Mustafa Karaalioğlu
Siyasetin tabiatına geri döndüğü ve bir anlamda yeniden siyasallaştığı bir döneme giriyoruz. Yerel seçimlerin ortaya çıkardığı tablo bunun önemli bir işaretiydi, ardından AK Parti’ye yönelik kendi içinde yükselen rahatsızlıklar bir başka işaret olmuştu. Mevcut yapının, başkanlık sistemiyle ağırlaşan yükü ve sorunları çözmedeki başarısızlığı kaçınılmaz olarak yeni siyasi arayışları gündeme getirecekti. Bu öncelikle politikalara karşı itirazlar ve Ahmet Davutoğlu’nun meşhur “manifesto”suyla gün yüzüne çıkmıştı. İktidar partisinin ise, bu çıkışlara reaksiyonu dinlemek, kulak asmak şöyle dursun olabilecek en sert şekliyle oldu; ihraç yolu seçildi.
Şimdi ise yeni bir aşamaya geçildi. Eski Başbakan Davutoğlu bir süredir konuşulan yeni parti girişimini ete kemiğe büründürerek sahneye çıktı. Gelecek Partisi kuruldu.
***
Davutoğlu, bakanlık, başbakanlık, genel başkanlık yapmış ve genel seçim tecrübesine sahip önemli bir siyasetçidir. Parti kurma kararına giderken ince eleyip sık dokuduğunu, seçeneklerini, imkanlarını, fırsat, avantaj ve dezavantajlarını hesapladığını tahmin etmek zor değil. Bilhassa mevcut ortamda siyaset yapmanın güçlüğünü iyice tartmıştır. Kuruluş öncesinde parti binalarının mühürlenmesi, konuşmalarının engellenmesi, son olarak da Şehir Üniversitesi üzerinden kendisine verilmek istenen mesaj ve o mesajın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ağzından olabilecek en ağır ifadelerle ifade edilmesi… Bütün bunlar Gelecek Partisi’nin nasıl bir siyasal ortama doğduğunu ve dolayısıyla hem kendisi için, hem de ülke adına ne kadar büyük sorunlarla yüzleşmesi gerektiğini apaçık gösteren baskılardır. Davutoğlu da zaten “Korku atmosferine rağmen yola çıktık” diyerek tabloyu özetliyor.
Türkiye’nin biriken ve biriktikçe üstesinden gelinmesi zorlaşan birçok sorunu var.
Bu noktada Davutoğlu’nun partisinin kuruluş töreninde yaptığı konuşma güçlü bir perspektif sunuyor. O konuşmada, zaman tünelinden geçirdiğimizde 2000’li yılların başından bugüne ülkenin sorun yelpazesinin nereden nereye geldiğini de görüyoruz. O yıllarda değinilmeyen veya değinilip geçilen birçok konunun zaman içinde yaşanan değişim nedeniyle bugün ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. En önemlisi ise, sürekli konuşulduğu halde bir türlü çözülemeyen sistem, hukuk, liyakat, kalite ve toplamda demokratikleşme problemimizin hala devam ediyor olmasıdır.
Davutoğlu da buradan yola çıkıyor.
“Ortak akıl, liyakat, hukuk, şeffaflık, kamuda hesap verebilirlik, çoğulculuk, hukuk, ehliyet, bilim, farklılıklara saygı” gibi temel kavramların buna inanan bir liderin partisinde hayat bulması önemlidir. Ana dilde eğitime destek ve genel olarak da eğitimde tek tip anlayışa itirazın altını da çiziyorum. Bununla birlikte Gelecek Partisi’nin yeni anayasa ve güçlü parlamenter sistem önerisi, siyasetin yeni dönemde tartışması gereken başlıklardır. Davutoğlu’nun manifestosunda olduğu gibi, dünkü konuşmasında da itiraz edilecek cümle bulmak zordur. Makul ve mantıklı olan, aklın yolu sayılan fikirler partisinin felsefesine yerleşmiş görünüyor. Bu yönüyle Davutoğlu, çok uzun süredir iktidar lehine sabit hale gelen söylem tekelinin kırılması adını en önemli eşiği aşmış bulunuyor. Ve herhalde bütün konuşmasında herkesin katılacağı en önemli husus da ülkeyi kemiren ve değersizleştiren popülizmin artık bitmesi talebi ve vaadidir. Sadece bu dertten kurtulmak bile ülkenin önündeki birçok sorunun bir kalemde çözülmesi anlamına gelecek.
Toplum; her parti gibi, her fikir gibi ve siyasette atılan her adım
gibi Gelecek Partisi’nin de önce anketlerde tartıya çıkmasını ardından da olaylar karşısında alacağı tavrı; yani tutarlılığını ve kapasitesini
izleyecektir.
Ahmet Davutoğlu ve arkadaşları kolay değil ama yürünmesi gerekli bir yola çıktılar. Yolları açık olsun.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
1.05.2025
14.04.2025
7.04.2025
31.03.2025
10.03.2025
9.02.2025
13.01.2025