Hakan AKSAY
Sayın Sadi Güven,
Sizi pek tanımam.
Ama yine de hakkınızda birçok şey biliyorum.
Adınızı Yüksek Seçim Kurulu Başkanı seçildiğiniz 24 Ocak 2013’ten bu yana defalarca duydum.
Bu yazıda ne sizin bu göreve nasıl getirildiğinizi inceleyeceğim...
Ne beş yılı aşkın süredir tartışma yaratan icraatlarınızı...
Ne “mühürsüz oy” konusundaki açıklamanızı...
Ne 31 Mart seçimleri sonrasında birçok seçilmiş belediye başkanına mazbatasını vermemenizi...
Ne seçimlere girmesine izin verip de kazanmasına izin vermediğiniz KHK’lılarla ilgili tutumunuzu...
Ne Maltepe’de sayımları bir türlü bitirmemenizi...
Ne Büyükçekmece'de olan bitenle ilgili olarak sizin geçmişteki sözlerinizi ve uygulamalarınızı...
Ne de başka bir şeyi...

* * *
Bu yazıda size sadece bir filmden bahsedeceğim, Sayın Sadi Güven.
Son 20 yılın en iyi filmlerinden biri olan, beş Oscar ödüllü Gladyatör filminden söz edeceğim.
Belki izlemişsinizdir.
Kaçırdıysanız mutlaka görmenizi tavsiye ederim.
İzleyip de unutmuş olabilirsiniz.
Sizin için kısa bir özet yapayım.
Aslında baştan sona bir adalet ve hukuk arayışıdır bu film.
İmparator Marcus Aurelius, kendisinden sonra Roma’nın yönetimini, birçok zaafı olan oğlu Commodus’a değil, ahlakına ve yeteneklerine çok güvendiği General Maximus’a (Russell Crowe) bırakma kararı alır.
Ancak kararını açıklayamadan Commodus tarafından öldürülür.
Canını zor kurtaran ama ailesini kaybeden Maximus, uzun yıllar büyük güçlükler içinde yaşar.
Sonunda halkın çok sevdiği bir gladyatör olur.
Filmin sonu çok etkileyicidir.
İmparator Commodus, elindeki tüm güce karşın halkın tepkisinden çekindiğinden dolayı Maximus’u ortadan kaldıramaz.
Ama onu hileli bir dövüşle arenada herkesin gözü önünde öldürme planı yapar.
Dürüst bir kavgada kazanamayacağını bildiği için arenaya çıkmadan Maximus’u kalleşçe bıçaklayarak gücünün azalmasını sağlar.
Ve halkın coşkulu tepkileri eşliğinde iki düşman arasında ölümcül kapışma başlar.

* * *
Aldığı yara ile hızla ölüme yaklaşan Maximus çok zorlansa da büyük bir azimle dövüşür.
Ve an gelir usta bir vuruşla Commodus’un kılıcını düşürür.
Her şeye ve herkese hükmetmeye alışkın olan İmparator, hemen Başkomutan Quintus’a seslenerek kılıcını kendisine vermesini ister.
Ama öteki sessiz kalır.
Bu kez Commodus, kendisine kılıç vermeleri için askerlere bağırır.
Askerler korkuyla kılıçlarına uzanırlar.
O an ilginç bir şey olur.
Kararlı bir hareketle ileri çıkan Başkomutan Quintus, askerlere “Kılıçlar kınına!” diye bağırır.
Ve sonunda “Gladyatör” ölmeden önce Commodus’tan intikamını alır ve Roma’nın kaderini değiştirir.

* * *
Gladyatör uzun bir film ve akılda kalacak birçok sahnesi var.
Başkomutan Quintus’un askerlere “Kılıçlar kınına!” diye bağırdığı sahne 141. dakikaya denk geliyor; yani filmin bitmesinden 7 dakika kadar önceye.
(Elbette filmin daha uzun ve daha kısa versiyonları vardır; ama her durumda sondan biraz önce...)
Başkomutan Quintus neden böyle davrandı acaba?
Çok dürüst bir insan olduğu için mi?
Sanmıyorum.
Filmin başlarında General Maximus’a yakın olduğu görülen Quintus, yeni iktidarla birlikte hemen fikir değiştirmiş ve Commodus’un emrine girmiştir.
Yani muhtemelen son yıllarda yapılan birçok adaletsizliğe sessiz kalmış, hatta çoğu kez bu doğrultuda görev yapmıştır.
Peki, arenada o an fikir değiştirmesinin sebebi nedir?
İktidarın yakında devrileceğini hissetmesi mi?
Tribünlerden Maximus’a destek veren insanların olası tepkisinden korkması mı?
İçinde bir yerlerde kalan adalet duygusunun etkisiyle mi?
Kim bilir...
Gladyatör filmini mutlaka izlemenizi tavsiye ederim, Sayın Sadi Güven.
Özellikle filmin 141. dakikasıyla ilgili olarak sizin düşünce ve duygularınızı öğrenmeyi çok isterim.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları





































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.08.2025
17.07.2025
26.06.2025
22.06.2025
11.05.2025
10.05.2025
13.04.2025
29.03.2025
20.03.2025
6.03.2025