Ali BAYRAMOĞLU
yaşananlardan sonra, bir kez olsun, takıntılarımızla, yargılarımızla, kimliklerimizle, sabit siyasi pozisyonlarımızla değil, aklımızla tavır almayı becerebilecek miyiz, bilmiyorum?
Ama bunu kuvvetli bir şekilde temenni ediyorum.
Önümüzde her zaman olduğu gibi çok parçalı bir resim var.
Atlatılan darbe, bunun işaret ettiği devlet krizi, temizlik gereği, bunu takiben bir restorasyon meselesi, restorasyonun hakkaniyet, adalet ve hukuk ilkeleri içine yapılması...
Akılcı bakış, her biri diğeri kadar önemli olan bu parçaların oluşturduğu bütünden yola çıkmayı talep eder.
Bunun için de önce kimi çıplak gerçekleri görmek gerekir.
İlk gerçek, şüphe yok ki, tekrar tekrar altını çiziyoruz, Gülen cemaati gerçeğidir.
Hanefi Avcı dün bir Tv kanalında mealen şunları söylüyordu: “Yaşanan sadece bir askeri kalkışma değildi. Askeri, sivil tüm kanatlarıyla Gülen cemaatinin hazırladığı ve uygulamaya koyduğu bir darbe girişimiydi, bu girişim devletin tüm kilit noktalarını nasıl kontrol ettiklerini gösteriyor. ”
İfadesinde cemaatçi olduğunu itiraf eden Genelkurmay Başkanı Yaveri Levent Türkkan, “ordu içinde ayrı cemaat hiyerarşisi yoktur, her subay sivil abilerle ilişki içindedir” diyor ve darbenin hazırlanma biçimine dair bir ipucu sunuyordu.
Kısa bir süre önce kabul edilen FETÖ iddianamesinde şu satırlar yer alıyor:
“Gülen ve cemaati, 1971 yılından itibaren Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde örgütlenmeye çalışmaktadır. 1984 yılından sonra bu faaliyetler yoğunluk kazanmıştır. O dönemde TSK içerisine yerleştirilen bu öğrencilerin birçoğu şu anda kurmay albay veya general rütbesindedir (...) TSK içinde kadrolaşmak için paralel yapı 1994 yılında Harbiye giriş sınavı öncesi Türkçe sorularını çalıp ele geçirmiştir. FETÖ üyeleri bundan sonraki her yıl daha fazla sayıda soruyu temin etmiş ve seçtiği öğrencilere verip sınavı kazanmalarını sağlayarak Askeri Lise, Harp Okullarında hakim bir güç haline gelmiştir. Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda bu yapıdan olmayan ve ya bu yapıya boyun eğmeyen askeri pilot bırakılmamaya çalışılmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki FETÖ yapılanması endişe verici boyutlara ulaşmıştır. Bu yapıyı kuranlardan tanık Kemalettin Özdemir, TSK'nın içinde en az yüzde 60 ile yüzde 80 arası FETÖ mensubu olduğunu anlatmıştır...”
Sanırım artık, 15 Temmuz gecesi ne yaşadığımızı, niye yaşadığımızın tartışılacak tarafı yoktur. Eğer varsa, darbeye karışan, katılan cemaat dışı unsurlar bu ana resmi değiştirmez.
Herkesin bu yapının demokrasi ve hukuk devletinin önündeki en büyük tehlike olduğu görmesinin vakti gelmiştir. “Cemaatin bir sivil toplum örgütü olduğu, iktidarın ise bu yapıyı bahane ederek aldığı tedbirlere aslında basın özgürlüğünü boğmak, muhalefeti bastırmak için kalkıştığı” gibi manasız iddiaları çöpe atma zamanı da gelmiştir.
Görmek gereken ikinci gerçek, adliyeden emniyete, ordudan eğitime devlet kurumlarının büyük kriz ve çöküş karşı karşıya kaldıklarıdır. Bu konuda onarım ve yeniden inşa Türkiye'nin bekası ve demokrasisi için kaçınılmaz önceliktir. Olağanüstü hal rejimi de mevcut koşullarda ve bu çerçevede anlaşılabilir bir durumdur. Devletin restorasyonu, hakkaniyet, adalet ve hukuk ilkeleri içinde yapılırsa, olağanüstü hal rejimi büyük tartışma ve sorun yaratmaz.
O zaman üçüncü mesele bu rejimin uygulanması konusunda hukuk hassasiyeti talebini dile getirmek ve bunu takip etmektir. Şu anda bir tasfiye aşamasındayız. Büyük çaplı açığa almalar, gözaltılar ve tutuklamalar yaşanıyor.
Geleceğimizi, demokrasimizi bunlar üzerine kuracağımızı kimse unutmamalıdır.
Ve bu konuda gereken yöntem açıktır:
Cemaat üyesi olan ya da olduğuna dair ciddi şüpheler bulunan devlet memurlarının idari işlemlerle pasif noktalara çekilmesi, açığa alınması, memuriyetten uzaklaştırılması mevcut koşullarda kaçınılmazdır. Bununla ilgili yapılacak kanuni düzenlemeler de doğaldır.
Ancak bu mantık adli işlemlerde kullanılamaz. Cemaat kurumlarında çalışmak, cemaatle ilişkiler içinde olmak suç oluşturmaz. Cemaat üyesi olmak da kendi başına bir suç değildir. Suç olan, cemaatin suç organizasyonunda, yönetiminde ve yasa dışı eylemlerinde yer almak olmalıdır.. Bu durumda da “suçun ve cezanın şahsiliği” ile “masumiyet karinesi” ilkeleri hassasiyetle uygulanmalıdır.
Dikkat!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025