Mustafa Karaalioğlu
Dünya, Kovid-19 süresinde ‘iki ana problem’le mücadele ediyor, etmeye de devam edecek.
Bir, salgının kontrol altına alınması ve geri dönüşü önleyebilmek. İki, virüsün ekonomide yarattığı tahribatı en hızlı şekilde normale döndürebilmek…
Bizim ilaveten bir problemimiz daha var ve üstesinden gelmek zor olacak: Kutuplaşma… Kutuplaşmaya o kadar bağımlıyız ki koronavirüs gibi yüzyılda bir görünebilecek büyük problemde bile sosyal ve siyasal hatlar arasındaki mesafeyi biraz daha açmaya muvaffak olduk. Okunmayan niyet, söylenmeyen yalan, yapılmayan beddua kalmadı. Bu açıdan dünya ile muazzam şekilde ayrışıyoruz. Tabii negatif! Epeyidir herhangi bir konuda pozitif ayrışamadığımız için bu da şaşırtıcı değil ama kabul edelim son iki ayda yaşananlar Türkiye için fazlaydı.
Belediye yardımlarını bloke etmekten siyasi rakiplerin Kovid’den daha tehlikeli virüs olduğuna kadar, neler duymadık, neler görmedik? Olur muydu, olurdu ama bu kadarı değil… Kutuplaşma -doğrusu, kutuplaştırma- çıtası yükseldikçe yükseliyor. Çapı ulusal ya da küresel olsun; kutuplaşmak, ayrışmak, kavga yapmak için bahane edilmeyen tek bir sorun kalmadı. Uzaylılar dünyayı işgal etse, içeriden kim istihbarat verdi diye suçlu arayacak kadar hazırız…
Tartışmaya hevesi olan, bundan fayda uman bildiği gibi yapmaya devam etsin. Tavsiyenin, sükunet telkin etmenin faydası yok; birlik beraberlik nutuklarının da zaten inananı kalmadı…
Bugüne kadar hevesini alamayanlar alsın; krizi siyasi fırsata çevirmek isteyen elini korkak alıştırmasın! Zira, iktidarın, siyaseti kavgasız, ötekisiz yapabilmenin de siyasi rakiplerine rakip değil “düşman” yaftası yapıştırmadan yol alabilmesinin imkanı kalmadı. Muhalefete kendisine siyasi fayda sağlayacak faaliyetlerden, sempatiden, jest ve mimiklerden men gelse yeridir.
Siyaseti böyle yapmak tamam ama ne yazık ki hem yerli hem milli hem de küresel meseleler karşısında gündelik siyasetin payı küçülüyor. Bilhassa salgından önce ekonomiyi teslim alan ve salgınla derinleşen ekonomik krizi yönetmek bahsinde. Ve devamında salgını geri dönüşsüz şekilde kontrol edebilmekte…
Avrupa normale dönüş planları açıklıyor, muhtemelen biz de haziran gibi sokağa çıkmaya başlayacağız. Ama mart ortasında bıraktığımız sokaklara değil. İşsizi bol, finansal sıkıntısı büyük, bazı sektörleri dibe vurmuş sokaklara döneceğiz. Hızla normalleşmeye mecburuz çünkü zaten krizde olan ekonominin dünya liginde biraz daha gerilemeye tahammülü olamayacak. Ciddi bir ekonomik vizyona ve elbette krizin en derin zamanında eksikliği apaçık görülen likiditeye ciddi miktarda ihtiyacımız olacak. Bütün bunları da bir yanda salgınla mücadele ederken bir yanda kendi kendimizle didişerek yapmak gibi “ayrıcalıklı” bir statüde yapacağız!
Dünyayla aramızdaki ticari ve iktisadi makasın daha fazla açılması tahammülü imkansız bir problem ve aşılması zor bir travmaya yol açar. Toparlanmak zaman alır ve maliyeti büyük olur. Şimdiden sonra bir gün bile hamaset ve slogan zamanı değildir. Bu dönemi gerçekçi ve rasyonel yöntemlerle atlatmak ihtiyacı ortadadır. Dolayasıyla, iktidarın alıştığından vazgeçmek başta olmak üzere ekonomiyi ayakta tutmanın bütün gerekleriyle yüzleşmeye kadar bir dizi fedakarlık yapmasına ihtiyacımız vardır.
Bakarsınız böyle normalleşiriz, kimbilir?
Yazarlar
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.08.2025
2.08.2025
21.07.2025
17.07.2025
14.07.2025
13.07.2025
26.06.2025
23.06.2025
21.06.2025
8.06.2025