Orhan MİROĞLU-Taraf yazıları
Binbir Çiçekli Bahçe, Bugünlerde Bahar İndi ve şimdi de Röportaj Yazarlığında 60 Yıl..
Yaşar Kemal’in romanlarında okuduğumuz dünyayı tamamlayan biri şiir, bu üç kitabın yayımlanması, Yaşar Kemal’i sadece, her biri birer şaheser olan romanlarından tanıyan yeni kuşaklar için büyük bir kazanım.
Büyük ustanın şiirlerini biraraya getiren Bugünlerde Bahar İndi’nin eski baskısı yok, çünkü yazdığı şiirlerin kitap haline gelmesi bir ilk. Dolayısıyla, yaş, kuşak fark etmez bu şiir kitabı hepimiz için yepyeni sayılır
Gazetecilik ve röportaj yazarlığından, o büyük romanlara ve zengin edebiyata uzanan hayat öyküsü ancak bu kitaplar okunarak öğrenilebilir.
Meraklısına tabii diyeceğim, ama bu merakın yüzyıllar boyunca devam edeceğine de hiç kuşkum yok.
Binbir Çiçekli Bahçe, Yaşar Kemal Ağabey’in, ‘Türkiye Barışını Arıyor’ konferansında yaptığı açış konuşmasının metniyle başlıyor, sonra da onun Türkiye’nin geleceği üstüne ifade ettiği düşüncelere kadar uzanıyor. Mehmet Uzun, Orhan Kemal gibi onun bir zamanlar arkadaşı, dostu olmuş değerli yazarlar bu kitapta yer alıyor. Son bölümde, dokuz yaşındaki Helin Zeynep Miser’in Yaşar Kemal söyleşisi ise hakikaten hoş ve güzel bir sürpriz..
Yaşar Kemal Ağabey, Röportaj Yazarlığında 60 Yıl adıyla Yapı Kredi’den çıkan yeni kitabında Sair Faik’le bir karşılaşmasını anlatıyor.
Yazıya bu karşılaşmayla devam etmek en iyisi:
“Bir gün aklımda kaldığına göre bir pırıl pırıl cam gibi parlayan sonbahar sabahıydı, ona Kadıköy İskelesi’nin kanepelerinde rastladım.
‘Ne var ne yok Sait’ dedim, ‘Hikâye yazıyor musun?’
‘Yok’ dedi, ‘Yaşıyorum.’
Hüzünlü, ılık, insan sevgisi dolu hikâyelerini Sait yazmaz, yaşar..”
İşte Sait Faik hakkındaki bu yargısı, bizzat kendisi için de geçerlidir.
Yaşar Kemal de böyledir. Sait Faik’ten bir farkı yoktur bu anlamda. Röportaj yapmaz, röportaja davet ettiği insanların dünyalarına girip çıkar, onlardan biri gibi olmaya çalışır, adını değiştirmeyi bile göze alır ve bize anlatmak istediği insanlarla kurduğu empatiyi, röportajın yazıldığı o anlarda en yüksek düzeylere taşımayı başarır.
Kitapta yer alan birbirinden güzel röportajların her biri ayrı ayrı ve defalarca okunmayı hak ediyor.
!Kaçakçılar Arasında 25 Gün! roman tadında bir edebiyat metni sanki..
Fazla söz ne hacet, Yaşar Kemal için röportaj zaten edebiyatın ta kendisidir.
Bu röportajda sınırlar aşılır, kurulan tuzaklara düşmemek için akla hayale gelmez usuller denenir. Sınır boylarında durdurulmak istenen kaçakçılarla beraberdir Yaşar Kemal. Hatta onlardan biridir. Kaçakçı gruplarına ateş açılır arada bir, kurşunlar Yaşar Kemal’in kulaklarının dibinde vızıldayıp durmaktadır.
Bu hikâyeden önce kitapta bir Diyarbakır röportajı var ki, sözünü etmemek olmaz.
“Akrepler şehri, gül şehri, karpuz şehri Diyarbakır”ı Yaşar Kemal’in 60 yıl önce yaptığı röportajdan okumak bambaşka bir duygu veriyor insana:
“İnsan birden irkiliveriyor. Atom bombası bu şehre düşmüş sanki. Yer yer taş yığınları, harabeler. Diyarbakır pas tutmuş. Diyarbakır eski, çok eski bir demir kadar paslı. İlk bakışta böyle ya, insan aldanıyor. Sonra yavaş yavaş ayılıp ısınıyor Diyarbakır’a, anlıyor ki, iş böyle değil..
Bu şehir kılıf içinde. Bu şehir kendisini öyle gizlemiş ki, tadına varabilmek, onu sevebilmek için, emek istiyor, terlemek istiyor.”
Röportajların hangi birini seçip de anlatmalı biraz, bilmiyorum gerçekten, ‘Mağara İnsanları’ enfes bir şey, bu röportajla devam edeyim en iyisi.
At sırtında gezilen dağlar, köyler.. Dedeleri ve babalarından sonra kendileri de mağarada yaşayan insanları anlatıyor Yaşar Ağabey. Van’ın dağlarında at sırtında çıkılan yolculukların sonunda nihayet o köylere ulaşılır. Mağarada yaşayan insanların ne hükümete ne de hükümetlere yazılan istidalara bir güveni kalmıştır.
Bu yüzden de at sırtında ta buralara gelmiş gazetecinin yaptığı iş bir şeye yarayacak mı, mağara insanları, bütün bunlardan doğrusu pek emin değiller..
Gökyüzüne yakın kartal yuvalarının eteklerinde yer alan mağaralarda yaşayan bu insanlar pek de haksız sayılmazlar hani. Hükümetler gelip geçmiş, ama onların hayatlarında hiçbir şey değişmemiştir.
Dolayısıyla bir gazeteci yazacak da, hükümet bu yazılanları umursayacak.. buna akılları yatmamıştır pek..
Ama röportajı okuyacak olan için gerçek bambaşkadır. Röportajda birkaç kelimeyle anlatılan o mağara insanları, akıllarda kalır dururlar. Çünkü Yaşar Kemal’in o insanları gözlerken ve anlatırken, bize hatırlattığı her şey unutulmazdır, ve bizi insana saygıya davet eder.
‘Gece’ romanlarında olduğu gibi, söyleşilerinde de önemlidir Yaşar Kemal’in.
Her gece aynı yeri gezmez bu yüzden.
‘Bir Bulut Kaynıyor’ adını taşıyan röportajında Sivaslı işçilerin arasına girer. Ama öncesinde bize geceyi anlatır. Yeni başlayan bir hikâyenin ince kıvrımlarında dolaştırır durur bizi, röportaj ise sonraya kalır:
“Gecede, bulut, renk, ses, çiçek, gök her şey başkadır. Adı olmasa da geceler gecedir. Gece diye bir şey yok. Olmasa bile dünyamızı başkalaştırmıyor mu, adı gecedir. Gecelere ad bulmalıyız… Hiç gece kelebekler uçuşurken gördünüz mü? Ay ışığında büyüyor, inceliyor, saydam gölgeler oluyorlar. Bir büyülü renksiz, uçuşan kayan gölgeler.. İnsanı kendi büyüsüne sarıp alıp götürüyorlar..”
Ara Güler’in fotoğraflarıyla süslenmiş bu röportajlar kitabı bize çok şey anlatıyor.. Tek kelimeyle söyleyecek olursak –Cannes’da ödül alan filmin adını hatırlayarak- belki Bir Zamanlar Türkiye demem gerekecek bu son Yaşar Kemal kitabı için..
Bir Zamanlar Türkiye’nin fotoğraf sanatçısı ise Ara Güler..
Ara Güler’in, kitabı süsleyen doyumsuz güzellikteki fotoğraflarını anlatmak ise bir başka yazının konusu..
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları









































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.10.2012
3.09.2012
1.09.2012
30.08.2012
27.08.2012
25.08.2012
23.08.2012
20.08.2012
18.08.2012
16.08.2012