Abdurrahman Dilipak
Bu konuda bir yasa çıkarılacaksa tek başına İş Bankası ile ilgili bir yasa olmamalı bu.
İş Bankası hisselerinin bir bölümü hazineye devri konuşulurken, Mustafa Kemal dışındaki kişiler üzerindeki hisselerle birlikte, Hilafet fonu, İtibarı Milli, Afyon Terakkiden aktarılanlar, 12 Eylül sonra sermaye tezyidi sırasında Çankaya’dan aktarılanlar yanında tek parti döneminde Anadolu eşrafından toplanan ama karşılığında hisse senedi verilmeyen ya da hisse senedi verilip de daha sonra banka kasasında tutulup varislerine verilmeyen hisselerin de izi sürülmeli.
Bankacılıkla ilgili ele alınması gereken başka konular da var. Mesela Kooperatif Bankacılığı, daha doğrusu finans kooperatifi kurulması ve sigortacılıktan varlık yönetimi, döviz bürosundan Factoring’e, hatta Leasing’e (Kiralama) kadar bütün finansal enstrümanların bu kooperatifler tarafından kullanılmasına imkan tanınması konusu başlı başına önem taşıyor.
Ayrı bir konu olarak altın karşılığı sanal para ile kripto para konusunun bu çerçevede yasal bir teminata kavuşturulması gerekir. Sanal para aslında izlenebilir ve muhasebeleştirilebilir hale de getirilebilir. Özellikle altına-gümüşe bağlı para için bu daha da kolay. Ve bu para, “Altın para, gümüş paradan daha güvenli, kullanılışlı olacaktır. Tabii bu sisteme bağlı olarak bir de sanal cüzdan oluşturmak gerek. Bu işin bir de sanal çerçevesi gerek.
Serbest finans bölgesi, bu süreçte son derece hayati öneme sahip başka bir konu. Para, değerli taş, maden gibi değerlerin Türkiye’ye kontrollü girişi ve re-exportu, özellikle değerli taşlar ve madenlerin işlenerek katma değerli projeler için bu konu büyük önem taşımaktadır.
D8 Ülkeleri zirvesinde bu ülkeler arasında ortak banka kurulması, mevcut kredi kartlarının ortak kullanımı için bir sistem kurulması da gündemde. Barter ve yerel paralarla ticaret konusunda bu konu hayati bir önem taşıyor.
Bu konuda bir de takas bankın kurulması gerekecek. Aslında bu konu sadece D8 için değil, Türkiye’nin taraf olduğu tüm uluslararası ekonomik topluluklar için düşünülebilir ve Türkiye’deki bu yasal çerçeve diğer ülkeler için de model oluşturabilir. Merkezi kayıt sistemi, Türk Parasının kıymetini koruma kanununun bu anlamda yeniden düzenlenmesi gerek.
D8 bankası, bu ülkelerin halk ya da ticaret bankaları ile faizsiz finans kuruluşlarının ortaklığı ile kurulabilir ve gişe işlemleri bu bankalar üzerinden yapılabilir.
HSBC biliyorsunuz Hong Kong Merkez Bankası. Türkiye Merkez Bankası yoğun ticari ilişkilerin olduğu belli ülkelerde niye şube açmaz. Karşılıklı teminat ve krediler oluşturmaz. Yerel paralarla nakit döviz rezervini çeşitlendirmez!
Avrupa, ABD, Latin Amerika, Rusya, Çin, Hindistan, Afrika, Türk devletlerinden bazıları, Pakistan ve Malay grubunda en az bir düzine şube açabilir.
Hatta madem Azerbaycan ile iki devlet tek milletiz, Nahcıvan’la sınırları kaldıralım. Egemenlik Azerbaycan’da kalsın ama burada ekonomik birlik oluşturalım. Karşılıklı serbest ticaret yapılsın. Ortak bir banka kurulsun.
KKTC’deki Off-Shore bankacılık sisteminin de hem KKTC’de yeni esaslara bağlanması gerek ve hem de Türkiye ile ilişkilerin yeniden düzenlenmesi gerek.
Sahi, biz niye, isteyen bankalar üzerinden “Ribasız gişe” uygulaması yapmıyoruz. Bunların bağlı olduğu merkez bankası, takas işlemlerinin yapıldığı bankalar faizle işlem yapmıyor mu? Parayı üreten kurum bu anlamda “tahir” mi? Bu yasa değişikliği sırasında bu konuda bazı düzenlemeler yapılamaz mı?
En azından bu konularda, hukuki anlamda bir fasıl açılmalı. Doğru yönde ileri doğru küçük bir adım, bundan sonrası için yön gösterici olacaktır.
Belki Borsa ile ilgili olarak da yeni düzenlemeler yapmak gerek. Borsa parasını bankaya yatırıyor, banka da o parayı Borsada nemalandırabiliyor. Ama Borsa bankada kendi parasını değerlendiremiyor. Bu anlamda brokerlik konusu yeniden gözden geçirilemez mi?
Diğer para birimleri sanal paraya dönüştürülerek hedef şehir veya ülkede muhabir finans kuruluşu tarafından lokal para birimine ya da herhangi bir dövize dönüştürülerek yerel ya da uluslararası para transferi yapılamaz mı?
Sanal para üretimi ve bankacılık sistemi ile entegrasyonu, borsasının hukuki güvenceye kavuşturulması, kredi kartı ile entegrasyonu sağlanamaz mı?
Aslında benim eskiden beri savunduğum bir önerim var. Bütün kişisel kamu ödemeleri ve zorunlu ödemelerin tek bir ödeme sistemine bağlanması. Merkezi hükümet, belediyeler, oda, sendika, okul, DASK, zorunlu trafik sigortası, elektrik, su, doğalgaz, atık su, çöp vergisi, ev vergisi gibi işlemler bankalar tarafından verilecek Kamu Ödeme Kartı / KÖK-TR’den otomatik olarak ödenir, hesap ekstresi adresine gönderildikten sonraki hafta için bu para ödenmediği takdirde borç kartın alındığı bankanın alacak/kredi borç hesabına aktarılır. Ödeme, alacaklı kurum tarafından belli maliyet hesabı ile ya da banka tarafından taksitlendirilebilir. Bu uygulamada devlet her yurttaşa, kamusal borç bildirimine göre 45 günlük kredi açmış olacaktır. Kamu da bu şekilde tahsil edilemeyen ya da gecikmeli borç yükünden kurtulmuş olacaktır.
Zaten borçlunun bankadaki hesabında parası varsa bu borç otomatikman ödenecektir. Bu konuda aslında hem kamu hem de yurttaş zarara uğramaktadır. Oysa bu sorunun çözümü hiç de zor değildir.
Belki bankacıların cari işlemler karşısında karşılaştıkları birçok sorunları vardır. Finans sektöründen de bu konuda talep toplanması gerekir. Bu kuruluşların da doğrudan çağrı beklemeden kendi taleplerini parlamentoya iletmeleri gerekir.
Türkiye’nin bu yönde atacağı adımlar hem bizlere yeni ufuklar açarken, hem de İslam dünyası, Türk dünyası, dost ülkeler için model oluşturacaktır.
Şimdilik aklıma gelenler bunlar.
Selâm ve dua ile.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları

























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.09.2025
3.08.2025
26.08.2024
5.08.2024
4.06.2024
27.05.2024
20.05.2024
5.05.2024
29.04.2024
22.04.2024