Fırat Kalkanı, İdlib ve Zeytin Dalı operasyonları ile Türkiye geleceğini kurtarmıştır. Bu siyaset üstü bir gerçekliktir. CHP gibi bu açık riski ortadan kaldırmak için atılan adımları reddeden aktörlerin hesap vermesi gerekmiyor mu? Türkiye bu konuda net biçimde başarı kazandıktan sonra, olmayan son vagona atlamaya çalışmak milletin aklıyla alay etmek değil mi?

CHP’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakarete varan eleştirilerinin çok değil yüzde onunu PKK’ya binlerce TIR ağır silah veren ABD’ye yapmaması, yine Washington’ın FETÖ’yü hâlâ barındırmasını siyasi söyleminde yer vermemesi ama bunun yerine, bir FETÖ tezgâhı olan MİT TIR’ları kumpasını sahiplenerek “Erdoğan Lahey’de yargılanacak” demesi öyle kolayca geçiştirilecek meselelerden değildir.

Türkiye, söz konusu harekatların tartışmasız başarısıyla, DEAŞ ve PKK/YPG’nin yenilmez olduğu efsanesini çökertmiş, bu örgütler üzerinden emperyal dizayn oyununu bozmuştur.

Peki, Türkiye bu şartlarla CHP yönetiminde yüzleşseydi, Türkiye ve bölge bugün ne durumda olurdu? 15 Temmuz’a “kontrollü”, 20 Temmuz OHAL ilanına ise “asıl darbe” diyen, “Afrin’e girilmesin, ÖSO El Kaide’dir” kampanyası yapan, TSK’nın ÖSO ile hareketini ordunun itibarsızlaştırılması şeklinde yorumlayan ama bir yandan da “Türkiye’deki Suriyeliler neden Suriye’de savaşmıyor” iddiasında bulunabilen bir CHP ile Türkiye nasıl yolunu bulacaktı?

Şimdi de CHP panikle “Zeytin Dalı Harekâtı siyasi malzeme olarak kullanılmasın” demekte. Bu aslında bir itiraf… Demek ki, Zeytin Dalı’nın başarılı ve gerekli olduğunu biliyorlar. Demek ki, bu harekâtların arkasındaki siyasi irade Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.

Kim Jong-un değil herhalde! O irade olmasa, güney sınırımızda bir terör devleti kurulmuş, burada kazılmış yüzlerce kilometrelik tünellerle ülke hallaç pamuğu gibi atılmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, destekleyen tüm kesimler ve milletimizin tamamı ile bu irade ortaya çıkmış ve başarılı olmuştur.

Peki, madem bu doğru işin arkasındaki irade bundan kazançlı çıkacak diye panikliyorsunuz, neden zamanında o doğru yerde değildiniz? Sonra da “Milli ve Yerli” vurgusu yapılınca sanki çıplak kalmış gibi saldırganlaşıyorsunuz. Ne düğünde oynuyor, ne cenazede ağlıyorsunuz.

Millet 2019 seçimlerinde neye göre karar verecek? ABD’deki hububat fiyatlarına göre mi? Kuzey Kore veya Ukrayna krizlerine bakarak mı? Herhalde son dört yılda kim ne demiş, dediklerinin ne kadarını yapmış, kırılma anlarında nasıl tavır almış, ekonomiyi ne kadar önemsemiş, terör ve güvenlik sorunlarında ne kadar başarılı olmuş, bunlara göre bir karar verecek.

Şimdiden paniklediğinize göre, sizce de yanlış yerde değil misiniz?