Ergun BABAHAN
Amerikan tarihi bir bakıma kurumlar arasında alan ve güç mücadelesidir: Beyaz Saray ile Kongre arasında.
Kongre, halk oyuyla seçildiği için kendisini her alanda özellikle de dış politikada tek yetkili gören Başkan’ın ortağı olmaya çalışmış, kimi zaman Başkanı kenara iterek dış politikanın belirleyicisi olabilmiştir.
Talihin bir cilvesi sonucu olarak olsa gerek Kongre’nin en önemli iki dış politika müdahalesi de Türkiye’ye denk geldi: 1974 silah ambargosu ve 2020 CAATSA (Amerika’nın Hasımlarına Yaptırım). Trump’ın Erdoğan’la kişisel ilişkileri sonucu uygulamaya sokmadığı yaptırım kararları, Kongre’nin devreye girmesiyle hayata geçirildi.
Kongre, 2021 yılı Savunma Bakanlığı bütçesine ek bir madde ekleyerek Türkiye’ye Rus S-400 savunma sistemlerini alması nedeniyle yaptırım uygulanması kararını yasal zorunluluk haline getirdi. Trump, muhtemelen Ankara’nın da ricasıyla Biden’dan önce bu yaptırımların en yumuşak beş tanesini seçerek yasanın gereğini yerine getirmiş oldu. (CAATSA gitti ama Halk Bankası hala tüm haşmetiyle ortada duruyor. Erdoğan ve ailesini yakından ilgilendiren bir dava olarak hem de...)
O nedenle Türkiye’ye yönelik yaptırımlar yönetimin kararı olmaktan çıktı, Kongre’nin kararı haline geldi. Kongre’nin tavrı da net: S-400’ler Türkiye topraklarından çıkmadan yaptırımlar devre dışı kalmayacak. Buna ek olarak Erdoğan Rejimi’nin Amerikan demokrasisinin yaşadığı çalkantıdan sonra Başkan Biden ile karşılıklı güven ve saygıya dayanan bir ilişki kurmasının pek mümkün görünmüyor.
Biden’ın Erdoğan’ın telefonlarına dönmüyor olması, yeni dönemin en önemli işareti. Buna Biden ekibinin isimlerini ekleyince Erdoğan rejimin skııntıları daha iyi anlaşılır.
Biden’ın ekibinde demokrasi ve insan haklarından sorumlu Shanthi Kalathil’in yer alması yeni dönemde Türk-Amerikan ilişkilerinin rengi konusunda daha net fikir veren bir gelişme olarak öne çıkıyor.
15 Temmuz’dan sonra ortaya çıkan gelişmeler, Washington’ı Türkiye’nin çok övündüğü jeo-stratejik önemini azaltan önlemler almaya itti. Suriye ve Irak’taki askeri varlığını sürdüren ABD yönetimi, Yunanistan ve Doğu Akdeniz’e, Bulgaristan’a, Ürdün’e ciddi yatırım yaptı. En önemli gemilerinden birini getirip Girit’e kalıcı olarak demirledi.
Bunlar Türkiye’den tamamen vazgeçtiği anlamına gelmiyor elbette ama Ankara ve Erdoğan Rejimi’ne karşı elinin zayıf olmadığı anlamına geliyor.
Biden daha seçilmeden önce Erdoğan Rejimi ile ilgili görüşlerini çok net açıklamış, Saray ekibinin küfür ve hakaretlerine maruz kalmıştı. Bakan seçildikten sonra belirlediği ekip, Ankara’nın hassasiyetlerini değil kendi hassasiyetlerine öne çıkardığını gösterdi. Türk derin devletinin nefret ettiği Brett McGurk’un daha etkin olacak şekilde yönetime dönmesi bunun açık göstergesi.
Ayrıca Trump’ın ayaklanma kalkışması ardından en güçlü demokrasilerin bile ne kadar kırılgan olduğunu fark etmesine yol açtı Biden’ın. Seçilmeden önce dillendirdiği “demokrasi ittifakı”na daha fazla önem verecektir Biden.
NATO Soğuk Savaş döneminde komünizmle mücadele amaçlı bir savunma ittifakıydı. Biden döneminde NATO’nun rolünün değişmeye başlamasını ve “Otoriter ve Diktatoryal” yayılmacı rejimlerle mücadeleyi öne çıkarması beklenir.
Son dönemde giderek alan kaybeden demokrasi cephesini bir araya getirecek bir politika izleyeceği açık Biden yönetiminin.
Ayrıca akılda tutulması gereken bir başka gerçek, Cumhuriyetçiler’in uzun yıllar boyu sandıktan uzak tuttukları Siyahlar ve diğer azınlıkların korona dönemi önlemleri sonucu posta ve erken oy kullanma yollarını kullanarak seçim sandığının kaderini belirleme gücüne erişmiş olması. Uzun bir dönem Demokrat başkanlarla muhatap olma durumunda kalacak gibi görünüyor Ankara.
Konunun Türkiye açısından önemi anlaşılmış görünmüyor ya da elini güçlü göstermeye çalışıyor. Erdoğan, “Biden’la oturup konuşacağız” dedi ama görüşme talebine bir aydır cevap alamadı. Bu Biden’ın Erdoğan’a kişisel olarak bakışının da bir göstergesi. Ayrıca Trump’la yakınlığı da onun için önemli bir rahatsızlık kaynağı.
Böyle bir ortamda Erdoğan’ın içeride hukuku tamamen sıfırlaması, başta Kürtler olmak üzere tüm muhalif kesimler üzerinde baskısını daha da arttırması, iktidar ortağı MHP’nin HDP’nin kapatılmasını seslendirmesi ve kalan vekillerin de vekilliklerinin düşürülmesi için adımlar atılması, bu kez Washington’dan tepki görecektir.
Böyle bir ortamda Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın çıkıp hem S-400’lerin ikinci sevkiyatının yapılacağını açıklaması, hem de yaptırımların kaldırılıp F-35 programına geri alınmalarını talep etmesi gerçeklikten tamamen kopuşun göstergesi gibi.
Erdoğan Rejimi artık Batı değer ve ilkelerini tehdit eden bir hasımdır. Demokratik ilkeye, hukuka sahip çıkan hiçbir ülkenin, hele bu Amerika’nın Erdoğan Rejimi ile sağlıklı bir ilişki kurması mümkün değildir. Biden’ın ilk 100 gününden sonra daha net göreceğiz bunu...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları


































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021