Ahmet AY
"Eğer iyilik ederseniz yalnızca kendinize iyilik etmiş olursunuz, yok eğer kötülük ederseniz bunun da sonucuna katlanırsınız…" İsrailoğullarına hitaben (İsra/7)
En hararetli yazılarım İsrail-MOSSAD ağırlıklı, yıllar önce MOSSAD'ın kirli çamaşırlarını ortaya döktüğümde defalarca tehdit, şantaj ve mobbing uygulamalarına maruz kaldım. Bu konuda bazı çalışmalar ortaya çıktığında biz de gurur duyarak “evet, bunun altında imzamız var” diyeceğimiz güzelliklere vesile olduk.
İsrail'den dost olmayacağını biliyoruz, İsrail ile ciddi bir ittifakın da pek mümkün olmayacağını biliyoruz. Hatta pek çok kere sözünde durmayacağını gösterdiği için ciddi bir ilişki de kurulamaz İsrail'le.
Ancak,
Dünya bizden ibaret değil, dünyanın gidişatını değiştirmemiz mümkün değil, bölgemizin huzur ve adalete kavuşması da imkânlarımız dâhilinde değil. Bu, o zaman ilkelerimizden, hak ve hukuktan, adalet anlayışından vazgeçelim demek de değil. Sadece “pastanın tümüne sahip olamıyorsan hiçbir parçasını da alma” yaklaşımının ilkellikten kaynaklandığını bilelim yeter.
Maddelerle sizi boğmak istemiyorum, lakin Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleşmesini kimileri akıl ve mantığı ile tartışmıyor.
Türkiye 7 yıldır İsrail'le çok ciddi sorunlar yaşıyor. İsrail'in insanlık dışı zulmüne adam gibi ses veren tek, yegâne, biricik ülke Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye oldu. Bu politikanın Filistinliler için ne anlam taşıdığına tarih karar verecek. Şahsi kanaatim odur ki bu süre içinde Türkiye yerinde bir duruş sergilemiştir.
Ne var ki dünya ateş topuna dönmüşken,
Türkiye ile hesaplaşmaların tıpkı 1900'lü yılların ilk çeyreğini andırırken,
Her gün milletin çocukları bizimle hesaplaşanların desteğiyle vekâlet savaşı veren örgütler tarafından öldürülürken,
Dostluklar-düşmanlıklar-müttefikliklerle ilgili kartlar yeniden karılıyorken Gazze'ye de yararı olmayan bir politikada ısrar etmenin bir manası yoktu. Türkiye Gazze için yapacaklarının azamisini yapmış, ağır bedel ödemiş bir ülke. Bundan nedamet de duymuyoruz.
Ancak, dış politikanın kinci, mutlakıyetçi ve hayalperest stratejileri kaldırmadığını bildiğimiz halde İsrail ile sorunu derinleştirmenin Türkiye ve Gazze'ye hiçbir getirisi yoktu, götürüsü ise bundan sonra daha da artacaktı.
Bilmeyenler, uluslararası politikaya, stratejilere mutlakıyetçi, toptancı, ütopyacı, benmerkezci bakabilir. Ancak böyle bir dünya yok, bu tarz devletlerarası politikanın kabile yaşamında bile yeri yok.
Dış politika ve buna bağlı stratejiler domestic/iç ve extrenal/dış şartlara, durumlara ve imkânlara göre belirlenir. Bütün dünyada dış politikanın olmazsa olmazı bu iki parametredir. Diğer bütün unsurlar, potansiyeller, veriler, nüfuz ve güçler domestic ve extrenal şart, durum ve imkânlara bağlı olarak dış politikayı etkiler. (Bu konuyu başka bir yazıda uzun uzadıya yazacağız)
Türkiye'nin External koşullarına baktığımızda zor ötesi bir durumla karşılaşıyoruz;
Emperyalistler, 1900'lü yılların ilk çeyreğinde yarım bıraktıkları işi ABD ile tamamlamak için Bölge haritasını Türkiye'yi çepeçevre kuşatacak şekilde yeniden çizmek istiyor. Irk, mezhep, din temel alınarak 50 yıl sonraki savaşların tohumlarını bu haritaya serpiştirmek en önemli hedeflerinden.
Ve buna karşı çıkan tek ülke Türkiye.
Dâhili şart ve imkânlarımız daha zor;
Domestic şartlarımızı, önemli aktörlerinin aldıkları pozisyona bakarak görebiliriz.
Gelişmiş ya da gelişmeye namzet bir ülkenin en önemli dinamiklerinden olan ana muhalefet partisi, ülkesini kan gölüne çeviren örgütlerin yanında yer almakta,
Ülke basınının önemli bir kısmı terör örgütlerinin yanındaymış gibi manşetler atıp, makaleler yayınlamakta,
Ülkenin aydın diye bilinen tayfası militarist güçleri darbeye çağırmakta,
Ülkenin dindarlığıyla bilinen en organize cemaatinin başı ABD'ye kapağı atmış ve ülke benim değilse yerin dibine batsın uğraşında,
Buyurun bu dâhili koşullarla istediğiniz gibi bir dış politika belirleyin bakalım, 24 saatte ülkeyi mumla ararsınız.
Yukarıda ifade etmeye çalıştım, Türkiye emperyalist güçlerin doymak bilmez iştahından dolayı 1900'lü yılların ilk çeyreğini yaşıyor. Türkiye'yi yatay, paralel bölmek için akbabaların nasıl tepemizde dolaştıklarını görüyoruz. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'ın dediği gibi “ülke olarak ağır bir imtihandan geçiyoruz.” Dış güçlerin saldırıları bir yana, bu menfur saldırıları gerçekleştiren örgütlere tek laf etmeyip onların amacına hizmet edecek şekilde algı operasyonuna geçen siyasetçilerle “ünlü”lerin açtığı yaralar bir yana.
Geçen gün DAİŞ'in İstanbul Atatürk Havalimanına saldırısını sığ yorumlamıyorsunuz değil mi? DAİŞ -sözüm ona- Irak ve Suriye'de devlet kurmak istiyor, bunu en son engelleyebilecek ülke Türkiye. Türkiye sınırı geçemiyor, uçak kaldıramıyor, asker gönderemiyor. DAİŞ'e mani olacak güçlerin ABD-AB ve Rusya olduğu da belli. O zamanDAİŞ neden Türkiye'ye böyle vahşice saldırıyor? Bu soruların cevabı da belli.
Türkiye bu gidişatla 3 yıl sonra kendisini hangi ciddi ve aşılmaz sorunların beklediğini görüyor. Bu durum karşısında Başbakan Binali Yıldırım'ın da dediği gibi “Türkiye düşmanlıkları değil dostlukları arttırmak” çabasındadır, velev ki bu İsrail de olsa.
Burada İHH'ya büyük iş düşüyor:
İHH için bütün bu camia üzerine düşeni fazlasıyla yaptı, benim gibi maddi imkânları yetersiz olanlar İHH'ya her daim farklı katkılar sundu. İHH Mavi Marmara ve aziz şehidlerinin davasına leke sürmedi. Bu onur yeter, gerisi devletin işi. Umarım ve dilerim ki İHH Fetullah'çılarla, çağdışı ulu solcularla, CHP ve beyaz Türk'lerle aynı söylemi dile getirip kendini de bizi de daha fazla üzmez.
Her şey arzu ettiğimiz gibi olmasa da Türkiye İsrail'le bir anlaşmaya varmış bulunuyor.
Bu durum çok mu içimize siniyor? Hayır.
Peki, yeni bir durum, yani lehimize bir gelişme olmadığına göre ne yapacaktık?
Ülkenin, milletin, mazlum ve mağdurların yararına bakacaktık.
Tamam, çok benzerlik yok, biliyorum, en azından vahiy ve masum elçilik yok, lakin Hudeybiye bugün yaşansa idi bizim için çok mu kabul edilebilir bir anlaşmaydı?
Bugün hepimize feraset, basiret ve hikmet yakışır.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
13.04.2019
8.02.2019
27.03.2019
25.03.2019
6.02.2019
21.02.2019
6.02.2019
4.02.2019
26.01.2019