Yasin AKTAY
Bugünlerde dış politika alanında yaşayanlara bir çok kişi için mutlaka bir özür borcu üretiyordur, ancak hâlâ bu sesi ilk kim verecek diye bekliyoruz. Suriye konusunda Türkiye'nin izlediği politikayı yanlış bunlar, bu tespitlerinin gerekçesi olarak Türkiye'nin uluslararası toplum nezdinde yalnız bırakıldığını öne sürüyorlardı. Bu konudaki dayanakları Esad'ın öngörüldüğünden çok daha dirençli çıkmış olması, bir tür temenni ve umuda bile dönüşüyordu. Esad ne kadar dirençli çıkarsa çıksın bu saatten sonra, ardında bıraktığı o kadar cinayetin üzerine Suriye'yi nasıl yönetebileceğine dair en basit öngörüden bile yoksun olan bu yaklaşımların yine de pişkin ve suçlayıcı tavırları dikkat çekiyor.
Oysa, Suriye'de Esad'ın direnişinde sona doğru hızla yol alınıyor. Özgür Suriye Ordusu'nun ele geçirdiği mevziler Esad için çemberi iyiden iyiye daraltıyor. Esad'ın Suriye'den ayrılmış olduğuna dair haberler bile geliyor, ama tabii doğrulanmış değil. Başka haberler de var. Şu anda kaldığı sarayı koruyan muhafızların kapıda bekleme sebebi onu korumaktan ziyade, ülkeyi terketmeye kalkışması halinde onu öldürmek.
İş bu noktaya doğru ilerledikçe uluslararası toplumun da yavaş yavaş tutumlarını yeniden gözden geçirmeye doğru gidiyor olduğunu da görüyoruz. ABD'nin savaş gemisini olayın sonuna doğru Suriye'ye yaklaştırması çok anlamlı. 50 bin kişi öldükten ve direnişçilerin neredeyse kendi imkanlarıyla işi bitireceği net bir biçimde anlaşıldıktan sonra sonuca damgalarını vurmaya gelmeleri tabii ki şaşırtmıyor.
Rusya'dan kalkan Suriye uçağının Türkiye semalarında silah mühimmatı taşıyor olduğu şüphesiyle indirilmesi karşısında 'Rusya'nın bize ceza keseceğinden' dem vuranlar, Türkiye'ye nasıl bir dış politika vizyonu öneriyorlardı?
Aynı tavrı İsrail'e karşı sergilenen 'one minute' çıkışında da, Mavi Marmara hadisesinde de, İsrail'den gelecek gazap korkusuyla ifade etmişlerdi. Şimdi aynı tavrı Irak'ın merkezi hükümet başbakanı Maliki'nin marifetiyle Enerji Bakanı Taner Yıldız'ın uçağının geri çevrilmesinde başka türlü gösteriyorlar. Maliki'nin yaptığının Türkiye'ye dönük küstahça bir hareket olduğuna ve bundan dolayı bu ülkenin vatandaşı olarak Maliki'ye kızmak yerine, neredeyse Türkiye'nin bu küstahça tavrı hakediyor olduğundan dem vuruyorlar. Muhalefet duygusunun bu kadar çaresizce savrulması, muhalefetten daha uzun süre bir şey beklenemeyeceğini gösteriyor, bu da insanı üzüyor tabi.
Rusya ile Suriye konusunda aramızdaki ihtilafta hemen pes edip bizim teslim olmamız gerektiğini savunanlar, aksi takdirde Rusya'nın da bizi cezalandıracağını söyleyenler güç kıyaslamasında belli ki Türkiye'yi Karamürsel sepeti seviyesine indiriyorlar. Oysa Türkiye gelişen yeni dünyada kendi konumunu çok iyi bilen ve bu konumunun hem hakkını talep eden hem de gereğini yerine getiren bir aktör. Bunun böyle olduğunu görmek veya göstermek için ne yazık ki Putin'in hasta haliyle, daha önce yine sağlık nedeniyle ertelemek zorunda kaldığı Türkiye ziyaretini yapması gerekecekmiş.
Putin ziyaretinin ortaya çıkardığı basit gerçek Rusya'nın Suriye'yi veya Esad'ı Türkiye ile arasını bozmaya değer bulmadığı ve Türkiye ile hem bu konuda hem de daha bir çok konuda birlikte hareket etmeye istekli olduğudur. Kuşkusuz Türkiye'nin Rusya ile halihazırda yakalamış olduğu 35 milyar dolarlık, 2020 yılında da ulaşmayı hedeflemiş olduğu 100 milyar dolarlık ticaret hacmi bu konuda Rusya'nın hesaplarında belirleyici olmaktadır. Hesaba dahil olan tek unsur bu olmadığı halde bunun bile gözardı edildiği yaklaşımlar hayretler içinde bıkarıyor.
Hızlı bir tarama yoluyla gidiyoruz. Bir de Libya meselesi var. Libya'da Fransa ve Amerika'nın Türkiye'yi cezalandırarak piyade bıraktığından söz edenler vardı. Hangi verilere dayanıyorlar, anlamak gerçekten mümkün değil. Gelişmeleri izlemiyor oldukları ve orada ne olup bittiğini hiç anlamamış oldukları çok açık.
Libya Cumhurbaşkanı Muhammed Yusuf El-Megarif şu anda kendisine eşlik eden kalabalık bir heyetle Türkiye'de ve hiç de öyle bir havada değil. Dün SETA Vakfı'nda Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile birlikte 'Yeni Bölge, Yeni İlişkiler: Türkiye ve Libya' başlıklı bir panele katılarak çok ilginç, izleyen herkesi müthiş bir duygu yoğunluğuna sokan bir konuşma yaptı. Konuşmasında Davutoğlu'na 'büyük alim, düşünür' olarak hitap eden El-Megarif, başka ortamlarda Stratejik Derinliği büyük bir dikkatle okuduğundan ve çok etkilendiğinden de söz etti.
EL-Megarif devrim sürecinde Türkiye'nin üstlendiği rolden dolayı teşekkür ederek bu süreçte Türkiye'nin tutumu olmasaydı Allah korusun bir yere varamayabileceklerini söyledi. Aynı zamanda Arap Baharı'ndan önce Türkiye'de bir demokratik değişim ve kalkınma olduğuna dikkat çeken El-Megarif, Türkiye'deki değişimin başta kendileri olmak üzere bütün Arap ülkelerine örnek oluşturduğunu anlattı. Bu devrimlerin siyasi ekonomik ve askeri açıdan kaydettiği başarı kadar İslam ümmetinin ayağa kalkmasına vesile olacağını anlatan El-Megarif İslam ümmetinin dünyada hak ettiği yere geleceğini söylerken gözyaşlarını tutamıyordu. Bu ortama şahit olanlar için Libya'da Türkiye'nin başkalarına alan kaptırmış olduğu iddiasına kulak vermek bile geerçekten akıl kârı değil.
Gözlerini açmak için daha ne olması gerekiyor acaba?
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- ABD kimin için yanıyor? “Nefesleri kesilenlerin intikamından kaçılamaz”
3.06.2020 - Suriye’nin toprak bütünlüğü, istikrarı ve geleceği kimin sorunu?
6.01.2019 - Suriye’de birilerinin sadece çıkarları var, Türkiye’ninse derdi
16.10.2019 - Arap Birliği’ne rağmen Türkiye’ye en büyük destek Araplardan
14.10.2019 - Kürt sorunu değil PKK sorunu, o da bir ABD sorunudur
9.09.2019 - Muhafazakâr mahallede neler değişiyor?
8.07.2019 - Muhafazakâr mahallede neler değişiyor?
8.07.2019 - Devrim hırsızları Sudan ve Libya’da
22.04.2019 - En geniş kapsamlı anket: Seçim sonuçları
1.02.2019 - “Bu gençler cellatlarından daha uzun yaşayacak”
25.02.2019
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
faruk tuncay
"Hukuk" dendikçe guguk anlayan hayali geniş gazeteciler, AKP - Kemalist derin devlet ittifakı ile fena halde ters köşeye yattı. Biz geçmişte gerçeğin sadece yarısını görebilmişiz diyecekleri yerde, politik çizgisinden ödün vermeyen hukukçulara çemkiriyorlar. Gidin adam gibi bir kebapçı dükkanı açıp oturun. Neyinize sizin gazetecilik. Elinize verilenle oynuyor, sonra da derin analiz havaları atıyorsunuz.