Süleyman YAŞAR
Hükümet programı dün açıklandı. Ve programa baktığımızda “Yeni ekonomi” başlığıyla ayrı bir bölüm açıldığını gördük. Hemen bu başlığın altındaki söylem “Yeni Türkiye, Yeni ekonomi” olarak belirlenmiş. Anlayacağınız son dönem çok tekrarlanan “Yeni Türkiye”ye yeni bir ekonomi uydurulmuş.
Acaba bu hükümet programında “yeni ekonomi” söyleminde yeni olan bir şeyler var mı? Yeni bir şey yok. Program sürekli eskiyi övmüş. “Eskiyi öven yeni nasıl bir şeydir” diyerek herkesin biri birine sormasın da fayda var.
Geçmişte kalarak yeni olunamaz. Aslında bu “yeni” lafı şimdiden eskidi. Ve programda sürekli siyasi istikrarın ekonomi için önemine değinilip, bu sayede geçen 12 yıllık dönemde önemli yapısal reformların gerçekleştirildiği ileri sürülüyor.
Evet, fert başına gelir 2002’de 3.492 dolar düzeyindeydi 2013’te 10.783 dolara yükseldi. Eğitim ve sağlıkta önemli dönüşümler yapıldı. Ama gelir artışının yarattığı talebi karşılayacak üretim yapılamadı. Talep ithalatla karşılandı. Kaynaklar yüksek faiz- düşük kur politikasıyla dış ticarete konu olmayan lüks konut, lüks AVM, lüks lokanta ve lüks otomobile yatırıldı.
ÖZELLEŞTİRME GELİRİ BOŞA GİTTİ
İşte paralar lüks tüketime, gösterişe yatırılınca, gıda alanında yeterli üretim yapılamadı. Ve gıdada yıllık enflasyon yüzde 12,5 düzeyine yükseldi. Ve fert başına gelir 12 yılda nominal olarak artarken yüksek enflasyon nedeniyle refah reel olarak gerilemeye başladı. Çünkü son iki yılda fert başına gelir artışı ancak yüzde 1,9 ve yüzde 1 oranında gerçekleşti.
Yani yanlış kaynak dağılımı nedeniyle enflasyon yükselirken büyüme hızı geriledi. Popülist projeler öne çıkarılırken, GAP ve Konya Ovası Sulaması türünden üretim projeleri bir türlü tamamlanamadı. AKP hükümetlerinin sürekli övündüğü 50 milyar dolarlık özelleştirme geliri, dış ticarete konu olan mal üretimine yatırılacağı yerde lüks tüketime aktarıldı. Oysa bu kaynaklar GAP ve Konya Ovası’na yatırılabilirdi. Böylece tarımsal üretim yıllık 65 milyar dolardan 200 milyar dolara çıkarılabilirdi.
İŞSİZLİK SORUNUNA ÇÖZÜM YOK
Dolayısıyla işsizlik bir türlü azaltılamadı. Ve yıllık işsizlik oranı 2000’de yüzde 6,5 düzeyindeydi, geçen 14 yıllık dönemde yüzde 9’un altına düşmedi.
Kısaca işsizlik oranı bir türlü 2001 krizi öncesine indirilemedi. Oysa aynı dönemde Meksika’da işsizlik yüzde 5,2, Malezya’da yüzde 6,2,Endonezya’da yüzde 5,7, Güney Kore’de yüzde 3,4, Brezilya’da yüzde 4,9’a geriledi.
“ZENGİNLER HARCAYACAK FAKİRLER İŞ BULACAK” SÖYLEMİ ESKİDİ
Yine Hükümet Programı’nda geçmişin söylemi olan 2023 hedeflerine ulaşılacağı belirtiliyor.
Oysa bu büyüme hızıyla eskinin hedefi 2023’te 25 bin dolarlık fert başına gelir hedefini tutturmak mümkün değil artık. Çünkü bu eski hedefin tutması için fert başına gelirin her yıl ortalama yüzde 8,8 hızında çoğalması gerekiyor. Böyle bir hız hayal. Dolayısıyla bu programın matematiği yok. İçinde büyüme olmayan korkutma programı bu. “Biz gidersek istikrar olmaz” denip vatandaş korkutuluyor programda.
O hâlde sormak şart, ekonomi büyümeden istikrar nasıl olacak? Bunun cevabı da yok. Kısaca zenginler harcayacak fakirler iş bulacak düşüncesiyle yola çıkılmaz. Çünkü bu program hâlâ bu eski söylemi tekrarlıyor.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Darbe başarılı olsaydı herhalde not artıracaklardı
25.07.2016 - NATO, Türkiye’den para istedi
13.07.2016 - Türkiye’nin yerini İran dolduruyor
4.02.2016 - Eski Türkiye olsa şimdi para yağardı
2.02.2016 - İlk Türk devleti izolasyondan kurtulmak istiyor
1.02.2016 - AKP dönemi Cumhuriyet’in lale devri mi?
10.06.2016 - G7 zirvesinden Zarrab tedbirleri
31.05.2016 - Kılıçdaroğlu’na niye saldırıyorlar
27.05.2016 - Dolar niye yükseliyor
18.05.2016 - İşsizlikte dünya üçüncüsüyüz
17.05.2016
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları


















































mehemt memet
çok güzel bir site ,çağdaş demokrat