Mustafa Karaalioğlu
Başlığın uyandırdığı merakın farkındayım. Anket denilince “bugün seçim olsa” temalı anketlerin ve siyasal tabloya dair araştırmaların akla geldiğini biliyorum. Böylesine siyasal ve sosyal derin problemleri olan bir ülkede siyasal anketlere yönelik merak anlaşılabilir bir şey. O merakı taşıyanlardan birisiyim ayrıca…
Ama gördüğüm son anket böyle bir sonuçtan daha önemli bulgular içeriyor. Araştırmanın adı “Türkiye’de gençlerin iyi olma hali araştırması”dır. Habitat Derneği tarafından 2017’den itibaren yapılıyor ve üçüncüsü yayınlanıyor.
Özetliyorum...
Gençlerin yaşamdan memnuniyetleri ve gelecekten umutlarına dair rakamlar şöyle: 2017’de “memnun değilim” diyenlerin oranı yüzde 28.9 iken 2020’de yüzde 41.9’a yükseldi. Aynı yıllarda “umutlu değilim” diyenlerin oranı yüzde 32.8’den yüzde 42.5’a yükseliyor.
Gençlerin yüzde 21.4’ü yurt dışına yerleşmek istiyor, yüzde 31.3’ü de eğitimini yurt dışında yapmak istiyor. Yurt dışını düşünen gençlerin tamamı Avrupa ve batı ülkelerini tercih ediyor; en başta da yüzde 22 ile Almanya’yı… Sonra ABD, Kanada, İngiltere, Fransa.
Ankete katılanların yüzde 94’ü hiçbir gönüllülük gerektiren faaliyete, yüzde 91.6’sı da herhangi bir derneğe katılmadıklarını söylüyor ki bu oranlar, Türkiye’de sivil toplum gerçeğinin dramatik bir ölçüsü olarak kaydedilmeli.
Kulaklarımız, böyle sonuçlar üreten başka araştırmalar da duymuştur. Gençlerin hatta yetişkinlerin ve hatta orta yaş grubundakilerin mutsuz, umutsuz oldukları; hatırı sayılır bir kitlenin fırsat bulacak olursa yurt dışına gitmeyi düşündüğü Türkiye’nin sırrı değildir. Ama bu insanlar yurt dışına ve genellikle Avrupa’ya gidemiyor, mutsuz veya umutsuz olsa da burada yaşamaya devam ediyor; yetersiz ücret alsa da çalışıyor ve oy vererek siyasal süreçlere katılıyor. Garip olan şudur; Türkiye toplumunun siyasal süreçlere ilgisi, seçimlere yüksek katılımı da işlerin yolunda gitmemesiyle gelişiyor. Umutsuzluk ya yeni arayış ya da bugün bariz görüldüğü gibi “daha kötüsü olmasın” duygusuyla insanların siyasallaştırıyor.
Gençlerin aidiyeti ise bu karmaşada azalıyor ve geleceğe dair umutları böyle köreliyor. Habibat’ın araştırmasına göre sadece üç-dört yılda yaşanan kötüleşme bile ürkütücü boyuttadır.
Burada duralım… Ankette olmayan bir kritik soruya cevap arayalım. Giderek artan umutsuzluk ve geleceği Avrupa’da arzusu önümüzdeki yıl geriler mi, yerinde mi sayar yoksa artar mı? Yani, Türkiye hamasetle, dış güçler korkusuyla, beka tehlikesiyle ve halihazırdaki liyakat/ehliyet düzeniyle insanlarının kalbini kazanabilir mi yoksa daha fazlasını mı kaybeder? Rakamlar kaçar puan daha artar acaba?
Cevap iyimser görünmüyor. Bugün kötü olan, kötü giden şey gelecekte daha da kötüleşme eğilimi sergiliyor. Eğitim kalitesi düşerken, hukuk duygusu zayıflarken, eşit muamele imkanı kaybolmuşken ve en nihayet ülkenin kısıtlı kaynakları hiçbir rasyonel plana bağlı olmaksızın heba edilirken; bu denklemden gençlere ve yaşlılara düşen payın küçüleceğini tahmin etmek kehanet olmaz.
Gerçeğimiz bundan farklı bir şey değildir.
İnsanlar yine de siyasal tercihlerini büyük katılımlarla sandıklara yansıtacak, umutlu olanlarla umutsuzlar kendi fikir dünyaları için kıyasıya mücadeleyi sürdürecek, biri ben diğeri öteki olmaya devam edecek ama bütün bu heyecanlı tempo ülkenin kötüleşme yolundaki yürüyüşünü değiştirmeyecek.
Bir ülke temel meselelerini ıskalayıp, hiçbir sonuç üretmeyen gündelik tartışmalara mahkum olduğunda başka nasıl bir tablo olabilirdi ki?
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları










































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.10.2025
20.10.2025
6.10.2025
4.10.2025
28.09.2025
22.09.2025
15.09.2025
14.09.2025
1.09.2025
18.08.2025