Ali BAYRAMOĞLU
Bursa, 22 Ekim 2016.
Erdoğan şunları söylüyordu:
“1914 yılında 2.5 milyon kilometrekare olan topraklarımızın büyüklüğü dokuz yılda Lozan’ı imzaladığımızda 780 bin kilometrekareye düşmüştü. Türkiye’yi 1923’ten beri böyle bir kısır döngüye hapsedenlerin amacı coğrafyamızdaki bin yıllık hafızayı bize unutturmaktır. 2016 yılında 1923’ün psikolojisiyle hareket edemeyiz. Cumhuriyetimizi kurduğumuzdan beri dünyada her şey değişirken, 1923’teki konumumuzu korumakla övünemeyiz (…)
Ankara, 20 Ağustos 2020.
Bahçeli şu açıklamayı yapıyordu:
“On iki ada haksız, hayasız ve hukuksuz şekilde elimizden alınmıştır. Oniki Ada’nın statüsü tekrar değerlendirilmelidir. Yunanistan ile aramızdaki Ege sorunu aslında Oniki Ada sorununun yeni bir boyut kazanmasından başka bir şey değildir. Türkiye’nin Oniki Ada üzerinde hakkı vardır, sözü vardır (...)”
O zaman soru şudur: “Mavi Vatan” meselesinin, bu iddia ve açıklamalarla bir ilgisi olabilir mi?
Veya şu: Irak’ta, Suriye’nin en azından Batı’sında, Karabağ’da, Libya’da, Doğu Akdeniz’de, Kıbrıs’ta baş gösteren jeopolitik meseleler, Türkiye’nin kaçınamayacağı gelişmelere mi işaret ediyor, yoksa aradığı fırsatlara, istediği, kimi zaman tahrik ettiği durumlara mı?
Doğu Akdeniz gibi, yeni kimi jeopolitik girdilerin ürettiği kaçınılmaz durumlar elbette bulunuyor. Ne var ki, örneğin, Türkiye’nin yeni Kıbrıs söylemi ve Maraş hamlesi hedeflenen bir gerginlik çıkışını daha çok andırıyor. Batı Suriye’deki Türk askeri varlığının bir hakimiyet ve silahlı pazarlık gücü elde etme stratejisi olduğu yadsınabilir mi? Karabağ, işgal meselesinde Azerbaycan’ın haklılığına rağmen, aynı zamanda, Türkiye’nin Kafkasya’da İran ve Rusya sahasına girmek için kullandığı bir araç değil midir?
Bir hükme varmak için dikkate almak gireken iki husus daha var.
İlki, Türkiye’nin taraf olduğu tüm jeopolitik gerginliklerin adeta aranırcasına, bir ideolojik yumak oluştururcasına, dönemsel bir zamanlama takvimi etrafında ortaya çıkmaları ve birbirini beslemeleridir.
İkincisi, tüm gerginliklerde aynı yöntemin kullanılıyor olmasıdır. Bu, diplomatik ağırlık, siyasi pazarlık, paylaşım-ortaklık önerisi gibi hususları dışlayan, güç, meydan okuma, silahın öne çıkaran bir yöntemdir.
Bu tür “sert güç” olma arayışının elbet kendi başına siyasi bir anlamı var.
Gerginlik, tartışmalar ve anlaşmazlıklarda, dil, söylem, yöntem en az içerik kadar, haklılık-haksızlık meselesi kadar önemli, hatta bazen bunlardan daha belirleyicidir. 2. Dünya savaşı öncesi örneğin, Almanya’nın Versaille anlaşmasına oranla haklı bir konumda olması, 1930’ların ortasından itibaren kullandığı yöntemi haklı kılmadığı gibi, Almanya’nın dış ve iç politikasına, Alman toplumuna milliyetçi-militarist ruhun egemen olmasına katkıda bulunmuş, dünyayı yeni bir savaşa götürmüştü.
Bugün bir askeri tatbikat başladı. Adı, Mavi Vatan-2021.
İlk kez üç denizde birden, 87 gemi, 27 uçak, 20 helikopterin katılımıyla bu kadar geniş bir tatbikat yapacak Türkiye.
Bunun, sadece savaşa hazırlık eğitim çalışması olmadığı, bir gövde gösterisi olduğu açıktır.
Bu gövde gösterisi hem dış politik gösteridir, hem iç politik bir gösteri...
Cumhur ittifakının, AK Parti’nin, Erdoğan’ın “siyaset” yaparken kullandığı asli malzeme, son dönemlerde, sadece “milliyetçilik”ten, milliyetçiliğin dayandığı endişe ve iddialardan, milliyetçi siyasetin olmazsa olmazı, siyasi güçlü iradeden, “alfa aktör” sunusundan oluşuyor.
Endişe ve iddia: Yeni dönem milliyetçiliğin bunların birlikteliği oluşturuyor.
“Endişe siyaseti”nin merkezinde, her zaman olduğu gibi, milletin, devletin, geleceğin tehdit ve tehlike altında olduğu söylemi var. Bu söylem toplumdan sürekli ve katılımcı, taviz ve teyakkuz talep ediyor. Hakkı, hukuku, özgürlüğü tehditle mücadele ortamında teferruat sayıyor. Tehdide karşı fiili ve simgesel şiddeti doğruluyor. Teyakkuz düzeninin başında ise nasıl dün bir alfa kurum olan “asker” bulunuyor idiyse, bugün bir alfa karakter olarak Erdoğan ve yedeğindeki Bahçeli var.
Milliyetçilik ve endişe bağı bildik ve eskidir.
Buna karşın milliyetçilik ile siyasi iddialar arasındaki ilişki, özellikle Türkiye için, yeni.
Bu ilişki ve iddia, özgüven politikaları adı altında, Türkiye’nin yaşam alanını genişletmek, hakimiyeti sınır ötesine taşımak arayışı üzerine kuruludur.
Tayyip Erdoğan’ın 2016’ta, Bahçeli’nin 2020’de söylediği de işte tam olarak budur.
Mesele, o zaman, örneğin Mavi Vatan meselesinde, Türkiye’nin çıkarlarından ya da kimi konularda mağduriyetin veya haklılığından ibaret değildir.
Ortada, aynı zamanda, bir siyasi tercih bulunuyor.
Tuzaklarla dolu ve tihkelii bir siyasi tercih...
İlginç ve vahim olan muhalefetin, tuzakların farkında olmadan bu siyasetin dümen suyunda ilerlemesidir.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.12.2025
20.12.2025
18.12.2025
13.12.2025
11.12.2025
6.12.2025
4.12.2025
30.11.2025
27.11.2025
22.11.2025