denilebilir. Çünkü en fazla intihar olayları gelişmiş zengin ülkelerde oluyor ya.
Evet, sorumluyuz.
İşsizlikten bunalan herkesten sorumluyuz
Evine ekmek getiremeyenden sorumluyuz.
Harçlık veremediği için intihar edenden,
ya da krizden dolayı bunalım geçirenlerden sorumluyuz.
Ama önce sorumlu olduğumuzu bilmemiz gerekiyor. Sn Temel Karamollaoğlu’nun dediği gibi “Kork asıl Allahtan korkmayandan...”
Şubat 2019:
“Dün itibari ile işsiz sayısından 1 kişi eksildi. Hem de çok ama çok acı bir şekilde. Tekirdağ’da yaşayan Saffet G. arkasında bir not bırakarak intihar etti. Notta şöyle diyordu, “Bana mezar yaptırmayın. Sadece bir mezar taşı olsun. Ben hakkımı size helal ediyorum. Siz de bana hakkınızı helal edin. Biliyorum, sizi çok üzdüm. İşsizlikten bunaldım.”
Evet, varlıktan bunalan bir toplum olmuşuz.
En azından iktidar ve ortağı blok partisi bu yönde.
Eğer doğru ise şu söz ne kadar da doğru ifade ediyor: “Rüşvetçi politikaları, düzenbazları, hırsızları ve hainleri seçen halk kurban değil, suç ortağıdır.” George Orwell.
Ben de aynı şeyi söylüyorum: Hepimiz sorumluyuz! Ama hepimiz....
***
Önceki gün sadece 1 günde 7 intihar yaşandı.
Hükümet ne yaptı?
-İçkiyi yasakladı
-Toplumsal olaylarda polisin görüntüsünün alınmasını yasakladı
Ha! Bir de Arnavutluktaki Kriptocu kaçağın İnterpol’den arması düştü. (Yakalandı mı bilmiyoruz hala.... O zaman arama neden düştü?)
***
Tarihe kayıt düşüyorum: Bu kadrolar gitmez ve bu yozlaşma devam ederse gözümüzün önünde evlatlarımız dahi gidecek noktaya gelir. Bugünü bile mumla ararız.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları


































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.11.2025
10.11.2025
4.11.2025
3.11.2025
30.10.2025
28.10.2025
26.10.2025
22.10.2025
21.10.2025
20.10.2025