Bugün acil olarak toplanan Avrupalı liderler Yunanistan için karar verecekler. Tabii bu arada Yunan hükümeti Avrupalı liderlere sunmak için yeni bir öneri hazırladı. Bu resmî öneri şöyle:

“• 22 Haziran 2015 Pazartesi günü yapılacak AB Zirve Toplantısı, anlaşma yolunda olumlu bir gelişmedir. Yunanistan hükümeti nihai müzakerelerin Avrupa’nın en üst siyasi düzeyinde yapılması için gayret sarf etmiş ve Zirve’nin başarısı için çalışmaktadır.

• Yunanistan meselesi yalnızca bir ülkeyle değil, siyasi, ekonomik ve kültürel bir süreç olarak, Avrupa’nın entegrasyon vizyonunun geleceği ile ilgilidir. Bugün Avrupa’nın tümü kritik bir eşikte bulunmaktadır. Yunan hükümeti hâlihazırda bütün Avrupa halklarının ve Avrupa Fikri’nin yararına olacak sürdürülebilir bir çözümün bulunabilmesi için müzakerelerde ciddi tavizler vermiştir.
• Bir müzakerenin gelişimi sürecinde, ısrarcı argümanlar öne sürerek tartışmak meşrudur, yeter ki taraflar arasında dürüstlük ve iyi niyet var olsun. Ancak, yaygın olarak anlatılan “Yunanlıların maaş ve emekli aylıklarını Avrupa ülkeleri vatandaşları ödüyor” efsanesi gibi, gerçeği karartan dayanaksız genellemeler üretmek üzere seçmeli olarak istatistiki endekslerin kullanılması gayrimeşrudur.
• Yunan sigorta sisteminin çarpıklıkları olduğu doğrudur, lakin sorun son yıllarda kaydetmiş olduğu düşük gelirlerle ilgilidir. 2010-2014 yılları döneminde alınan bir dizi tedbirle sosyal sigorta sistemimizden, emeklilik maaşları ve ek ödemelerde yüzde 50’lik azalmaya tekabül eden, takriben 13 milyar Euro kısılmış, dolayısıyla sistemin özüne zarar vermeden daha fazla kesintiye gidilmesi mümkün değildir. Yunanistan hükümeti sistemin rasyonalizasyonu ve sürdürülebilirliği için somut öneriler ibraz etmiştir: erken emeklilik statüsünün derhal kaldırılması ve tüm sosyal sigorta şirketlerinin hemen birleştirilmesi.
• Yunanistan hükümeti, gelecek pazartesi günü yapılacak AB Liderler Zirvesi’nde, halkların ve devletlerin Birliği’nin kurallarına ve Demokrasi’ye saygı temelinde bir çözüm –Yunanistan’a Euro’nun içinde kalarak kalkınmaya dönüş yapmasına olanak verecek bir çözüm– bulunacağına inanmaktadır.
• Yunanistan hükümeti kati surette bir “sermaye kontrol” durumu ile karşı karşıya kalınmayacağını, mevduatların garantili ve ülkenin bankacılık sisteminin güçlü olduğunu temin eder.”

YUNAN BANKALARINDAN 30 MİLYAR EURO ÇEKİLDİ

İşte Yunan hükümetinin resmî tezleri böyle. Fakat tezlere rağmen Yunan bankalarından Kasım 2014 ile Nisan 2015 arasında tam 30 milyar euro çekildi. İşte bu nedenle Avrupa Merkez Bankası, Yunan bankalarını fonlamaya devam etti. Ve geçen cuma gününe kadar fonlama sürdü.

Peki, bugün ne olacak?

Avrupa Merkez Bankası bugün yapılacak liderler zirvesinden olumlu sonuç bekliyor. Bu arada Avrupa Komisyonu Başkanı Donald Tusk; liderler toplantısının Yunanistan’ın borçlarına büyülü bir çözüm getirmeyeceğini ama bu toplantının görüşmelerin sonu anlamına gelmediğini belirtti.

Gelelim risklere…

Yunan borçlarından dolayı Avrupa’da özel sektörün büyük bir riski olmadığı, sadece Avrupa Merkez Bankası’nın 23 milyar euro riski olduğu ileri sürülüyor.

ANGELA MERKEL’İN PODEMOS KORKUSU

O hâlde neden Avrupa’nın sağcı liderleri Yunanistan’a baskı yapıyorlar ya da Euro’dan çıkartmakla tehdit ediyorlar. Bunun nedeni şu; İspanya’da güçlenen sol parti Podemos’un iktidara gelmesinden korkuyor Avrupa’nın sağcı liderleri.

Sağcı siyasetçilerden Angela Merkel, Podemos’tan çok çekiniyor. Çünkü Podemos da SYRİZA gibi İspanya’nın borçlarının silinmesini isterse Almanya için risk büyük olacak.

Riskin nedeni şu; İspanya, Alman bankalarından büyük tutarlarda borçlandı. Dolayısıyla Merkel, Yunanistan’a taviz vermeyerek Podemos’un ve Avrupa’da olası sol iktidarların yolunu kesmek istiyor.

YUNANİSTAN’A “BİR KADEH BİR KADEH DAHA” BASKISINI KİM YAPTI

Hâlbuki borçlunun zora düşmesinden borç verenler de sorumludur. Çünkü “bir kadeh bir kadeh daha” diyerek ülkeleri borç sarhoşu yapan kreditörler oluyor. Dolayısıyla Angela Merkel kendi kreditörlerini uyarmadan Yunanistan’a borç işkencesi yapması doğru değil. Ama nasıl “tarihi galipler yazıyorsa finans tarihini de alacaklılar yazıyor”.

Kısaca Yunanistan’ın içine düştüğü borç çıkmazında zengin ülkelerin sorumluluğunun olduğunu belirtelim.

[email protected]