Hidayet Şefkatli TUKSAL
Haberlere bakmaya korkuyorum. En son Gaziantep’te IŞİD katliamı, ondan önce PKK’nın çeşitli şehirlerde gerçekleştirdiği vahşi katliamlar, Halep’ten gelen görüntüler ve bu yazı yazıldıktan yayınlanana kadar geçecek sürede gelebilecek yeni kötü haberler… Bu kadar merhametsizlik ve kıyıcılık atmosferinde nasıl yaşanır? Nasıl umut edilir? Nasıl sevilir? Geride kalan insanlar hayatlarına nasıl devam eder, acılarına nasıl katlanır? Ya biz, bizler, şimdilik olayları TV’lerden seyredecek kadar şanslı olanlar, hafızalarımıza kazınan bunca ızdırap verici görüntüyle nasıl başa çıkacağız?
Başımıza gelenlere “kader, takdir-i ilahi” diyebilecek bir durumda değiliz, çünkü olaylar arasındaki sebep-sonuç ilişkisi açık, belirgin; failler de meçhul değil. İçinde bulunduğumuz coğrafyanın petrol ve su gibi iki kıymetli varlığa sahip olması, bölgeye hem şans hem de bela olarak yansıyor. İsrail, ABD, İran ve Rusya gibi güçlü devletlerin çoğu zaman birbiriyle çatışan çıkarları ile kanlı bir satranç tahtasına döndürdüğü bölgede güçlü ve özgün bir aktör olmaya çalışmak hiç kolay bir şey değil, deneyerek gördük. Denemeden görebilir miydik acaba?
Televizyonda hangi kanalı açsanız, bu mevzu tartışılıyor. Yeni dönemde hükümetin dış politikasında büyük dönüşümler gözleniyor. Numan Kurtulmuş’un ifadeleriyle Suriye politikasının başarısızlığı açıkça ilan edildi. Rusya ve İsrail ile yeniden ilişki kuruldu. Başbakan Binali Yıldırım, Mısır’la da ilişki kurmak istediklerini beyan etti. Çok değil, altı ay önce, bu konularda hükümeti eleştiren bir laf ettiğinizde, sizden kötüsü olmazdı, trolleşmiş köşelerden yaylım ateşine tutulurdunuz. Şimdilerde ellerindeki bu kartları kaybeden troller yine de boş durmuyorlar. Tahmin edebileceğiniz gibi yeni mevzular FETÖ’cülük, HDP ve PKK üzerinden şekilleniyor. Yarın Kürt politikası da değişir, yeni bir çözüm süreci başlarsa, artık kime sararlar bilemiyorum.
“Değerli yalnızlık” günleri zoraki vuslatlara evrilmiş durumda. Bunu iyi bir gelişme olarak görüyorum. Parlamentodaki yakınlaşmayı ve barış havasını da çok olumlu karşılıyorum. Ancak bu görüntülerde eksik bir şeyler yok mu?
Evet, PKK bir terör örgütü, benim bundan hiçbir şüphem yok. HDP de PKK ile ilişkili bir parti, bundan da şüphem yok. Fakat kucağımızda büyük bir sorun var: Neredeyse her saat Türk, Kürt, asker, polis, sivil onlarca insanımızı kaybediyoruz ve PKK’yla silahlı mücadelede başarılı bir performans izlendiğini söyleyebilecek durumda değiliz. Üstelik yakın zamanlarda yaşadığımız hendek savaşlarında o kadar çok sivil insan mağdur oldu ki, bunları hiç konuşmuyoruz bile. PKK saflarında savaşan, çoğu 18 yaş altı genç ve çocuğu bu tercihi yapmaya yönelten faktörleri konuşuyor muyuz? Hayır! Onların çoğu zaten alnında bir terörist yaftasıyla öldü diye, konuşacak bir şeyimiz yok mu? Bence var! Böyle yakıcı sorunlar, halının altına süpürülerek, ya da silahla karşılık verilerek çözülebilecek sorunlar değil. Bakın çevrenize, dünyaya… Kim çözebilmiş şiddetle, bastırmayla bu sorunları? Hiç kimse…
O halde, bu konuda da bir politika değişikliği gerekmiyor mu?
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.04.2021
28.03.2021
12.12.2020
23.11.2020
2.01.2020
13.10.2020
29.09.2020
21.09.2020
13.09.2020
5.09.2020