Mehmet BARANSU
Göksel Gümüşdağ. Onun kariyeri bir başarı hikâyesi! Uydu, anten satıcılığı, tamirciliği ve futbolcuların kramponlarını taşımaktan, futbolun en yüksek noktasına ulaşmıştı. Futbolda olduğu gibi siyasette de merdiven basamaklarını hızlı bir şekilde çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanvekilliği görevine kadar yükseldi.
Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın, eş vardı. Gümüşdağ’ın başarısının arkasında da bir eş ve o eşin akrabalık ilişkisi duruyordu. Gümüşdağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın yeğeniyle evlenmiş ve hayatı değişmişti. Karagümrük’te antenleri dar bir alanda çekerken artık alıcıları ve vericileri dünya çapında çekmeye başlamıştı.
3 Temmuz 2011 tarihinde, futbolda şike soruşturmasının başlamasıyla birlikte, futbolun kirli yüzü, karanlık bahçesi de ortaya çıkmaya başladı. Ortaya çıkan ses kayıtları ise gerçekleri su yüzüne çıkarmaya başladı. Ses kayıtları tüm maskeleri düşürmüş, gerçek kişilikler ortaya çıkmaya başlamıştı.
Türkiye Futbol Federasyonu’nun başkanvekilliğini yapan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin başkanvekilliğini yürüten, Spor A.Ş’nin yönetim kurulu başkanı olan ve İstanbul Büyükşehir Belediyespor’un eski başkanı olan Göksel Gümüşdağ’ın geçen hafta ortaya çıkan ses kayıtları ise şok etkisi yaratacak cinstendi.
Ana-avrat herkese küfür
Gümüşdağ, her telefon konuşmasında ağza alınmayacak küfürler etmişti. Spor camiasının çok yakından tanıdığı isimlerin eşlerine, annelerine, kendilerine ağır küfürler ediyordu. Aziz Yıldırım’la konuşurken, Mahmut Özgener’e küfrediyor, telefonu kapattıktan sonra Özgener’le konuşup, Yıldırım’a ağır küfürler sarf ediyordu. Evinde yemek yediği Hakan Şükür’e, annesine, eşine, babasına burada yazamayacağım küfürler etmişti. Sadece Hakan Şükür değil, Başbakan Erdoğan’ın yakın akrabalarına, kendisinin bu makamlara gelmesine yardımcı olan Albayraklar’a da ana-avrat küfrediyordu.
Başbakan’ın adını kullanarak “iş” çevirmiş
Herkese gülen ancak arkadan küfreden bir Gümüşdağ portresi vardı karşımızda. Eski Federasyon Başkanı Mahmut Özgenerle konuşurken ortak yaptıkları küfürler ise yüz kızartıcıydı. İşin en ilginç yanı ise bu ikili “Sporda küfre son” kampanyasının mucitleriydi. Statlarda yapılan küfürler sonrası kulüplere ceza veriyor, saha kapatıyorlardı. Ses kayıtlarında küfrün yanısıra bir nokta daha vardı. Gümüşdağ’ın Başbakan Erdoğan’ın ismini sık sık kullanması. Erdoğan ismiyle “iş” çevirmesi.
Aydınlar odadan kovdu
Federasyon Başkanvekili olan Gümüşdağ, Türk sporunda bir ilke daha imza attı. Görevi başındayken, Futbol Federasyonu’na bağlı Disiplin Kurulu’na sevk edilen ilk yönetici olma unvanını da aldı Gümüşdağ. Yine de görevine devam etme kararı aldı. Büyük bir erdemlik gösteriyordu. Federasyon toplantılarına katılmama kararı almasına rağmen, her toplantıda boy göstermeye başladı. Öyle ki bu duruma kızan Başkan Mehmet Ali Aydınlar iki hafta önce yapılan toplantı öncesi kendisi odadan kovdu ve saatlerce yan odada toplantının bitmesini bekledi.
Erzik için kulis yapıyor
Mehmet Ali Aydınlar’ın, Gümüşdağ’ın ilişkileri, şike soruşturmasında sanık olarak dosyaya girip hakkında on yılın üstünde ceza istenmesinden dolayı kendisinden rahatsızdı. Bu rahatsızlığı da her platformda dile getiriyordu. Kendisinden istifa etmesi beklenirken, Gümüşdağ UEFA Asbaşkanlığı görevini sürdüren Şenes Erzik lehine kulis çalışmaları yapmaya başladı. Hatta, Fenerbahçeli eski futbolcu Lefter’in cenaze töreninde, Saracoğlu Stadı’nda Erzik’i Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüştürebilmek için yoğun çaba saf ettiği de konuşuluyordu.
Adaylıktan neden çekildi?
Gümüşdağ, Başbakan Erdoğan’ın Federasyon başkan adayıydı aslında. Ancak şike soruşturması devam ederken, kolluk güçlerinin Başbakan’a sunumunda isminin şike soruşturmasında geçeceğinin öğrenilmesi üzerine, Başbakan’ın emriyle bu adaylıktan çekilmek zorunda kaldı. Gerçek buydu ancak kameralar karşısında farklı bir açıklamayla, Aydınlar’a destek vermek için adaylıktan çekildiğini açıkladı.
Satılık spor basını
Hakan Şükür, Albayraklar, Aziz Yıldırım ve onlarca isme en ağır küfürleri etmesine, Başbakan’ın adını kullanıp iş çevirmesine rağmen, spor basınımız mahkeme kararıyla dinlenen telefon kayıtlarına duyarsız kaldı. Hakan Şükür’ü yerden yere vurmak için fırsat kollayan, Aziz Yıldırım’ın ağzından çıkan her cümleyi emir sayan, tartışmaları büyütmeyi seven medyamız her nedense kavga çıkaracak bu ses kayıtlarına sessiz kalmayı yeğledi. Aslında bunun da anlaşılır bir yanı vardı. Gümüşdağ, her toplantı ve programa, özellikle yurtdışında olanlara spor müdürlerini çağırıyor ve uçakta yanlarına giderek onlara “odalarından memnun olup olmadıklarını” soruyordu. Odaların paralarının kendileri tarafından ödendiğini, pahalı olduğu hatırlatmasını yaparak, bedava gezilerle, spor müdürlerinin büyük bölümü satın alınıyordu. Göksel Gümüşdağ, gözaltına alınıp, savcılığa çıkarıldıktan sonra “Hakkımda en ufak şüphe olursa istifa edeceğimi ifademin altına not olarak düştüm” açıklaması yapmıştı. Kendisi unutmuş olabilir ama biz hatırlatalım. Sayın Gümüşdağ siz şikeden sanıksınız ve hakkınızda yıllarca hapis isteniyor. Disiplin Kurulu’na sevk edilen ilk Federasyon yöneticisi oldunuz.
Gümüşdağ bahsini kapatırken son olarak şunları not olarak düşeyim. Emine Erdoğan Gümüşdağ’ın küfrettiği isimlerle tek tek telefon görüşmesi yapıp, gönüllerini almaya çalışıyor. Aileden bazı isimler Göksel Gümüşdağ’ı mahkemeye vermek istemelerine rağmen, araya “hatırlı” isimlerin girmesiyle bu kararlarından vazgeçtiler. Vazgeçmeyen tek isim Hakan Şükür oldu. Şükür, kendi, eşi ve annesinin onurunu göze alarak Gümüşdağ hakkında suç duyurusunda bulundu.
Şike soruşturmasında sanık olan bir ismin, kendisini ilgilendiren hapis cezasının indirilmesi girişimlerin içinde bulunması, Federasyon’un olağanüstü toplantısına katılması, 58. Madde’nin değiştirilmesine önayak olması da hukuk ve ahlak açısından tartışılacak bir diğer nokta.
Ortaya çıkan bu gerçeklerden sonra sokağa çıkmaması gereken bir insanın İstanbul’u ve futbolu yönetmesi, Spor Bakanı Suat Kılıç’la toplantılarda boy göstermesi, Başbakan Erdoğan’la fotoğraf vermeye devam etmesi ise işin en acı yönü. Sayın Başbakan Erdoğan ve eşi farkında mıdır bilmem ama sporun yüzkarası olarak anılan bir isim, kendilerine çok zarar veriyor. “Sokaktan” gelen biri olarak, Erdoğan ailesine sokağın sesine biraz kulak kabartmalarını öneririm. Bir de ses kayıtlarını okumalarını. Arkasında durdukları Gümüşdağ’ın kim olduğunu çok yakından göreceklerdir.
Yazarlar
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.01.2016
5.02.2016
28.12.2015
15.12.2015
9.02.2015
30.11.2015
23.11.2015
16.11.2015
9.01.2015
26.10.2015