Fenerbahçe, Malatya’dan sonra İzmir’de çok değerli iki puan bırakarak şampiyonluk yarışında olamayacağını açıkça ilan etti. Deplasman karnesi yıllardır kötü olan sarı-lacivertli ekip Ersun Yanal yönetiminde bu başarısız siciline yeni bir sayfa eklemiş oldu.

Aslında Ersun Yanal’ın Trabzonspor macerası sonrası kendisine yeniden iş bulabilmesi, üstelik Fenerbahçe gibi bir kulüpte iş bulabilmesi mucizelere bağlıydı. Tribün baskısıyla bu mucize gerçekleşti. Göreve geldiği ilk sene yanlış tercihler sonucu takımı küme düşme noktasına getiren Ali Koç, taraftarın baskısıyla Yanal’a evet demek zorunda kaldı.

Spor medyasında çıkan haberlere göre, Ali Koç işsiz teknik adamla anlaşmadan önce oğlunun menejerlik yapıp yapmadığını sormuştu. Aslında bunu yamak yerine Trabzonspor’un eski başkanı Muharrem Usta’ya bir telefon edip bir kahvesini içse bu hatayı yapmazdı.

Ligin 13’üncü haftası tamamlanmış durumda ve Fenerbahçe’nin puanı sadece 22. Yani topla 17 puan kaybetmiş Sarı-Lacivertli ekip. Ligin ilk haftası Gaziantep’e karşı kazandığı 5-0’lık galibiyetin dışında bir tek kez coşkulu, baskılı bir futbol ortaya koyamamış.

Bu takım Avrupa kupalarına gitmeyi hedefleyen bir Anadolu takımı görüntüsünde. Herkesin gözdesi Gustavo dengesiz ve zamanla hatalı hamleleriyle sürekli penaltı yaptırma, kart görme riski taşıyan bir oyuncu. Nitekim dün de takımını 10 kişi bıraktı.

Kruse, futbolu Almanya’da bırakmış Türkiye’ye vergiden muaf milyon Eurlarını kazanmaya gelmiş bir emekli. Rodrigues, Moses takıma katkısı son derece sınırlı oyuncular. Deniz Türünç Göztepe’nin oyuncusu olabilir ama Fenerbahçe’de forma giymesi ancak Ersun Yanal takımında olur.

Ali Koç büyük bir holding kültüründen geldiğinden olsa gerek, sadece güvendiği bir CEO ile çalışmayı tercih eden işadamı görünümünde ve o da maalesef Comolli diye tüccar bir futbol madrabazı.

Fenerbahçe şu anda yönetilmiyor. Evet, futbol takımı teknik direktörü çapsız. Takımı yönetemiyor ancak daha vahimi şu anda Fenerbahçe Kulübü Bakanı Ali Koç, kulübü yönetemiyor. Sadece futbolda değil, basketboldaki gidişat da bunun göstergesi.

Kimse kimseyi kandırmasın. Bu takım şampiyon olmak bir yana ilk üçe giremez. Roma’dan üç gol yiyen Başakşehir’in, liderlik koltuğuna oturmuş bulunan Sivasspor’un yarısı kadar futbol oynamıyor, oynayamıyor. Çünkü yönetilmiyor.

Maçtan sonra Ersun Yanal muhtemelen bir sürü bahane üretecek ve takımın şampiyon olacağından bahsedecektir. Konuşmada iddialı, sahaya konulan futbolda silik bir teknik adam. Aykut Kocaman’ın bıraktığı güçlü miras ve iyi transferle takımı şampiyon yaptı ama Trabzon’da gerçek çapı ve ticari kısmı ortaya çıktı.

Bu takım daha Sivasspor’a gidecek ve bu performansıyla muhtemelen en fazla bir puan alabilecektir, yenilgi daha muhtemeldir. Ligin en kolay deplasmanı İzmir’de bile zorlanan Fenerbahçe’nin Sivas’ta puan veya puanlar alması mucizeye bağlıdır açıkçası.

Fenerbahçe gerek ortaya koyduğu futbol, gerekse topladığı puanlar açısından başarısız bir sezon daha geçiriyor Ali Koç başkanlığında. Takımın her sene şampiyon olması beklenmez ama kişilikli, taraftarını mutlu eden bir futbol  ortaya koyması beklenilir. Fenerbahçe’de bu yok maalesef.

Ali Koç muhtemelen lige Ersun Yanal ile devam edecektir. Fikstür ikinci yarıda Fenerbahçe açısından avantajlı gibi görünüyor ama bu takımın seyirci desteği ile maç kazanacak mecali, aklı ve kabiliyeti olmadığı çok ortada. Sarı-lacivertli ekip için çileli bir yıl daha geçiyor açıkçası..