Ali BAYRAMOĞLU
Aysel Tuğluk Temmuz'un 14'ünde Diyarbakır'da yapılan, DTK Eş başkanları Ahmet Türk'ün, BDP Eş Genel Başkanlarının, tüm BDP grubu milletvekillerinin, belediye başkanlarının, sivil toplum örgütlerinin, kadın ve gençlik temsilcilerinin, halk delegelerinin dahil 850 kişinin katıldığı toplantının sonuç bildirgesini okurken şunları söylüyordu:
“Uluslararası insan hakları belgelerinin tanımladığı haklar ışığında ortak vatan anlayışı temelinde toprak bütünlüğüne ve demokratik ulus perspektifi temelinde Türkiye halklarının ulusal bütünlüğüne bağlı kalarak, Kürt halkı olarak demokratik özerkliğimizi ilan ediyoruz.”
Bundan 13 gün sonra Duran Kalkan'ın 27 Temmuz'da yaptığı fiili özerklik uygulaması çağrısı üzerine DBP sadece Ağustos ayında Cizre, Şırnak, Silopi, Silvan, Sur gibi 12 yerde (daha sonra sayısı 20'ye ulaşacaktır) fiili özerklik uygulaması ilan etti.
Bir kaç gün önce, 28 Eylül tarihinde verdiği röportajda Karayılan, “Demokratik özerk Kürdistan'ı gerçeğe dönüştürme hamlesini, tarihi bir hamle olarak görüyoruz ve ilerletiyoruz. Hakkari arazisinin yüzde 80'i kesinlikle gerillanın kontrolü altındadır. Buralara Türk devleti giremez...” diyordu.
Güneydoğu yangın yeri.
Her hafta bir başka yerleşim yerinde alarm veriliyor. PKK'nin özerklik edip, uygulamaya çalıştığı, silahlandığı, çatıştığı yerlere, direndikleri yerleşim alanlarına güvenlik güçleri müdahale ediyor, yoğun çatışmalar yaşanıyor.
PKK'nın niyeti Hakkari çukurundan başlayıp kuzeye ve batıya açılarak bir toprak parçasını denetimi altında tutmak. Devletinki ise bu özerkleşme hamlesini püskürtmek, yerleşim alanlarını kontrolü altında tutmak.
Güney Doğu'da son bir kaç aydır yaşanan gelişmelerin çerçevesi, esası bu.
Öte yandan koşar adım seçimlere gidiyoruz.
Bu koşullarda siyasi partilerin bu yangına nasıl baktıkları her zamankinden daha önemli ve hayati. CHP'nin ve HDP'nin seçim bildirgeleri açıklandı. CHP bildirgesinde bu kez Kürt sorunu yer bulmuş durumda ama, şiddet karşıtlığı, çözüm yeri ve prosedürleri dışında somut bir öneri yok. En önemlisi son yılların yaşanan bu en önemli siyasi yangınına dair gerçekçi bir tespit, bir öneri yok.
HDP'nin durumunu izah etmek git gide zorlaşıyor.
Bu siyasi partinin 7 Haziran başarısını, Kandil'in uyarı ve eleştirilerle dengelenmesi, hizalanması bir vakıadır. Bunun nedenleri ve sonuçları dikkat çekicidir. Kandil'in hedefi, temel olarak yasal siyasetin Kürt hareketi içinde “merkezkaç bir güç” olmasını engelleme ve bunu denetleme olmuştur. Bu girişim ve Demirtaş'ın bunlara bir kaç hamlede direnmeye çalışması ama hızla pes etmesi sonrası, HDP'nin Türkiyelilik konumu oldukça güdük bir görüntü taşımaya başlamıştır.
Özerklik ilanında HDP'nin etkin yer alışı ve HDP'nin Kürt hareketinin bağımlı ve daha alt kademe bir değişkeni olduğunun kendisine hatırlatılması bugün diline de yansımaktadır.
Tüm bunlar toplumun farklı grupları tarafından nasıl algılanmaktadır, bu tablo özellikle HDP'ye destek vermiş yüzde 2'lik kesimi nasıl etkileyecektir bilinmez. Zira Türkiye bir tarafıyla bu yangını yaşamakta, diğer tarafıyla muhalefetin ve iktidarın siyaseti önemli ölçüde cumhurbaşkanına endekslediği siyasi ruh hali içinde bulunmaktadır.
Haziran seçimlerine bu iki yönü birbiriyle kesiştirmek zordur.
Örneğin Demirtaş'ın fiili ve silahlı özerklik yangınıyla ilgili yaptığı, “AKP iktidarı tek adam hegemonyası kurmaya çalışırken güçlü bir yerinden yönetimi, yerel demokrasiyi asla benimsemeyecekti, bunu öngörmek gerekiyordu" açıklaması siyaseten son derece “hafif” kalmaktadır.
Kürt hareketinin yeni stratejisini, hem bunun bağımlı ve kurucu bir parçası olarak olumlamak, hem bu stratejinin ana ve tek nedeni olarak Erdoğan'ı göstererek (verilmezse biz de zorla alırız diyen) olumsuz yönünden ve bunun sorumluğundan kaçmak ne garip aymazlıktır.
Haziran Ekim'e bile dengeler ve sorunlar ne hızla değişiyor.
Yazarlar
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
2.08.2025
6.07.2025
4.07.2025
28.06.2025
26.06.2025
21.06.2025
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025