Mesut YEĞEN
Ekim 2022 itibarıyla kalıcılaşmış, seçimlere kadar geçecek 7-8 aylık süre zarfında da değişecek gibi görünmeyen bir veri var elimizde: Cumhur İttifakı ve Erdoğan’a verilen seçmen desteği 2018 seçimlerinden bugüne 10 puandan fazla azalıp, yüzde 40 civarına gerilemiş ve buralarda bir yerde sabitlenmiş durumda. Ekonominin stop etmesi ya da muhalefetin bir anda cazibesini artırması gibi olağanüstü bir gelişme olmadığı takdirde iktidarın seçmen desteği buradan daha geriye çekilecek gibi görünmüyor. Bu da şu demek: Ekonomik durumdaki vahim tabloya rağmen seçmenin yüzde 40 kadarı iktidarı desteklemekten vazgeçmiyor, vazgeçecek gibi de görünmüyor.
Muhalif nazardan bakınca ‘akıl dışı’ gibi görünen bu tablo şuna işaret ediyor: Cumhur İttifakı ve Erdoğan kötü gidişe karşın iktidar oyununun dışına düşmek bir yana halen oyunun içinde, hem de kuvvetlice. Siyasi desteğindeki gerilemenin durması, seçim yasasındaki düzenlemeyle beraber yüzde 45 civarı bir oyla parlamentoda çoğunluğun elde edilebilecek olması ve ikinci tura kalması durumunda cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yönetimde istikrar motifiyle kazanılabilir oluşu, desteğin 5-6 puan artırması halinde Erdoğan’ın ve Cumhur İttifakı’nın iktidarda kalabileceğini gösteriyor. Seçimlere kadar epey bir zamanın oluşu, Cumhur İttifakı’ndan kopan seçmenlerin bir kısmının muhalefet partilerini desteklemeye başlamamış oluşu ve halen “Türkiye’nin yüzyılı”, “100.000 sosyal konut”, “Yaparsa yine Erdoğan yapar” gibi kararsız seçmende heyecan uyandırıyor görünen hamleleri yapabilmesi Erdoğan’ın bu 5-6 puanlık açığı kapatmasının imkânsız olmadığını gösteriyor. 6’lı Masa’nın dağılması, çok adayla cumhurbaşkanlığı seçimlerine girilmesi ya da 7 Haziran 2015 sonrasındakine benzer kaos senaryolarının devreye alınması ihtimalleri de ayrı bir bahis.
Özetle, muhalif mahfillerin bir süredir vehmettiği gibi iktidar 2023 seçimlerinde ‘doğal olarak’ muhalefete geçecek gibi görünmüyor. Görünen bu. Hem de altı parti iyi kötü bir çatı altında kalmaya devam edip, yine iyi kötü bir adayda ortaklaşsa bile. Aynı çatı altında kalıp bir adayda ortaklaşmak işe yarayabilir yaramasına, ancak muhalefetin Erdoğan’ın önündeki oyun alanını kapatıp kesinkes iktidara gelebilmesi için şu üç şeyi birden becerebilmesine ihtiyaç var görünüyor: Cumhur İttifakı’ndan uzaklaşıp gri alana park etmiş seçmeni ‘evine’ döndürmemek, muhalefet partilerine destek vermeye başlamış ancak bağlılığı kuvvetli olmayan seçmenleri tercihlerine pişman ettirmemek ve Kürt seçmenleri cumhurbaşkanlığı seçimlerinden soğutmamak.
Kesin konuşmak istemem ama 6’lı Masa hemen herkesin farkında olduğu bu yapılması gerekenleri şimdiye kadar yaptıklarını yaparak becerebilecek gibi görünmüyor. Hem de seçim zamanı gelip çattığında iyi kötü bir çatı altında kalmaya devam edip, yine iyi kötü bir adayda ortaklaşsa bile.
Hayal ve Slogan
Erdoğan’ın önündeki oyun alanını kapatmak için yapılması gerekenlerin 6’lı Masa da farkında tabii ki ve kendi yol ve yordamınca ‘gereğini’ yapıyor. İki benzerden oluşan Cumhur İttifakı’nın karşısında benzemez çok sayıda partiden oluşuyor olmanın güçlüklerine rağmen, 6’lı Masa güçlendirilmiş parlamenter sistemde (GPS) ortaklaşmış, bir yol haritası ve bir tür hükümet programı üzerinde çalışıyor ve HDP’yle teması koparmamış durumda. Üzerine çalışılan yol haritası ve hükümet programı tamamlanıp, ortak cumhurbaşkanı adayı da dahil bu harita ve programı icra edecek kadrolar da ilan edilirse 6’lı Masa bütün dezavantajlarına rağmen az iş becermiş olmayacak. Ancak 6’lı Masa’nın şu ana kadarki mesaisinde kendisini gösteren arazlar, işleyişteki hantallık, Masa’nın ana hedefinin sıradan vatandaş için birinci derece önemli görünmeyen sistem değişikliği olarak lanse edilmiş oluşu vb. faktörler, seçim günü gelip çattığında bir arada kalmış olsa bile 6’lı Masa hakkında soru işaretlerinin devam etmesine yol açacak gibi. ‘Yanlış’ adayda ortaklaşma ihtimalinin düşük olmayışı var bir de…
Ancak seçim günü gelip çattığında 6’lı Masa hakkında devam edecek görünen soru işaretlerinin sebebi, sebeplerin anası başka: 6’lı Masa’nın Erdoğan’la özdeşleşene denk, buna muadil bir hayal, bir slogan icat edememiş oluşu. “Yeter, söz milletindir”, “Ak günler”, “Adil düzen” gibi sloganları ve bu sloganların ima ettiği siyasi hayalleri kastediyorum.
Haksızlık etmek istemem: Üzerine ortaklaşılan GPS ve temel siyasi ilkeler ve altı farklı siyasi partinin ortak mesaiyle bir geçiş ve hükümet programında uzlaşacakmış gibi olması elbette bir siyasi hayale denk düşüyor. Kutuplaşmanın esas olduğu tek adam rejiminden müzakerenin esas olduğu demokratik bir rejime geçiş teklifi elbette bir siyasi hayal ve fena bir hayal de değil. Lakin, geride kalan zaman da gösteriyor ki, bu hayal muhalefeti kesinkes iktidara getirecek kadar bir seçmen desteği üretmiyor, yeterince seçmeni heyecanlandırmıyor.
Beri yandaysa, Erdoğan ve Cumhur İttifakı, seçmenleri Türkiye’ye karşı pek de halisane niyetleri olmadığına hükmedilen Batı’nın hâkim olduğu ve belirsizlik ve tehlikelerle dolu bir dünyada güçlü ve dirayetli bir lider tarafından yönetilen ve içinde olduğu yüzyılı kendi yüzyılı kılacak bir Türkiye hayaline çağırıyor. İşin tuhaf ya da önemli tarafı, uluslararası siyasette sıkışıp kalınmış ve memleketin neredeyse yüzde 90’ı yarı yarıya yoksullaşmış olmakla beraber Erdoğan’ı iktidar oyununun içinde, hatta bir ihtimal iktidarda tutabilecek kadar seçmen bu hayalin cazibesine kapılmış görünüyor. Belli ki, yeterince seçmen Erdoğan’ın “memleketin güvenilir bir kaptana ihtiyacı var ve o benim” iddiasından etkileniyor ve “Türkiye’nin yüzyılı” vaadinden heyecanlanıyor. İşin esası şu: Erdoğan kendisini iktidarda tutacak kadar seçmenin iki temel siyasi ihtiyacını, güven ve umut ihtiyacını karşılıyor, bu ihtiyacı karşılayan türden bir hayal yaratabiliyor.
Cumhur İttifakı’ndan uzaklaşmış seçmeni ‘evine’ döndürmemenin, bağlılığı kuvvetli olmayan seçmenleri muhalefet partileri saflarında tutabilmenin ve Kürt seçmenleri cumhurbaşkanlığı seçimlerinden soğutmamanın yolu 6’lı Masa’nın da muadil bir hayali yaratabilmesinden, bu türden bir hayal vasıtasıyla seçmenin güven ve umut ihtiyacını karşılayabilmesinden geçiyor. Kanaatim bu.
Şu ortada: 6’lı Masa çıplak mevcudiyetiyle, yalnızca Erdoğan’ın ve Cumhur İttifakı’nın yerine geçebilecek bir alternatif olduğu için Erdoğan’ı destekleyenden daha fazla seçmenin desteğini zaten alıyor. Ancak, bu mevcut desteğe fazlasını ekleyip iktidara gelebilmek için 6’lı Masa’nın başka bir şeye ihtiyacı var: GPS’nin ötesine geçen, güven veren ve ümit yaratan bir genel hayale. 6’lı Masa Erdoğan’la özdeşleşene muadil bir hayal icat edemedikçe 2023 seçimleri Erdoğan’ın kazanabileceği bir seçim olmaya devam edecek. Gördüğüm bu.
Yeni Bir Hayal
6’lı Masa’nın Erdoğan’la özdeşleşene muadil bir hayal icat edebilmesinin kolay ve zahmetsiz yolu, Erdoğan’a benzer bir kuvvetli adayda ortaklaşmak ve seçmenin güven ve ümit ihtiyacını bu türden bir adayla simgelenen bir hayal üzerinden karşılamak olurdu. Ancak kuvvetli riskler de içeren bu kolay yola girmek seçeneği geride bırakılmış görünüyor. Niye vazgeçildiği anlaşılır olmakla beraber, vazgeçilen bu zahmetsiz yolun alternatifine ihtiyaç var. Erdoğan’ı Erdoğan muadili bir ortak adayla yenmek seçeneği ortadan kalktığına göre, Erdoğan’ı Erdoğan’la özdeşleşenle muadil kuvvetli bir hayalle, bu hayale kapılmaya olanak verecek bir programla yenmenin yoluna bakmak gerekiyor.
6’lı Masa’nın 5’li çeteden hesap sormak gibi gerilim ima eden, öğrenci borçlarını affetmek gibi detaylara saplanan ya da Kürt meselesinden kaçıldığına işaret eden vaatlerle ya da vatandaşın derdini vatandaşa anlatan iletişim kampanyalarıyla bu türden bir hayali üretebilmesi, bu vaatlerle seçmenin güven ve umut ihtiyacını karşılaması zor. Dünyanın bu tekinsiz halinde Türkiye’yi güvenli bir limanda tutabileceğine ve Türkiye’nin geleceğini geçmişinden daha iyi kılacağına ikna edecek bir hayal oluşturması gerekiyor 6’lı Masa’nın. Temenni edelim ki 6’lı Masa’nın üzerine uzlaşmaya çalıştığı yol haritası ve hükümet programı bu türden bir hayale tercüme edilebilir taraflar içersin.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.08.2025
9.08.2025
19.07.2025
13.07.2025
29.06.2025
15.06.2025
1.06.2025
18.05.2025
4.05.2025
8.04.2025