Ali Saydam
Türkiye'nin tepesinde dolaşan belalar ve bu belalara karşı verilen mücadeleleri sıralamaya kalksak, her birinin alt açılımlarıyla detaylandırsak, sayfalar dolar. Bu belaları paranteze alarak hiçbir gerçekliği doğru anlamak da, anlatmak da mümkün değil.
Diğer yandan tüm bu yaşanan gergin atmosfere rağmen rayında gitmesi için büyük özen gösterilen ekonomimiz ve gündelik hayatımızda hepimizin bir ucundan tutmaya çalıştığı, verimliliğin, kârlılığın artırılmasını hedefleyen iş hayatlarımızdaki yoğun mesailer, özetle maişet derdi, tüm iyi niyetli gayretlerle kendi mecrasında akıp gidiyor.
Hiçbir işte dikiş tutturamayıp, zihninde sürekli Türkiye'nin meseleleri varmış gibi ülkenin geleceği ile yatıp kalkıyormuş pozlarında dolanıp da, en başta gelen özelliklerinin 'ağır muhalefet' olduğunu sanan bazı arkadaşlarımıza “Türkiye büyük bir ülke" demek çok zor gelse de, hayat, görmek isteyenlere tüm gerçeklerimizi vicdanların aynasında göstermekten de geri durmuyor.
15 Temmuz darbe girişimine 'tiyatro' diyenler, yaşanan büyük travmanın üstesinden gelip zorunlu tedbirlerini almaktan geri durmayan bu ülkenin, darbe girişiminin boyutlarını ortaya çıkarma çabalarını küçümseyerek, sivil darbeden söz etmeye bayılıyorlar. Tarihte hangi güçlü iktidar kendisini alaşağı etmeye yönelik darbe kalkışmalarını, Pollyanna gözlükleriyle soruşturmayı ve 'evrensel hukuk romantizmi'yle karşı koymayı aklına getirmiştir acaba? Tarihi iktidar savaşları yazıyor ve bizim bazı aklı evvellerimiz, Türkiye'yi İskandinav ülkesi insanının canı sıkılan dünyasından okumaya kalkışıyor.
Zorlanmadan ifade edelim ki, “Türkiye çok büyük bir ülkedir." Ve bu büyüklüğünü bir yandan her türlü melanete karşı mücadele ederken öte yandan Türkiye'de ve yurtdışında uzun vadeli pek çok önemli meselesini, toplantılarda, kongrelerde dile getirmesi gerekir. Nitekim bunu da elinden geldiğince yapıyor:
Dün Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu'nun açılış oturumu vardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sınırların anlamını yitirdiği, dünyanın bir köye dönüştüğü bir süreçten bahsediyoruz" diyerek ekonomide küreselleşmeyle dayatılan 'tek tipleşme'ye dikkat çekti. Sonrasında da Cumhurbaşkanı, İslam İşbirliği Teşkilatı Üyesi Ülkelerin Kalkınmasında Kadınların Rolü Bakanlar Konferansı'nda da konuştu ve “Dışarıdan aranan kurtarıcıların zaten sorunların sebepleri olduğunu görmek için daha ne kadar acı çekmek lazım?" diye sordu.
Türkiye Rüzgâr Enerjisi Kongresi'nde ise Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ile Türkiye'de oluşturulan yeni model anlatıldı. Enerji Bakanlığı Müsteşarı Fatih Dönmez, güneşte ilk modeli Konya'da uyguladıklarını belirtti ve “Rüzgarda da benzer bir modeli 2017'nin ilk çeyreğinde gerçekleştirmek için çalışıyoruz." dedi. 4 Mayıs'ta Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği'nin (TÜREB) toplantısında 'ödev olarak algıladıkları' konudan, ülkenin rüzgar haritasının çıkarılmasından söz eden Fatih Bey'in ifadelerine göre bu çalışma tamamlanmış. Bu arada dünün gelişen haberlerinden biri de şuydu: Enerji ithalatı için ödenen miktar, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 33 azalarak 19,5 milyar dolara gerilemiş.
Diğer yandan, 1 trilyon dolarlık çıkarmanın yapılacağına dair çok önemli bir haber de Bahreyn'den geldi. TOBB üyesi 250 iş adamımız Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi ile başta inşaat olmak üzere 1 trilyon dolarlık yatırım için Bahreyn'e gitmişler. Türkiye-Körfez 2. İş ve Yatırım Forumu'nun açılışında konuşan Bakan Tüfenkçi, Körfez Ülkeleri ile Türkiye arasındaki Serbest Ticaret Anlaşması ile ticaret hacminin daha da artırılmasının sağlanacağını söylemiş.
Bir diğer önemli toplantının haberi ABD'den geldi: DEİK, Türkiye-ABD İş Konseyi (TAİK) ve Amerika-Türkiye Konseyi (ATC) iş birliğiyle Washington'da 600'ün üzerindeki katılımcıyla gerçekleşen ABD-Türkiye İlişkileri 35. Yıllık Konferansı… Panellerden birinde soruları yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Türkiye'de piyasaların FETÖ'nün başarısız darbe girişiminin ardından hızlıca iyileşmesinde başta mali disiplin ve dirençli büyüme olmak üzere güçlü makroekonomik temeller önemli rol oynamıştır" demiş. Sonra da Türkiye'deki terör tehdidini hatırlatıp, Avrupa'nın da Amerika'nın da bunu çok iyi anlamaları lazım geldiğine vurgu yapmış.
Hıristiyan Batı'nın karar verici güçleri, onların etkileyicileri, kitle iletişim araçları Türkiye'yi anlamak istemiyor. Tersine Türkiye'yi köşeye sıkıştırmanın peşindeler. Peki biz bu iletişim ablukasını kırmak için ne yapmalıyız? Öncelikle yukarıda örneklerini sıralamaya çalıştığımız ilişki türleri ve uluslar arası platformlarda kendi gerçekliğimizi anlatmaya devam etmeliyiz. Ben söylemekten bıkmayacağım, hükümet yetkilileri de inşallah okumaktan bıkmazlar:
Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü'nün liderliğinde uluslararası iletişim çalışmalarını sürdüreceğiz. Örneğin, Ekonomi Bakanlığı'nın TİM, TOBB gibi kuruluşlarla birlikte hazırladığı o mükemmel kampanyayı bir an önce hayata geçireceğiz.
Eğer dünya kendisine mesele ediyorsa, Cumhuriyet olayını “Bize ne" demeyip anlatacak; sorun çıkartıyorlarsa idam meselesindeki tutumumuzu ifade edeceğiz. Dünyadan ve Türkiye'den pek çok iletişimcinin katıldığı, İstanbul Üniversitesi'nin düzenlediği, bugün ve yarın devam edecek olan Davos Dünya İletişim Forumu gibi platformlara aktif katılarak kendimizi anlatacağız. Ve bu tür fırsatları asla kaçırmayacağız.
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları



















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.09.2020
15.10.2019
24.09.2019
12.09.2019
10.09.2019
25.06.2019
7.05.2019
11.04.2019
4.02.2019