Ahmet AY
Bir insanın hakiki FETÖ'cü olabilmesi için her şeyden önce ve F. G. için her şeyden daha önemli olarak kabul edilen birinci ilkeye iman etmesi ve hayatının her anında bu ilkeye uyması, bunu uygulaması şarttır. FETÖ'nün akaide/imana taalluk eden konularda da evvela o ilke vazgeçilmezdir.
Yalan.
Yalan söylemek FETÖ için imandan daha önemlidir. Çünkü yalan söylemeden kendinizi, inancınızı, amacınızı kısacası örgüte dair hiçbir şeyi gizleyemezsiniz. Bu yüzden FETÖ'nün en temel ve en öncelikli şartı yalan söylemektir.
FETÖ ibadetten daha değerli olan iman konusunda son derece pervasız ve ahlaksızca yalana başvuruyor. İmanını inkâr ediyor, kutsala küfrediyor, davasına hakaret ediyor, yeter ki kim olduğunu, neci ve neyin peşinde olduğunu gizleyebilsin.
FETÖ bazen hedefteki insana iftira atıyor, bazen o insanın çoluk çocuğuna şeytanın düşünmediği iftiraları atmaktan zerre kadar kaçınmıyor. Yeter ki cemaatine! bu iftiralarla bir fayda temin etsin. (Bu satırların sahibi de 2015'ten beridir yakını bildiği bir iki kişi tarafından itibar kaybına uğrayayım diye yalan ve iftiralara hedef olmuştur. Bunu ilerde isim vererek yazacağım.)
FETÖ'de yalan imandan önce gelince yalanlara başvurarak algı oluşturmak FETÖ için kolaylaşıyor. Herhangi bir konuda gerçeği yalana, yalanı gerçeğe dönüştürebiliyor. Kur'an buna “hakkı batılla bulandırmak” diyor. Bakara Suresi 42. Ayet-i Kerime: “Ve lâ telbisûl hakka bil bâtılı ve tektumûl hakka ve entum ta'lemûn/Bile bile gerçeği batılla bulayıp hakkı gizlemeyin.” diyor. Diyor da FETÖ'nün umurunda mı?
FETÖ örgütsel çalışmalarının her kademesinde gerekli gördüğü yerde yalana, iftiraya, gerçek dışı algı oluşturmaya başvurdu. Gün geldi bir bürokratı tasfiye etmek için itibarını hedef aldı. Gün geldi yalan ve iftiralarla askeri kademe ile oynadı, kimi zaman hısım akrabaların arasını açmak için yine yalan ve iftiraya başvurdu.
İşte bu FETÖ şimdi de 15 Temmuz hain darbe ile ilgili çok farklı algı çalışmasında. Tek derdi kafaları kurcalanmaya müsait insanları etkilemek, dünyaya istediğini algılatmak. Ayrıca bu konuda raporlar hazırlayıp servis ediyor FETÖ elemanları.
Bakınız,
15 Temmuz akşamı FETÖ gasp ettiği savaş uçakları ile TBMMyni bombaladı. Ankaralıların canlı olarak gördüğü, kameralarla kaydettiği, içerdeki milletvekilleri ve Meclis çalışanlarının bizzat şahit oldukları bu bombardımanı FETÖ olmamış gibi sunmaya başladı.
Neymiş?
Savaş uçakları bombalasaydı duvar şöyle olacaktı, sütunlar böyle olacaktı…
Bunu bir de Halep bombardımanı diye gösterdikleri fotoğraflarla desteklemeye çalışıyorlar. Ve diyorlar ki, “Bakınız, Halep savaş uçakları ile bombalanınca bu hale geldi, ama TBMM Halep gibi olmadı.” Oysa kendileri de biliyorlar ki Halep'e düşen bomba sayısı ile TBMM'ne düşen bomba sayısı ve etkisi mukayese edilemez. Bile bile bulandırma budur işte.
Ancak asıl önemli olan bir durum daha var.
Hafızam beni yanıltmıyor ise TBMM ile ilgili Nükleer Uzmanı Jeff Smith TBMM'ye atılan bomba için "nükleer bomba" demişti. Teyide muhtaç olan bir tespit olsa da bunu yabana atmak ne kadar doğru takdir ilgililerin.
Ancak Jeff Smith'in söylediklerini doğru kabul edersek burada şöyle bir soru sorulmalı:
Türkiye'de uçakların nükleer kullanması nasıl mümkün olabilmektedir? Bu soruyu uzmanlarına sorduk, aldığımız cevap karşısında hayretlere ve tabi ki dehşete düştük.
Hatırlarsınız, 15 Temmuz'dan sonra yine bu köşede DAİŞ'E NÜKLEER SİLAH başlıklı yazımda belirtmiştim. 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsünden hemen sonra FBI için de çalışmış Sibel Edomonds, “ABD Nükleer silahları Türkiye'de NATO üslerinde, bu silahlar bir şekilde İŞİD'in eline geçer ve İŞİD Türkiye'ye saldırırsa ABD-NATO Türkiye'yi kurtarmak için harekete geçmez mi?” demişti. Bunu öylesine söylemedi Edomonds.
Şimdi Jeff Smith'in söyledikleri Edomonds'ın söyledikleri ile birlikte okunursa pazılın birleşen parçalarından korkunç bir fotoğraf çıkar. Ancak;
Gelin fotoğrafı daha korkunç hale getirelim.
Peki, Sibel E. ve Jeff S. ne dedi? Neden bahsettiler?
“Nükleer silahlar” ve “nükleer bomba”
Peki, biz 15 Temmuz FETÖ kalkışmasına dönelim. O gece TBMM'ne atılan bombalar J. Smith'in iddia ettiği gibi “nükleer bomba” ise bu bombalar nereden ve nasıl temin edilebilir?
Tabi ki NATO'dan ve NATO görevlileri tarafından temin edilebilir.
Bir soru daha:
Nükleer bombalar Türkiye sınırları içinde nerede bulunur?
NATO'nun Türkiye sınırları içinde sadece İncirlik, Balıkesir ve Akıncılar'da nükleer stoku bulunuyor.
Yani?
15 Temmuz ihanet darbesi başarılı olsun diye uçakların kalktığı, havada yakıt ikmali için uçakların peşi sıra uçtuğu, FETÖ'nün pilotlarına ABD tulumu giydirdikleri üslerde Türkiye'nin de üyesi olduğu ve topraklarını açtığı NATO'nun nükleer bombaları da bulunuyor.
Şimdi tekrar Jeff Smith'e dönelim. Ne demişti Smith?
“TBMM'ye atılan bombalar nükleer bomba idi." demişti.
FETÖ kimin himayesinde ABD yani NATO'nun patronunun himayesinde.
İyi haftalar…
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
13.04.2019
8.02.2019
27.03.2019
25.03.2019
6.02.2019
21.02.2019
6.02.2019
4.02.2019
26.01.2019