Orhan Kemal CENGİZ
Bizim demokrasi gemisi her yerinden su alıyor; yan yatmış, bir batıp bir çıkarak denizin ortasında ilerliyor.
Yarı batık bu gemi hâlâ denizin dibini boylamadıysa eğer, bunu, bütün tükenmişliklerine rağmen gemiden su boşaltan birkaç mekanizma ve nefere borçluyuz.
Ümükleri sıkılmış olmasına rağmen bazı hukuk mekanizmaları ve bir avuç yargıç, bu ülkenin demokrasiden, otoriter rejime ve oradan da diktatörlüğe kaymasının önünde bir engel olarak duruyorlar.
Anayasa Mahkemesi olmasa, bugün Türkiye Twitter’ın, YouTube’un yasak olduğu; idarenin mahkeme kararlarını tınlamadan istediği memuru istediği gibi süründürebildiği; bir avuç memurun yukarıdan gelen emirlerle internete yasak koyabildiği; devletin hiçbir yargı kararı olmadan herkesin internet trafiğini izlediği bir ülke olma utancını yaşayacaktı...
Cumhurbaşkanı Erdoğan Anayasa Mahkemesi’ne çok kızıyor ve bunu zaman zaman açık açık dile getiriyor.
Ama bana sorarsanız eğer, Anayasa Mahkemesi’ne en çok onun ihtiyacı var...
Medyanın bu kadar muazzam bir baskı altında olduğu; bazı gazetelerin Sovyetler’in Pravdası gibi AK Parti’nin resmi yayın organına dönüştüğü bu ülke;
Sırf yolsuzluk soruşturması yürüttükleri için, hakimlerin, savcıların, polislerin çil yavrusu gibi oradan oraya gönderildiği, buram buram intikam kokan operasyonların hedefi haline getirildiği bu devlet düzeni;
Bütün eğitim sisteminin dini/ideolojik bir dayatmanın altına sokulduğu bu dönem;
Keyfiyetin kol gezdiği; hukukun paspas yapıldığı; kurumların işlemez hale geldiği bu sistem;
Eğer hâlâ bir biçimde demokrasi olarak görülebiliyorsa;
Erdoğan, bütün itibar kaybına rağmen, dünyada Özbekistan, Türkmenistan devlet başkanları gibi değil de, sorunlu da olsa demokratik bir ülkenin devlet başkanı gibi muamele görüyorsa;
Bunları, bu ülkede, onun hışmına uğramasına rağmen görevini yapabilen kurumlara ve kişilere borçludur...
Ancak Erdoğan ve hükümetin, “Yeni Türkiye” diye sundukları dizginsiz yönetim biçiminin önündeki engelleri böyle görmedikleri çok açık...
Bu nedenle de önümüzdeki dönemde başta Anayasa Mahkemesi olmak üzere, ayak bağı olarak görünen tüm kurumlar hükümetin ateş hattının içinde yer alacaklar...
Geçmişte antidemokratik kararlara imza atmışsa da, bugün Anayasa Mahkemesi verdiği kararlarla demokrasinin yüz akını temsil ediyor; özgürlüklerin yok edilmesinin önündeki önemli engellerden birisini oluşturuyor...
Bu nedenle de Türkiye’de diktatoryal bir rejime gidilmesinden endişe duyan herkesin Anayasa Mahkemesi’nin yetkilerinin tırpanlanması konusunda alarmda olması gerekiyor...
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.05.2023
17.04.2023
28.05.2022
13.10.2021
9.09.2021
30.12.2020
23.12.2020
21.12.2020
15.12.2020
3.02.2020