Çözüme karşı olanın sadece Erdoğan olmadığını PKK’nın terör eylemleri ile birlikte gördük.

Son günlerde Türkiye genelinde HDP binalarına, Kürtlere, Kürtlere benzeyen insanlara, Kürtlerin sahip olduğu işyerlerine yapılan saldırılar, protestolar PKK’nın terör eylemlerinden duyulan rahatsızlığı ifade ediyor.
 

Kuşkusuz bu saldırı ve protestolar kimileri tarafından manipüle edilmiş olsa da toplumun Kürtleri ötekileştirmesini önlemiyor.

Bunun içindir ki, PKK’nın her terör eylemi, her şehit cenazesi en büyük zararı Kürtlere, Türkiyelileşme hedefindeki HDP’ye ve Eşbaşkan Selahattin Demirtaş’a vermektedir.

KÜRTLER HEPİMİZE EMANET

PKK bir terör örgütü olarak, Kürtlerin varlığına, sorunlarına dikkat çekmek, duyarlılık yaratmak açısından işlevini tamamlamıştır. 

Bugün Türkiye’de hem siyasi hem de sivil alanda Kürtlerin hak ve özgürlüklerini savunan, sorunlarını siyasal alanda çözülmesini isteyen güçlü bir duyarlılık vardır. Bu duyarlılık her fırsatta kendini siyasallaştırmaktadır.

Erdoğan/AKP ve MHP’nin Kürt sorununun varlığı konusundaki inkarcı tutumları PKK’nın terör eylemlerini ne haklı ne de meşru kılar.

O zaman soralım bu savaşın amacı ne?

Erdoğan için hedef, vesayetindeki AKP’nin tek başına iktidar olması.

PKK NE İSTİYOR?

Peki ya PKK’nın hedefi?

Ya da bugünkü PKK ile çözüm sürecinin tarafı olan PKK arasında bir fark var mı?

Belki de kritik soru bu.

Çünkü bugünkü PKK, çözüm sürecinin tarafı olan PKK’dan çok farklı.

Bunun nedeniyse Ortadoğu’da son bir kaç yıl içinde yaşananlardır. Suriye’deki belirsizlik, IŞİD’in ortaya çıkışı, PKK’yı Batı açısından Türkiye ile olan ilişkisinden bağımsız olarak önemli bir aktör haline getirdi.

PKK vesayetindeki PYD üzerinden Rojova’da elde ettiği özerklik ve bunu Suriye’nin Kuzeyi’yle konsolide etme girişimi örgütün, bağımsız devlet ya da federasyon olarak konumlanmasının yolunu açmıştır.

ŞİDDETE VE TERÖRE KARŞIYIZ 

Bu PKK’nın Türkiye’deki terör eylemlerinin amacı HDP’nin meşru siyaset sınırları içinde elde ettiği başarının, kendilerini ikincilleştirme korkusudur.

PKK terör eylemleri ile Kürtler üzerindeki hegemonyasını HDP’ye kaptırmak istememektedir. Bu yüzden savaşın bitmesi için sadece demokratik kamuoyunun değil sadece Demirtaş’ın değil Kürtlerin de Erdoğan/AKP/Devlet şiddetine karşı yaptığı çağrının daha güçlüsünü terörü durdurması için PKK’ya yapmalıdır.

Erdoğan/AKP/Devlet’in Kürtlere karşı uyguladığı devlet şiddetine karşı çıktığımız gibi PKK terörüne de hep birlikte karşı çıkmalıyız.

Çünkü her ölüm, bizi birbirimizden biraz daha ayırıyor. 

Sadece ölüm değil bizi ayıran. Bakın Cizre’de olanlara. Devlet adeta postmodern Kerbala yaşatıyor Cizrelilere.

Yazık, hepimize yazık.