Mehmet Ocaktan
Bütün bir İslam coğrafyasında yaşayan Müslümanlar için Kur’an’ın öğütleri önemlidir. Herhalde bu konuda hiçbir Müslüman’ın zihnide bir tereddüt yoktur ve inanan herkes bu konuda mutabıktır. Yani Kur’an’ın tamamen bu dünyaya ait olduğu ve insanların yaşanabilir bir dünya oluşturmaları için peygambere vahyedildiği bir gerçektir.
Ve Kur’an adaletli olmayı, zulmetmemeyi, hakka-hukuka riayet etmeyi, liyakati esas almayı, insanoğlunun her fiilini Allah görüyormuş gibi şeffaf ve hesap verebilir şekilde yapmasını, kadınların, çocukların ve tabiattaki her varlığın hakkını korumayı öğütlemektedir.
Evet dinin, yani Kur’an’ın temel ilkeleri özetle bunlar… Ayrıca hemen belirtelim; günümüzdeki demokratik sistemlerin esasını da bu ilkeler oluşturmaktadır. Dolayısıyla, dinle insanlık değerlerini bir karşıtlık temeline oturtarak yarıştırmanın çok da anlamlı olmadığı muhakkak.
Esas mesele bu temel değerlerin insanlar için ne anlam ifade ettiğidir. Bu çerçevede Kur’an’ın vazettiği temel değerlerin Müslüman toplumlarda nasıl bir karşılık bulduğuna bakmakta yarar var.
Eğer hakkaniyetli bir değerlendirme yapmamız gerekirse, Kur’ani değerlerin Müslüman toplumlarda gerçek anlamda bir karşılık bulduğunu söylemek ne yazık ki mümkün değildir.
Maalesef Türkiye dahil hiçbir İslam ülkesinde ‘hukukun üstünlüğü’nün esas alındığı adaletli yönetimlerin var olduğunu söyleyemeyiz. Gerçek şu ki bu ülkelerde Kur’an’ın öğütlediği ‘adalet’ sadece söylemden ibarettir, bu yüzden de insan hakları yoktur, özgürlükler askıdadır, kadınlara, çocuklara reva görülen eziyetler hayatın bir rutini haline gelmiştir.
Kabul etmek gerekiyor ki “Hz. Ömer adaleti” gibi söylemler sadece bir riyakarlık gösterisinden ibarettir. Çünkü dindarlar günlük hayatlarında Kur’an’ın temel ilkelerinden çok, menkıbelere itibar etmektedirler. Eğer insan hakları temeline dayalı bir hukuk devleti inşa edememişseniz, adaletin terazisi şaşmış, insanlar en tabii haklarını, özgürlüklerini kullanamaz hale gelmişse, yolsuzluk ve rüşvet normal bir davranış haline gelmişse her işe başlarken, her açılışta, her törende Kur’an okutup “İşte Müslüman ülke böyle olur” mesajları vermiş olsanız da bu gösterinin Kur’an’ın ve Hz. Peygamberin tarif ettiği dinle bir benzerliğinin olması düşünülemez.
Talihsizlik o ki İslam ülkelerinde dindarların önemli bir kesimi de iktidarların bu “görsel dindarlık” anlayışıyla büyülenmekte, hukuksuzluklara, yolsuzluklara, rüşvete, insanların özgürlüklerinin kısılmasına, nepotizme, liyakatsizliğe ve önemlisi de dinin bir iktidar aracı olarak kullanılmasına itiraz etmeyi dinin bir gereği olarak görmemektedirler.
Sorumluluk sadece normal dindar insanlara ait değil elbette. Ne yazık ki özellikle dini alandaki bilim insanları, hocalar bir rahmet dini olan İslam’ı insanlara doğru şekilde anlatmak yerine, adaletsiz yönetimleri onaylayan “saray fetvacıları” rolü oynamaktadırlar.
Çağdaş İslam düşünürü Nasr Hamid Ebu Zeyd’in bu konudaki tespiti dikkat çekicidir: “Dinin kişisel ve grupsal çıkarlar için kullanılan bir vasıtaya dönüşmemesi gerekir. Çıkarcı, pragmatist ve menfaatçi bakış açısı dini ideolojik bir araca dönüştürmeye çalışır. Böyleleri dinin belli bir grubun çıkarlarının hizmetinde olmasını ister ve onu buna uygun bir şekilde yorumlarlar.” (Yeni Mutezililer, s.47)
Galiba Müslüman ülkelerin en büyük talihsizliği, dinin temel değerlerinden çok menkıbe, hurafe ve mitolojiyle oluşturulan bir “resmi din” anlayışının toplumda hakim hale gelmesidir.
İşte bu anlayış yüzündendir ki, günümüzün dindarları güzel sesli hafızların sesiyle mest olup törensel dualarla huzur bulur, ama bir kez olsun Kur’an’ın nasıl bir insan ve dünya tarifi yaptığını düşünme ihtiyacı hissetmez.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları





































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.12.2025
22.12.2025
8.12.2025
5.12.2025
3.12.2025
1.12.2025
26.11.2025
21.11.2025
19.11.2025
17.11.2025