Ali BAYRAMOĞLU
Rakka’nın siyasi denge ve gelişmeler bakımından Suriye’nin en kritik birkaç şehrinden biri olduğuna şüphe yok.
Şehir ve civarı ocak 2014’ten itibaren IŞİD’in elinde bulunuyor ve örgütün askeri ana üssü işlevini görüyor. Örgütün yönetici, militanların aileleriyle yerleştiği bir başkentini de andıran Rakka, birçok yolun kesişme noktası.
Irak’a yakın olması nedeniyle IŞİD güçlerinin Irak ve Suriye arasında hareket etmesine imkan veriyor. Ayrıca kent 40 kilometre uzaklıktaki Tabka barajı ve 800 bine ulaştığı varsayılan nüfusuyla hem tarım hem enerji bakımından önemli bir merkez.
Rakka doğal olarak IŞİD’le mücadelede her zaman en önemli hedeflerden birisi oldu. Obama Rakka’yı temizlemek için PYD/YPG’le anlaştı. Türkiye’nin tüm tepkisine rağmen Kürtleri ağır silahlarla destekledi. Bu durum Trump döneminde de değişmiş değil. YPG önderliğinde ve uluslararası ittifak desteğindeki SDG güçleri Rakka’ya doğru ilerliyor ve bugün şehri kuşatma noktasına gelmiş buluyor.
Suriye iç savaşının ne zaman biteceği, yeni bir Suriye’nin nasıl inşa edileceği halen büyük soru işareti. Ancak, o ana yönelik dengelerin şimdiden oluşmaya ya da kozların elde tutulmaya başladığı söylenebilir. Nitekim kuzeyde Kürt kantonları genel kabul gören yerleşik bir yapılanma haline geldi. Türkiye, bunlar arasında El Bab’a uzanan bir koridor açtı, kendisine bir güvenlik hattı oluşturdu ve şimdilik bu kantoların birleşmesini engelledi. Suriye’nin batısı kimi istisna yerler dışında Rusya ve İran desteğinde Suriye rejiminin artık tam denetimi altında. Güneye doğru Rakka’da IŞİD’in düşme ihtimali iyice yükseliyor.
Bu koşullarda Rakka’nın stratejik özellikleriyle siyasi dengeler açısından başka bir önemi daha var: Rakka’ya IŞİD sonrası kim hakim olacak? Suriye’nin yeni yapılanmasında Rakka nerede yer alacak?
PKK ve PYD, Rakka’yı kendi hükümranlık alanında tutmak istediklerini hiç saklamadı. PKK üst düzey yöneticilerinden Murat Karayılan’ın 19 Aralık 2016 verdiği bir röportajdaki şu sözler Kürt hareketinin Suriye hedefini, en azından niyetini açıkça tanımlıyordu: “Orta Doğu bölgesindeki Kürtlerin yükselişini önleyemez. İşte Güney Kürdistan bağımsız devlet ilan edecek. Rojava’nın statü konumunu artık geri çekemezler. Bugün Rojava’nın ve onun etrafında örülen Suriye Demokratik Meclisi Güçleri’nin Suriye topraklarının yüzde 29’unu kontrol etme durumu vardır. Şimdi Rakka’ya dönük hamle gündemde. Rakka’yı da alsalar bu yüzde 40’lara ulaşır. Bunu kimse göz ardı edemez.”
PYD lideri Salih Müslim de birkaç gün önce yaptığı bir açıklamada aynı beklentiyi daha siyasi bir dille tekrar etti ve “Rakka'nın Rojava'daki sisteme katılmasını umduklarını” söyledi. Rakka'nın “dost eller" tarafından yönetilmesi gerektiğini de ifade eden Müslim aksi takdirde bu durumun “Kuzey Suriye’ye, özerk yönetimlerinin bulunduğu federal sisteme tehdit oluşturacağını” ekledi.
Hatırlatmak gerekirse, PYD'nin öncülük ettiği Suriye Demokratik Konseyi, bu çerçevede geçen aralık ayında "Kuzey Suriye Federasyonu"nu ilân etti. Bu federasyon, henüz Suriye, Rusya, ABD gibi güçler tarafından tanınmasa da fiili bir durum oluşturuyor.
Bu tablo ve açıklamalar, PKK-PYD ikilisinin, Suriye’nin yeniden yapılanması öncesinde izlediği yer ve koz tutma stratejisine işaret ediyor. Bunun yanında Rakka kentine kimin gireceği, kenti kimin denetleyeceğinin anahtarını da oluşturuyor ve bu konuda öncelik açık ara Kürt güçlerinde bulunuyor.
Türkiye’nin Suriye’deki temel meselelerinden, kaygılarından birisi de bu. Başka bir ifadeyle, Rakka’nın Kürt siyasi alanını genişletecek ve meşruiyeti arıtıracak bir şekilde PYD’nin denetimine girmesi. Erdoğan aylardır Kürtlerin denetimindeki Menbiç yanında Rakka’yı açık askeri ve politik hedef olarak gösteriyor. ABD’yi Rakka’ya yapılacak nihai operasyonda PYD-YPG yerine ÖSO ve Türk ordusuyla harekete iknaya çalışıyor.
Ne var ki, gelişmeler ve işaretler Türkiye’nin beklentileri yönünde değil, Trump’ın Obama’nın yolunu izlemesi, PYD ve YPG ile hareket etmesi baskın ihtimal olarak görünüyor. Böyle bir durumda ne olur? Türkiye bunu nasıl algılar ve bu durum Türkiye’nin siyasetine nasıl yansır?
Üç şıklı bir yanıt söz konusu.
İlki için, Marmara Üniversitesi Orta Doğu Araştırmaları Enstitüsü öğretim üyesi Prof. Dr. Cengiz Tomar’a kulak verelim: “Şayet Trump yönetimi Rakka’ya PYD/YPG ile yürüyecekse, ki şimdilik işaretler bu yönde, bu ABD’nin her zaman iddia edilen ve Irak (Çekiç Güç), Suriye ile ardından Türkiye ve İran’dan parçalar koparmak suretiyle kendisine bağlı seküler bir Kürt Devleti kurma planının en açık kanıtı olarak okunacaktır. ABD Rakka’ya PYD/YPG ile giderse, Kürt Devleti planı aşikâr olacak; Türkiye hazır PYD/YPG güçleri Rakka ile uğraşırken, Menbiç veya Afrin’e yönelerek kendisi için öncelikli önem arz eden bölgelerden PYD/YPG’yi temizleme imkânına sahip olabilecektir.”
Uluslararası güç dengelerini de dikkate alarak Türkiye’nin imkana sahip olup olamayacağını şu anda kestirmek mümkün değil. Ancak böyle bir niyet ve arayışın olacağı ciddiye alınması gereken bir öngörü.
İkinci olarak, muhtemel Trump-PYD iş birliğinin, Türkiye’nin ABD ve Rusya arasında gitgellerle ve ince bir dengede sürdürdüğü, iki yönlü politikalarını daha karmaşık bir hale getireceği muhakkak. Bu çerçevede, en azından Türkiye-ABD ilişkilerinin sıkıntılı yeni bir döneme gireceğini kestirmek zor değildir.
Üçüncüsü, bu tür bir gelişmenin Türkiye’nin korkularını artırması, kuşatılma ve bölünme endişesini beslemesi şaşırtıcı olmaz. Sonuç, Türk devleti ile Kürt örgütü arasındaki temas kapılarının iyice kapanması, yeni bir barış süreci imkanının azalması olacaktır. Bu ise zaten zorda Türk demokrasisine yeni bir daralma ve fatura anlamını taşır.
Türkiye açısından Suriye iyice ısınıyor.
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
2.08.2025
6.07.2025
4.07.2025
28.06.2025
26.06.2025
21.06.2025
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025