Yaşar YAKIŞ
Eski Başbakan ve iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) eski Genel Başkanı, üç meslektaşıyla birlikte partisinden ihraç edilecek. AKP'nin 12 üyeli Yürütme Kurulu, buna Pazartesi günü oybirliğiyle karar verdi. Soru partinin Disiplin Kurulu'na iletilir, ancak süreç geri alınamaz.
Davutoğlu'nun geçen hafta yaptığı bir açıklama kendisine karşı alınan kararı hızlandırmış olabilir. "Terörle ilgili davalar soruşturulduğu takdirde, pek çok kişi (yani Erdoğan ve yakın çevresi) sokağa çıkıp halkla yüzleşemeyecektir". Böyle bir çatışmadan sonra Davutoğlu'nun süreci tersine çevirmesi ve partisinde yer bulması zor olacak.
Bu makalenin yazarı, Davutoğlu'nun genel başkanı olduğu dönemde ve muhtemelen onun emriyle AKP'den ihraç edildi. Davutoğlu'nun aksine partinin kurucu üyelerinden biriydi. İhraç edildikten sonra, büyük olasılıkla Davutoğlu'nun talimatı üzerine, adı kurucular listesinden silindi. Bu unvanın istenildiği zaman geri çekilemeyeceği gerçeği göz ardı edildi. Ve bunu Davutoğlu yaptı.
Bu geçmişe rağmen Davutoğlu'na yapılanları onaylamıyorum. Hukukun üstünlüğüne sahip bir ülkede, bir birey, partisinin izlediği çizgiye katılmadığı takdirde yeni bir parti kurma hakkına sahiptir. Bu onu kovmak için bahane olarak kullanılamaz.
AKP'nin diğer iki üyesi - eski Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Ali Babacan ve eski İçişleri Bakanı Beşir Atalay- de yeni bir parti kuruyorlar ve bu niyetlerini açıklamadan önce AKP'den istifa ettiler. Bu, Davutoğlu'nun da aynı şeyi yapmak zorunda olduğu anlamına gelmez. Yeni bir parti kurma faaliyetine girmeden önce istifa etmek siyasi açıdan daha uygun olacaktır, ama bunun yasal bir zorunluluk olduğunu düşünmüyorum.
1946 yılında, Türkiye çok partili demokrasiye doğru ilerlerken, dönemin Başbakanı Celal Bayar ve dönemin CHP Milletvekili Adnan Menderes, Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) istifa etmeden, Demokrat Parti’yi (DP) kurdular. Cumhurbaşkanı ve CHP Genel Başkanı İsmet İnönü, onları partiden ihraç etmek için hiçbir eylemde bulunmadı. 1950 yılında yeni kurulan DP seçimleri kazandı ve sonraki on yıl içinde ülkeyi yönetti.
Davutoğlu'nun ihraç edilmesi parti yönetim kurulunda uzun uzadıya tartışıldı. Bazı üyeler, ihracın onu mağdur edeceğine ve popülaritesini artıracağına inandıkları için istifaya zorlanması gerektiğini düşündüler. Diğerleri ise "kurumsal kimliğini sorgulayarak partiyi hedef aldığını" ve kalmasına izin vermenin partiye zarar vereceğini, bu nedenle Davutoğlu ve üç meslektaşının bir an önce ihraç edilmesi gerektiğini düşündü. Yürütme Kurulu öneriyi oyladı ve Davutoğlu ile arkadaşlarının ihracı yönündeki talebin, Disiplin Kurulu'na sevk edilmesini oybirliğiyle kabul etti.
AKP’den ihraç edilmesi elbette Davutoğlu'nun partisini kurma çabalarını hızlandıracaktır. Ancak bu, partisinin Türkiye'nin istikrarsız siyasi ortamında önemli bir oyuncu olabileceği anlamına gelmiyor.
Büyük bir muhalefet toplama şansı zayıf olmasına karşın, onun hareketi ve Babacan'ın girişimi, AKP'den çalacakları oylarla kendi seçmenlerini oluşturacak.
Babacan’ın ise, geçmişteki hiçbir yanlışlıkla suçlanamadığı ve Türkiye'nin iş dünyasında olduğu kadar yurtdışında da yüksek saygınlık sahibi olduğu için seçmenleri cezbetme şansı daha yüksek.
Bu nedenle, ne kadar küçük olurlarsa olsunlar, bu iki partinin kurulması AKP’nin politik beklentisini olumsuz yönde etkileyecektir.
Davutoğlu'nun başarı şansı konusunda en büyük engeli, iktidar partisinin eski genel başkanı ve eski başbakan olması nedeniyle, Türkiye'nin şu anda içinde bulunduğu zor durumdan şikâyet etmekte zorlanması. Seçmenler yıllar sonra, Erdoğan'ı terörle ilgili yanlış politikalardan sorumlu tutarak tehdit etmek yerine, neden o dönemde sesini yükseltmediğini merak edecek.
Bugün Davutoğlu'nu ihraç edenlerin, gelgit yönünü değiştirirse, ileride kendilerinin de partiden ihracı sürpriz olmamalı.
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.04.2020
3.04.2020
29.03.2020
6.03.2020
28.02.2020
23.02.2020
16.02.2020
9.02.2020
26.01.2020
13.01.2020