Sinan ÇİFTYÜREK
Baskın, baskın olduğu kadar da haksız-hukuksuz ve adaletsizliklerle yüklü bir seçim halklara dayatıldı ve bu dayatmalar seçim gününde bile başta Urfa’da olmak üzere kimi kentlerde sürdürüldü. Buna rağmen iktidar beklediği sonucu alamayarak meclis çoğunluğunu kaybetti. Seçim sonuçlarına ilişkin ilk elden şunları belirtebiliriz:
I – Son söyleyeceğimi başa alayım; Erdoğan ve AKP, 24 Haziran’da, MHP’nin temsil ettiği ırkçı milliyetçilik tarafından kuşatılmış “zafer” elde etti. Onca askeri operasyonlara sınır ötesi harekatlara rağmen Kürt meselesinde yeni adımlar atmak zorundayken Mecliste ve Cumhurbaşkanlığında MHP’ye bağımlı olmak gibi!
Erdoğan/AKP bir seçim daha kazandı kazanmaya lakin seçim sonrası kendisini bekleyen sorunlar yumağı nedeniyle kazandığına sevinemedi. Neden kazandığına sevinemedi?
Başta içeride ve sınır ötesinde kendisini baskılayan Kürt meselesi kapıda bekliyor. Öyle ki artık bir iç mesele olmaktan da çıkıp İngiltere, ABD gibi güçlerin de müdahil olduğu bir mesele haline gelen Kürdistan meselesinde yeniden çözüme yönelmek bir dert yönelmemek iki dert gibi bir açmazla yüz yüze. Çünkü Kürt meselesini çözmeye yöneldiğinde Cumhur İttifakında müttefiki MHP’nin takozu ile yüzleşecek ki ırkçı milliyetçilik tarafından kuşatılmış “zafer” dediğimiz de bir yanıyla budur! Bu aynı zamanda AKP/Erdoğan’ın ölümcül açmazıdır da çünkü MHP’nin dediğini yaparsa Kürtleri tümüyle kaybedecek, yapmaz da yeniden çözüme yönelirse MHP ile papaz olacak!
Diğer sorunlar, 450 milyar dolar dış borç ve durdurulamayan döviz kuru; bununla paralel büyüyen cari açık; bütçe açığını kapatmak için yağmur gibi gündeme getireceği zamlar ve bunların toplamında kapıda bekleyen ikinci büyük sorun olarak ekonomik kriz! Bu sorunlar yumağının toplamı nedeniyle Erdoğan, 24 Haziran akşamı zaferini ilan ederken, keyifli değildi.
II– Son üç genel seçim sonuçlarına ilişkin tablo dört partiye ilişkin şudur;
7 Haziran 2015 seçimleri; AKP %40.08; CHP %24.95; MHP %16.29; HDP %13.12
1 Kasım 2015 seçimleri; AKP %49.50; CHP %25.32; MHP %11.90; HDP %10.76
24 Haziran 2018 seçimleri; AKP %42.50; CHP %22.70; MHP %11.10; HDP %11.70 oy aldıkları görülüyor.
Bu verilere göre; AKP 24 Haziran’da, 7 Haziran’a göre ufak artış, 1 Kasım göre ise %7 gibi ciddi bir oy düşüşü yaşamış. CHP’de, önceki iki seçime göre de küçük oranda düşüşler var. MHP’de de, her iki seçime göre gerileme var.
Aslında yoksulların günlük temel gıdaları olan soğan-patateste kilo 7 lira yani olağanüstü fiyat artışları olurken; dolar birdenbire 4.92’ye kadar çıkmışken; Türkiye’nin dış borcu 453 milyar dolara ulaşmışken; yani artık borçların döndürülmesi sorunu ciddiyken; bunların toplamında mutfağı ve piyasayı saran ekonomik kriz yaşanırken; Millet İttifakı ile belli bir muhalefet odağı da oluşturulmuşken, üstüne üstlük 16 yıllık iktidar yıpranmışlığı de varken…AKP’nin daha fazla oy kaybetmesi beklenirdi. Eğer bu olmadıysa AKP tabanının ideolojik bilinçle davrandığını belirtmeliyiz.
HDP’de ise 7 Haziran’a göre düşüş, 1 Kasım’a göre ise belli yükseliş var. HDP’deki durum üzerinde ayrıca duracağım.
III - Seçimlere %87 gibi yüksek katılımın olması önemlidir. Bu yüksek katılımda şu faktörler belirleyici oldu; Erdoğan’ın “başından beri kurduğu, ‘biz ve onlar’ stratejisi” ile tabanını ekonomik krize rağmen ideolojik tutumla seçime kilitlemesi ki bu AKP’nin daha fazla oy kaybetmesini engelleyen faktörlerin de başında gelir. Kürt halkının da her şeye rağmen barajı aşma kararlılığı ve laik, sosyal demokrat kesimin Erdoğan ile hesaplaşma isteği etkili oldu. Tepeden tırnağa demokratik olmayan bir seçime, halklar bu yüksek katılım ve kararlı tutumlarıyla kısmen demokratik içerik kattılar. Sandığa gidip oyunu kullandığı gibi hileye, sahtekârlığa, zorbalığa karşı da direnerek iradesine sahip çıktılar. Denilebilir ki 24 Haziran seçimi, gerek Anadolu gerekse Kürdistan’da ideolojik-politik tercihlerin belirleyici olduğu bir seçim oldu!
IV –Seçimde HDP için baraj atında kalmalı” denilirken, MHP için ise anketler “kalır” demişti ama HDP ve MHP barajı aştı!
MHP’nin %11 oy alarak barajı aşması hem araştırma anketlerini hem de siyaset kadrosunu ters köşe etti. MHP’nin barajı aşmasında, AKP-MHP Cumhur İttifakının kurulmasıyla ırkçı milliyetçi oyların aslına yani MHP’ye döndüğü görülüyor. MHP’den AKP’ye giden oylar geri döndü. Diğer etken Efrin-Şengal-Kandil askeri harekâtları ile yaratılmak istenen ırkçı-milliyetçi dalganın da oya dönüşmesinin adresinin MHP olduğu görüldü.
24 Haziran seçimlerinin OHAL koşullarında yapılmasıyla başlı başına anti demokratik bir seçim oldu. Başta HDP olmak üzere muhalefetin eli kolunun bağlandığı, iktidarın her türlü araçla saldırı konumunda olduğu tek kale maç türü bir seçimden söz ediyoruz!
Erdoğan’ın bu durumla da yetinmeyip açık seçik “HDP baraj altında kalmalı” talimatlarını vermesi de eklendiğinde HDP’nin barajı aşması başlı başına bir başarı. Bu başarı da Kürdistan ve Türkiye halklarının kararlı tutumu belirleyici oldu.
Onca baskı ve tutuklanmalara rağmen, 24 Haziran’da, halkımız ulusal demokratik bilinçle sandığa giderek oy kullandı. Böylece ittifakların yok saydığı, 1983te çıkarılan ve 1990’lı yıllardan beri de fiilen Kürde özel yasaya dönüştürülen %10 barajını halkımız, halklarımız kararlıkla aşarak ırkçı-milliyetçi rejime birkez daha “alın size barajınız, başınıza çalın” dedi. Açıklanan sorunlu sonuçlara göre bile HDP üçüncü büyük parti oldu.
V - HDP’nin oy oranlarına ilişkin daha ayrıntılı bakıldığında ise şunları görüyoruz:1 Kasım 2015 ile 24 Haziran 2018 seçim sonuçları baz alındığında HDP’nin; Kürdistan’da ulusal bilincin zayıf olduğu Adıyaman, Ardahan, Erzincan, Malatya, Antep, Maraş gibi bazı sınır kentleri ile belli farlılıklarla Urfa gibi bazı kentlerde küçük oranda da olsa oylarında artış var. Aynı şekilde Adana, Mersin, Antakya, İstanbul, İzmir, Ankara, Antalya gibi Türkiye metropollerinde de HDP oylarında yine küçük çaplı artışlar var.
Buna karşın; Ağrı, Bingöl, Bitlis, Erzurum, Diyarbakır, Hakkari, Mardin, Muş, Kars, Iğdır, Siirt, Van, Batman, Dersim, Şırnak gibi ulusal bilincin yüksek olduğu kentlerde ise %2 ile %15 (Şırnak) arasında oy düşüşleri var.
Şırnak ve Hakkari hem genelde askeri operasyon ve baskıların yoğun yaşandığı, Özelde Şırnak’ın barikat savaşları nedeniyle kent olmaktan çıkarıldığını belirtelim. Yani sıra oy düşüşlerinin yaşandığı kentlerde barikat savaşları nedeniyle rejimin baskılarının en yoğun yaşandığı kentlerimiz olduğunu ekleyelim. Nedeni ne olursa olsun, bu kentlerde yaşanan oy düşüşlerinin nedenleri üzerinde ayrıntılı çalışma yapılmalıdır. Ve önümüzde daha önemli olan yerel seçimler var.
VI – AKP/Erdoğan’ın uzun iktidarının altında ne yatıyor? Sorusunun da irdelenmesi gerekir. Birinci neden; hem iktidar hem muhalefet rolünü aynı süreçte oynamasıdır. Ama yıllardır iktidar koltuğundayken aynı zamanda muhalefet oyununu oynaması son seçimlerde belli bir yara aldığı görülüyor. Sosyal demokrat ya da liberal muhalefetin yokluğu nedeniyle 16 yıldır oynadığı hem iktidar hem muhalefet oyununu her seçim öncesinde yaptığı gibi 24 Haziran’da da yeniden sahneye koydu ama bu kez aynı oyunu istediği gibi oynayamadı.
İkinci neden; AKP’yi oluşturan ana gövdenin arkasında Necmettin Erbakan ve ekibinin yani Milli Görüş’ün 40 yıllık geçmişinin olmasıdır. İktidara geliş süreci uzun yılları alan bir mücadelenin ürünüydü, dolayısıyla iktidarda kalış süresi de hem uzun sürdü hem ayrıca iktidardayken muhalefet oyununu oynamasını sağladı. AKP iktidara geldiğinde deneyimli politikacı Süleyman Demirel’e basın “AKP’nin iktidar ömrü hakkında ne diyorsunuz” diye sorunca, Demirel’in yanıtı kısa ve netti; “kendinizi 15 yıla hazırlayın” şeklinde olmuştu ama 15 yılı da geçti!
Üçüncü neden; sermaye ve küresel odaklar için halen AKP’ye alternatif siyasal yapılanmanın yaratılmadığı ya da yaratılamadığını da ekleyelim.
Sonuç olarak; yaşananlar, özellikle muhtemel gelişmeler Kürt siyasetine, zaman geçirmeden ortaklaşmasını dayatıyor. Gerek iç siyasal gelişmeler gerekse sınır ötesi askeri harekatlar en azından görüş alış verişinde bulunarak birbirimizi dinlemeyi gerektiriyor. 26.06.2018
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.06.2019
7.02.2019
18.03.2019
4.02.2019
28.01.2019
9.02.2019
7.01.2018
26.10.2018
28.09.2018