Mehmet Ocaktan
Ama dünyanın zalimlerinin sadece Filistin’de değil, dünyanın pek çok coğrafyasında zulme maruz kalan, katledilen çocukların, bebeklerin, kadınların ve topyekun sivillerin acılarını hissedecek bir vicdana sahip olduğunu söylemek ne yazık ki mümkün değil.
Başta Türkiye olmak üzere hiçbir İslam ülkesinin, bu terörü engelleyebilmek için ortak bir iradeye ve güce sahip olmadığını biliyoruz. Bu konuda tek yaptırım gücü olabilecek ülke Amerika… O da zaten bu şebekenin en büyük destekçisi… Maalesef Amerikan yönetimleri değişiyor ama katillere destek hiç değişmiyor.
Ne zaman Filistin’de terör estiren İsrail’i koruyan Amerika’yı düşünsem, ünlü Amerikalı şair Allen Ginsberg’in o meşhur “Amerika” şiirini yeniden okuma ihtiyacı hissediyorum.
/Amerika her şeyimi verdim sana, şimdi bir hiçim
17 Ocak 1956 ve iki dolar yirmi yedi sent.
Kendi kafam bile bir destek değil bana.
İnsanlarla savaşı ne zaman sona erdireceğiz?
Al şu atom bombasını da kıçına sok./
Bu arada İsrail saldırganlığına karşı sert tepki gösteren ünlü İngiliz rock grubu Pink Floyd’un solisti Roger Waters’ın ve ünlü Hollywood yıldızı Ruffalo’nun vicdanlı sesini de hafızalarımıza not etmek gerekiyor. Sosyal medya hesabından İsrail’e tepki gösteren Waters “İsrail bir apartheid (ırkçı, ayrımcı) devlettir. Şeyh Cerrah’ta yaşanan soykırımsal evden çıkarmalara bakın” ifadelerini kullandı.
Filistin’de yaşanan acının yüreğe dokunan bir tarafı var, bir de kimsenin görmek istemediği ama hepimizin payına düşen utanç resmi. Bütün Arap sokağında Filistin meselesinin her zaman önemli bir yeri olmuştur, dolayısıyla Arap ülkelerinin despotik yöneticilerinin hemen tamamı da hiçbir bedel ödemeden siyaseten Filistin’den pay almayı ihmal etmezler.
Bu çerçevede Türkiye’de hem toplum, hem de bütün iktidarlar için Filistin her zaman önemli olmuştur. Son 30-40 yıllık siyasi tarihimizde gerek sağ, gerekse sol cenahta yer alan hemen bütün siyasi partiler ve de iktidarlar İsrail’in zalimliği karşısında güçlü tepkiler vermişler ve hatta Türkiye’nin gücü nispetinde yaptırımlar uygulamışlardır.
Mesela İsrail hükûmeti, 23 Temmuz 1980’de Kudüs’ü İsrail’in ebedi başkenti olarak ilan etmesi üzerine Türkiye, 28 Ağustos 1980’de Kudüs’teki Başkonsolosluğu kapatıp İsrail ile ilişkilerini maslahatgüzarlık seviyesine indirmiştir. Geçmiş yıllarda iktidarlar Türkiye’ye yakışan bu tür kararlar alabilmişler, ama bunu içeride asla bir siyaset malzemesi olarak kullanmayı düşünmemişlerdir.
Biliyoruz ki AK Parti iktidarı dindar-muhafazakar bir iktidar. Doğal olarak, ne zaman İsrail ırkçı reflekslerle Filistin halkına karşı zalimane bir tutum sergilemişse AK Parti’nin temsil iddiasında olduğu muhafazakar kesimler ve bizzat AK Parti bu teröre karşı haklı olarak sert tepki göstermiş, hatta mitingler düzenlenmiştir. Bugünlerde de bolca nutuklar atılıyor, gösteriler yapılıyor. İsrail terörüne karşı sivil tepkiler elbette takdire şayan… Ama unutmayalım ki iktidarların işi gösteri değil, icraattır.
Ne yazık ki 19 yıllık AK Parti iktidarı İsrail’e karşı meydanlarda nutuk atmaktan öte ciddi bir yaptırım uygulama cesaretini gösterememiştir. Bu haliyle “eski Türkiye”deki iktidarların bile çok gerisinde kaldığının altını çizmek gerekiyor. Eğer İsrail cinayet işlerken AK Parti iktidarı bir tek konsolosluğunu bile kapatma cesaretini gösteremiyorsa, bilelim ki meydanlarda nutuk atmak Filistin halkının yarasına merhem olmayacaktır.
Maalesef Türk dış politikası kurumsal anlamda çöktüğü için, uluslararası ölçekte yaptırım gücünü kaybetmiş ve Türkiye’nin önem atfettiği her konuda işin sadece gösteri boyutuyla ilgilenir hale gelmiştir.
Hal böyle olunca, “Acaba Filistin meselesi de iktidarlara getireceği oy oranında mı bir değere sahiptir?” sorusunun vicdan sahibi zihinlerde daha da güçlü bir şekilde sorulmaya başlanması kaçınılmazdır.
İtiraf edelim ki ölüm makinesi İsrail’e karşı, Türkiye dahil İslam ülkelerinin gerek devlet katında, gerekse toplumsal anlamda ortaya konan tepkiler artık bir ikiyüzlülüğe dönüşmüş bulunuyor. Bu ikiyüzlülüğün en önemli göstergesi; bugün iktidardan işaret alarak Filistin için sokağa çıkan insanların hiçbirisinin ne yazık ki Doğu Türkistan için kılı bile kıpırdamamıştır.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.11.2025
7.11.2025
5.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
8.10.2025
6.10.2025
1.10.2025