Perihan MAĞDEN
Big Brother ''gerçeklik'' şovu, insana ''Truman Show'' ya da ''Açlık Oyunları'' filmlerini hatırlatıyor, evet.
Ama bana en çok 1969 yapımı bir Amerikan filmi olan ''Atları da vururlar!'' filmini hatırlatıyor.
Horace McCoy'un ''They shoot horses, don't they?'' adlı romanından Sydney Pollack'ın yaptığı film, 1930'ların Amerikasında, Büyük Buhran yıllarında geçiyor.
Ve Türkiye'nin içinde debelendiği büyük mutsuzluğu, umutsuzluğu, çaresizliği insana daha çok hatırlatıyor.
Filmde, bir grup insanın para ödüllü dans maratonunu kazanabilmek uğruna onurlarını çiğnemeleri, akıl ve beden sağlıklarını yitirmeleri, ÖLÜMÜNE yarışmaları anlatılır. Çok keskin bir estetikle.
Ne için? Birkaç dolar için!
Ve ASIL ne için? Meşhur olabilmek için!
''Bu Tarz Benim'' İdil (geçen sene bu yarışmayı kazandı zira) Armağan Çağlayan'la konuşurken illa billa meşhur olmak istediğini ilan ediyor.
Neden?
Ve daha da vahimi: Neye dayanarak? Nasıl?
İdil güzel bir kız. Ama soluk kesici güzellikte değil.
Aşırı makyaj yaptığı için de, yaşından büyük gösteriyor.
Tazeliğin avantajı bile yok tipinde yani.
Boyu posu da yok. Manken de olamaz yani.
Dizilerde oynamak!
Evet herkes kafayı bu arzuyla çizmiş vaziyette.
Ama o kadar güzel, yetenekli, albenili çocuk konservatuarlarda, saygın üniversitelerin tiyatro bölümünde okumakta ki!
Diyelim ''Kırgın Çiçekler'' dizisiyle bir sürü daha önce hiç görmediğimiz, tanımadığımız acayip yetenekli çocuk, piyasaya ne biçim bir giriş yaptı.
İşte kapıdan giremedikleri bir piyasaya (dizi oyunculuğu!) bacadan girmeye niyetlenen bir sürü insan, bu yarışmaların önünde uzun ve hazin kuyruklar oluşturup bekleşmekteler.
Bir de çok özel ve güzel olduklarına inandıkları ''karakterlerini'' sergilemek niyetleri.
Hep bunu söylüyorlar: Gerçek karakterlerini tanıtmaya geldiklerini!
Peki de, bize ne?
Dünya nüfusu kadar karakter var ortalıkta. Değil mi?
Ayrıca çoğu çok sıkıcı, sıradan, albenisiz. Kara cahil. Ve ağır yalancı.
Güvendikleri özellikleri yırtıklıkları, yırtılmışlıkları olsa gerek.
Elde, avuçta NE varsa teşhir edip mutlaka ama mutlaka Şöhret Trenine atlamak arzusundalar.
Hangi durakta inecekleri de umurlarında değil, indikleri istasyonda onları nelerin bekleyebileceği de.
Zira çoğu oldukça sevimsiz ve hatta gıcıklar. Özellikle kadın yarışmacılar sonu gelmez biteviyelikte bir histeri / histrioniklik sergiliyorlar.
Hani muhteşem şarkı var ya:
''Kah çıkarım gökyüzüne, seyrederim alemi
Kah inerim yeryüzüne, seyreder alem beni''
Bu tarz yarışmadaki yarışmacıların hiç kimseyi ve hiç bir şeyi seyrettikleri yok.
Yani alemi seyretmek arzuları, sabırları, niyetleri yok. Asla yok.
Her daim onlar seyredilsin, yalnızca onlar seyredilsin; habire seyredilsinler istiyorlar.
İnsanların onları ''nefret etmeye bayıldıkları'' için seyredebilecek olduklarına dair bir kayıtları yok.
Bir yaşta, bir dönemeçte bozmuşlar kayıt cihazlarını.
Şahsiyet uçakları yere çakılmış ve karakutuyu ormanlarının en derinlerine gömmüş gibiler.
Onları iştahla, tutkuyla seyredenler GERÇEK HAYATTA karşıdan geldiklerini görseler, belki de kaldırım değiştirip çalıların arkasına saklanacaklar.
Bunun ya farkında değiller, ya da umurlarında değil.
Pozitif ya da negatif alaka topladıkları sürece, alakanın çeşidi mühim değil onlar için. (Mesela bu açılardan Ertuğrul Özkök'e benziyorlar. Ya da Ertuğrul Özkök, sonsuz bir Big Brother yarışmacısı diyebiliriz rahatça.)
Yeter ki, alaka toplasınlar.
Negatif alaka kartopuna benzer oysa: Altında kalırsan üşür, donar; hatta ölürsün.
Bütün bunları düşünmek dahi istemiyorlar. Düşünmüyorlar da.
Zira pek çoğu ''impulsive'' (tepisel) tipler.
Ruhsal maliyet hesabı yapmanın değil, çabuk çabuk bir yerlere (Hayali Şöhret Diyarı?) yetişmenin derdindeler!
Oysa ''Gelinim olur musun?'' evinin ''kazananı'' (Semranım'ın Oğlu) Ata bir zamanlar nasıl ama nasıl meşhurdu.
Şöhret Treninin altında kalmış bedeninin beşinci sınıf bir otel odasında ölü bulunduğunu hatırlayanlar var mı?
Semranım Ata'nın tabutuna al bayrağımızı örtüp ''Medyanın şehidi oldu Ataaaaaa!'' diye bağırmıştı evinin camından.
Çok üzüntülü olduğu için cenazeye katılamamış, pencereden bağırmıştı.
Sonra kendi başına meşhur olmaya ve MHP'den siyasete atılmaya çalıştı Semranım.
Olmadı. Ne kadar debelense, oğlunu kurban verdiği şöhret yarışmasını kazanamadı.
İdil'in babası da ''Yemekteyiz'' yarışmasına katılmış mesela.
Ki, o yarışma da yemek yapıyoruz ayağına rezil olma ve birbirini rezil etme yarışmasıydı.
Miyadını doldurunca yok oldu.
Yani ailecek bir Meşhur Olma Hastalığı söz konusu olsa gerek.
Yoksa İdil'in Armağan Çağlayan'a anlattığı gibi, bir baba kızının elbiselerini niye terziye götürüp sonra da alsın? Kızının baş destekçisi babası bu yarışmalarda yani.
Big Brother evinden Şırnaklı Sinan'ın ağbisi de ''O Ses Türkiye''de yarışmış.
Zaten yarışmada sürekli çok kardeşli fukaralığını pazarlayan Sinan, sanırsınız İsviçre Alpleri'nden geliyor!
Oysa Türkiye Wikipedia'da ''iç savaşın sürdüğü ülkeler'' listesine eklendi; yani Nokta'nın mahkemelenen kapağı hakikat çıktı.
Ve Şırnak da iç savaşın sürdüğü iller listesinde.
Sinan sürekli ''arkadaşlarını'' Şırnak'a davet ediyor. İsviçre Alplerine gidip çiğ köfte yeme hayali kuran ev ahalisi de, sürekli ziyaret sözü veriyor.
Sinan arada bir ağlayarak iki karılı babasına ve annelerine nişan yüzüğü almak istediğini anlatıyor.
Nişan yüzüğü yokmuş iki annesinin parmağında.
Bir ağbisi Londra'da garson. Biri (hani yarışmaya katılan) İstanbul'da şarkıcılık yapıyor.
Evin Kürt kızı (Diyarbakırlı) Seda'nın 2 aksanı var. Canı isteyince Kürt, isteyince spiker Türkçesiyle konuşuyor.
Sosyopatlık hususunda bir vaka olarak izlenmesi feci faydalı olur.
Derste dahi izlenebilir. O denli dört dörtlük.
Ama Big Brother evinde siyaset yok, İdil başbakanın adını epeyce debelenerek bulabiliyor.
''Neydi, neydi? Hani çok iyi İngilizce konuşan adam hani?''
Sanki yarışmaya bunca siyasi çalkantıyla her yeni güne kimyası bozularak başlayan bir ülkeden değil de, İç ve Dış Makyaj Gezegeninden katılıyorlar.
Kızlar günde ortalama bir buçuk, iki saat makyaj yapıyorlar ve makyaj masası karşısında geçirdikleri sonsuz zamanlar, handiyse makyaj eğitim videoları gibi.
Erkekler de çok çok süslü.
Evde ağır ağbi rolü oynamaktan şişip helak olan (Kamyoncu) Hüseyin mesela, ağır süslü, bakımlı metro bi şeydi.
Gömleğinin önünü 7-8 düğme açıp dolaşa dolaşa/ teşhir ede ede sürekli yorgun düşüp uyuyordu.
İç makyaj da zorunlu tabii ki.
Yüzünü Kabuki kıvamında boyayan Seda, canı isteyince düşüp bayılıyordu.
Fiziksel hiçbir rahatsızlığının olmadığı ilan edilince, bir daha bayılmadı.
Dışarı çıktığında Panik Atak kelimelerini Google'layıp karşılığını ezberlemiş.
Eve ''Bende panik atak varmış!'' diye döndü. Ama panik atak krizine de şahit olmadık.
Sürekli evin genç ve kendini çok yakışıklı zanneden problem çocuğu Onur'a ayar atak yaptı durdu.
Evde dört çift oluştu. (Bu bir dünya rekoru olabilirmiş.)
Büyük aşk yaşıyorlar. Hayatlarını aşklarını Big Brother evinde buldular.
Big Brother Türkiye, Türkiye'yi hatırlatıyor yani. Maket Türkiye.
Onun için de bunca bağlandım.. Seyretmelere doyamadım.
Evde yalan dolan, palavra, saçmalama, bastırma, yansıtma, savunma gırla gidiyor. Gırla.
Big Brother sürekli onları gözetliyor, emirler yağdırıyor.
Saçma sapan isteklerde bulunup onları iplerin kendinde olduğu kuklalar gibi oynatıyor.
Onlar da tüm emirleri koşuşturarak heyecan ve neşe içinde yapıyorlar.
E, işin içinde bir milyon lira var!
İşin içinde ''istikrar'' ve ''refah'' olduğunu zanneden Türkiye'nin oraya buraya koşturması misali.
Big Brother'larının memleketin altını üstüne getirmesini edilgin bir donuklukla izledikleri gibi.
Ev halkı arada bir ''Seni seviyoruz Big Brother!'' diye bağırıyorlar.
Türk Halkı işin ucunda çıkar varsa, Big Brother'larını çok seviyor.
Çok bağlanıyorlar ona.
Big Brother onların hayatını kurtaracak! Öyle sanıyorlar.
Refah ve istikrar içinde yaşayacaklar.
E dünyaya da nam salıp meşhur oldular.
Herkes sürekli Türkiye'den, akıl almaz Big Brother'larından söz ediyor. Öyle değil mi?
Ağlaşıyorlar o korkunç evden çıkmamak için.
Bir akvaryuma kapatılmış küçücük balıklar gibiler.
O balıklar ki, derya içindedirler. Deryayı bilmezler.
Onlar mikro kozmoslarında dolanırlarken, kendilerini teşhir ederlerken, rezil olurlarken; Türkiye'yi seyrediyorum, postmortem dünyayı seyrediyorum.
Bir yandan da feci şekilde acıyorum onlara. Bazılarını kaçırasım geliyor o evden.
''Daha iyi bir hayata layıksın!'' diye bağırasım. ''Anlamıyor musun?''
Acıyorum ama; ne fayda.
Ne fayda?
Karakterimiz kaderimizdir.
Türkler, karakterlerine uygun yaşıyorlar. Belki de.
Big Brother evlerinde öyle.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
5.02.2016
28.06.2016
21.06.2016
14.06.2016
6.02.2016
31.05.2016
24.05.2016
17.05.2016
26.04.2016