Ali BAYRAMOĞLU
Ali Babacan iktisat ve siyaset arasındaki, refah ve demokrasi arasındaki ilişkileri en iyi bilen, Türkiye'ye yönelik olarak en sık zikreden siyasetçilerdendir. 11 yıllık icraatıyla Türkiye'de en güven veren siyasetçilerin başında gelir. Bu güven halkasına uluslararası çevreler, sermaye çevreleri, AK Parti'ye muhalif çevreler dahildir.
Yılın ilk günü gündemle ilgili ilk sözü ona verelim.
Gündem malum kriz.
Babacan şöyle diyor:
Operasyonu düzenleyenlerin tarafında 'hükümet gitsin de ne olursa olsun gibi bir yaklaşım var' (...) Operasyon hükümeti hedefliyor gibi görünüyor, ama Türkiye'nin istikrarı da hedef alındı (...) Borsada 17 Aralık-27 Aralık sürecinde halka açık şirketlerin değeri 270,906 milyar dolardan 221,572 milyar dolara geriledi Sadece halka açık şirketlerin piyasa değerinde 49,3 milyar dolarlık değer kaybı söz konusu. Döviz piyasasında ise 764 milyon dolar çıkış oldu.
Şöyle devam devam ediyor:
Yatırımcılarla çok sık birlikteyiz (...) Onların baktıkları bir numaralı mesele, 'AK Parti iktidarı kontrol edebiliyor mu, yoksa Türkiye başı boş bir döneme mi gidiyor' (...) Yargı ve polis içerisindeki bu son oluşumların, artık darbe diyemeyeceğiz ama mini darbe girişimi, yabancı yatırımcılar bununla ilgileniyor. Birkaç hafta sonra görecekler ki, hükümet, Başbakan işinin başında. Kurumlarımız amirlerine bağlı hale geldi...'
İkinci alıntıyı bir haberden yapalım...
Başbakan'a sunulan istihbarat raporunda şunlar yazıyor:
'25 Aralık tarihinden itibaren 42 ili kapsayacak şekilde genişletilmesi planlanan operasyonla Hükümet'in yıkılması hedeflenmiştir. Paralel devletten emir alan çok sayıda savcı ve emniyet müdürünün, üstlerine haber vermeden çok gizli yürüttüğü soruşturma, 7 Şubat 2012 tarihli MİT krizinin hemen sonrasında uygulamaya konulmuştur. Operasyonun genişletilmesi planlanan iller arasında İzmir, Kayseri, Isparta, Gaziantep, Ağrı ve Şanlıurfa'da yer almaktadır...' Habere göre, rapor, 'savcı Muammer Akkaş'ın talimatını verdiği ikinci dalga operasyon gerçekleşseydi, AK Partili birçok belediye ve il başkanı, işadamları, sanayiciler, ticaret ve sanayi odası başkanları ile bazı Kürt aşiretlerin önde gelen isimlerinin gözaltına alınıp tutuklandığı bir 'cadı avı' başlatılacaktı' diye devam ediyor.
Raporda ayrıca, devlet içindeki illegal yapılanmanın 2 bin rütbeli polis, yüzlerce yargı mensubunu kapsadığı da vurgulanıyor...
Ve son olarak MİT krizi günlerine dönelim, alıntıları bu köşede 14.02.2012 tarihinde yayınladığım 'Sivri uç, tasfiye ve tedbir' başlıklı yazıdan bir pasajla bitirelim:
Türkiye'nin kendi değişim sürecinin ürünü olan, 'sivri bir uç'la karşı karşıya bulunduğu açıktır. Ve bu ucun törpülenmesi bugün Türkiye'nin asli meselelerinden birisi haline gelmiştir (...) Bu sivri uç (...)'otonomlaşan ve alanını genişleten yargı-polis mekanizması' olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu ucun yarattığı sorun ise Fidan meselesinin de ötesinde, pekçok konuda, özellikle siyasi nitelikli davalarda (Ergenekon, Balyoz, KCK) hukuk devleti işleyişini olumsuz etkilemesi, denetimsiz yargı ve emniyet mekanizması üzerinden otoriterleşme kokuları yaymasıdır (...)
Şimdi 'tedbir ve törpü' zamanıdır.
Şöyle:
1. (...) Yargının eylem alanı hukuki denetime ve ölçüye tâbi kılınmalıdır.
2. (...) Emniyet istihbarat alanının demokratik ve hukuki denetimi sağlanmalı, adli kolluk meselesi hayata geçirilmeli, savcı-polis ilişkisi somut hukuki ilkelere bağlanmalıdır.
3. Kritik davaların sürdüğü İstanbul Emniyeti ve adliyesinde soruşturma ve kovuşturma dosyalarının yeni teftişler, görev değişiklikleri üzerinden ele alınıp, denetlenmesi mutlaka yapılmalıdır....'
Görülüyor ki, hala aynı noktadayız...
İş belli sivri uç tasfiye edilmelidir.
Yeter ki, demokrasi sınırları aşılmasın, değişim ve temizlik demokrasi ve hukuk üzerinden olsun...
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları










































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.11.2025
8.11.2025
6.11.2025
1.11.2025
30.10.2025
25.10.2025
23.10.2025
28.09.2025
20.09.2025
18.09.2025