Anladık; Afrin'e girilmesini önlemek istiyorlar. Fakat bunun sebebi asla oranın 'kan gölüne dönmesinden' endişe etmeleri değil. Öyle olsa, PKK Türkiye'nin şehirlerini mayın tarlasına çevirirken de endişe eder ve PKK ya tavır koyarlardı. Bunu yapmadıkları gibi, tam tersini yaptılar. 'Onlara şefkatli davranın' anlamına gelecek açıklamalar yaptılar. Sonra Afrin'in nüfusu üzerinde bir türlü kafa karışıklığını aşamıyorlar. Kılıçdaroğlu ilk açıklamasında 300 bin demişti. Engin Altay 400 bin dedi. Kılıçdaroğlu Hürriyete verdiği röportajda 500 bine yükseltti. Bunun ne önemi var diyeceksiniz. Ciddiyet yok. Çünkü tezlerini nüfus üzerinden temellendiriyorlar.

Peki ya Afrin'e de girilmesi gerekiyorsa. O sanıyor ki bütün bunlar Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatı ile oluyor. Zahmet edip Genel Kurmaya sorsaydı ya. Bu askeri harekatta askerin görüşü ne?

Afrin'e girilirse kimin terörist kimin sivil olduğu ayırt edilemezmiş.Bu endişeyi Amerika Rakka'da taş üstünde taş bırakmazken de hissetmiş miydi? Bu konuda herhangi bir açıklaması olmuş muydu? Hayır. Dün kaybedilen şehitlerin, sivillerin arasına gizlenmiş teröristlerin attıkları el bombalarıyla olduğunu damı izlememiş haberlerden?

Suriyeliler burada keyif çatarken bizim askerimizin onların vatanlarını korumaya çalışırken şehit edilmeleri olmazmış. Gitsinler, kendi vatanlarını kendileri savunsunlarmış. Gerekirse bunları eğitip oraya göndermeliymişiz. Peki ya ÖSO ne? Suriyelilerin 'keyif çattıkları' ise kuyruklu yalan. Bir sığınmacı kampını görmüş mü hiç? Görseydi nasıl 'keyif çatıldığını' da görmüş olurdu.

Üç beş gün önce ÖSO'ya söylemedik lafı bırakma, şimdi de kalk, eğitelim gönderelim savaşsınlar de. İşte eğitilmiş bunlar. Orada da savaşıyorlar. TV lerde ÖSO üyeleri ile ilgili röportajlar yayınlanıyor. Hemen hepsi de buradaki kamplardan, savaşmak üzere oraya gidenler.

Onların vatanlarını biz mi savunacağız saçmalığına gelince. Bunların güney sınırımıza Amerika tarafından 5 bin TIR, 2 bin uçak silah yığıldığından haberi yok. Sağır sultan duymuş. bunlar görmemişler duymamışlar. O silahların ülkemize yönelik olduğunu sanmıyorlar, ya da saklamaya çalışıyorlar. Yani Türkiye durduk yerde mi bu harekata kalkıştı. Amerika söz verdiği gibi PYD nin Afrin ve Münbiç'ten çekilmesini sağlasaydı, onları silaha boğmamış olsaydı bu harekat olur muydu? Amerikalı generallerin PYD lilerle sarmaş dolaş olduklarını da mı görmemişler? Bu PYD ordusu kime karşı kuruluyor; Amerika niçin yalan üstüne yalan kıvırıp, bu işi gargaraya getirmeye çalışıyor?

Niçin bu kadar demagojiye yapıyorlar. Onların bu harekata destekleri yalan. Amerikan tezlerini savunuyorlar ama açıktan söylemeye cesaret edemiyorlar. Amerika da Afrin'e, Münbiç'e girilmesin istiyor. Bu uğurda neredeyse çatışmayı göze almış resmi veriyor. Ne yazık ki CHP yönetimi, ikbal hevesinin, Amerika'nın Türkiye üzerindeki hesaplarını gerçekleşmesiyle karşılanabileceği hesabı içindedir. Harekatı 'sonuna kadar destekliyorlarmış'. İşte destekleri böyle. Türkiye kuşatılmaya çalışılırken onlar Türkiye'nin elini kolunu bağlamaya çalışıyorlar. Onların desteği, Türkiye'nin çıkarlarının ardında durarak değil, göğsünden iterek oluyor. Yapmak istedikleri yere düşürmek.