Mehmet TIRAŞ
Bizim medyamız istenildiği kadar yer vermese de, demokratik dünyanın gündemini belirleyen bir kahramanı yazmasam olmaz.
O insanlığın yüz akıydı.
Gandi’den sonra silahsız özgürlük mücadelesi verenlerdendi.
0 Hayatının 95 yılının 27 yılını ırkçılığa karşı verdiği mücadelenin karşılığı olarak, cezaevlerinde ve işkence zindanlarında geçirdi.
Mücadelesinde ömrü boyunca silaha başvurmadı.
27 yıllık mahpusluğundan bir gün olsun söz etmedi ve kendini mahkum edenlerden intikam almanın peşine düşmedi.
Düşmanına ilk elini uzatan o oldu.
Düşmanı elini uzattığında ilk önce yaptıklarının hesabını ver demeden, onun elini yıllarca görüşmediği dostunun elini sıkar gibi dostça sıktı.
Düşmanınla aynı ülkede yaşamak istiyorsan barışmak zorundasın tezini savundu.
O ancak böylelikle “ortağın haline gelir” diyor ve tüm yaşadıklarını unuturcasına samimi davranıyordu.
“Öğrendim ki diyordu, cesaret, korkunun yokluğu değil, korkuyla mücadele edip üstesinden gelmekmiş, diyerek korkunun düşman yarattığına dikkat çekiyordu.”
Hiçbir zaman biz ve onlar diye ayırmadı,hepimiz dedi, “renklerin bir ırkçılık değil” bir zenginlik olduğunu savundu.
Kendine yapılan haksızlıkları bir gün olsun mağduriyet politikasına dönüştürmedi, kendilerine haksızlık yapanları bağışlayıcı oldu.
Irkçılığın, intikamsız bir insanlık anlayışıyla yok olacağına,barışın ancak düşmanın elini sıkarak sağlanacağını,kiminle savaşıyorsan onunla barışılacağını bilen ve inanan biriydi.
Bu dünyada merhamet gösterirseniz,öç alarak elde edeceklerinizden çok daha fazlasını kazanırsınız,diye bağışlayıcı olmanın önemine dikkat çekiyordu.
Eğitimin bireylerde ve toplumlarda toplumsal sorunların çözümünde belirleyici bir güç olduğunu, yaşamı boyu savuna geldi.
Çünkü o ceza evine girdiğinde genç bir avukattı kendini eğitimli olarak yeterli görmüyordu,posta yoluyla Londra’dan hukuk eğitimi almaya başladı.
Daha sonra “eğitimin dünyayı değiştirecek kullanılabilir çağımızın en güçlü silahı” diyordu.
O kadar bağışlayıcıydı ki,aklından şüphesi var bu adamın dedirttirecek kadar cömertti.
Kimden bahsettiğimi merak ediyorsunuz ve merak etmekte de haklısınız!..
O,silahsız özgürlük mücadele veren ömrünün üçte birini mahpuslukta geçirmiş bir kahramandı.
Üç yüz yıllık Güney Afrika ırkçı rejimine son vermek için kendini hapislerde çürüten, düşmanı ile ülkede barışı sağlamak için iktidar ortağı olmasını isteyen;seçimle Güney Afrika’nın ilk siyahi Cumhurbaşkanı olan kişi…
“Nelson Mandela” dan başkası değildi.
Mandela Güney Afrika Cumhurbaşkanı seçilince Rohben Adasında tutuklu bulunduğu hapishanede, beyaz gardiyanların siyah mahkûmları maruz bıraktığı aşağılayıcı bir ceza vardı.
Siyahi mahkûmlara çukur kazdırıp içine atıp üzerlerine işedikten sonra,tekrar çukuru doldurtuyorlardı.
Böyle bir insanlık suçunu Güney Afrika’nın yaşamından çıkartmak için; Güney Afrika Başkanlık Sarayı’nda verdiği ilk resmi devlet yemeğine Mandela,bu insanlık suçunu uygulayan beyaz gardiyanlardan bazılarını davet etmesi, istisnai bir ruh zenginliğinin dışa yansımasıydı.
2005’de Londra’daki Tarafalar Meydanında “Yoksulluğu ve Irkçılığı Tarih Yap” mitinginde, 20 bin kişinin karşısına çıktığında,Bob Geldof Mandela’yı ‘dünyanın Başkanı’ diye takdim etti.
Mandela’da dünyanın başkanı gibi konuştu:
“Yoksulluğu ve ırkçılığı bitirmek bazen büyük bir nesle nasip olur,siz de o nesil olabilirsiniz, diye kalabalığa böyle sesleniyordu.”
Mandela sadece inanmıyordu aynı zamanda her konuştuğu ortamda insanları inandırıyordu.
O, üç yüz yıllık Güney Afrika da ki ırkçı rejime son vermiyor, tüm ırkçılığa karşı büyük bir önder olarak anılırken, aynı zamanda Nobel Barış Ödülünü de alıyordu..
Darbeci Kenan Evren’in Türkiye’nin kendisine vermek istediği “Atatürk ödülünü” reddederken, darbeci birinin elinden ödül almam diyordu.
O Kara Afrika’ya ve hiçbir kıtaya sığmayacak kadar Küresel bir direnişçi olduğu gibi; aynı zamanda; bir büyük barışçı ve zamanın ruhunu, hayatın temposunu okuyan unutulmaz bir Marksist bir değişimciydi.
Küreselleşemeye karşı çıkanlara çok ilginç bir örnekle karşılık veriyordu; değişime karşı çıkmak mevsim dönüşümlerine ve doğanın kanunlarına karşı gelmek gibi, bir saçmalık olur diyordu.
O meşhur Rüzgâr ve güneş hikâyesini anlatırdı:
“Rüzgar ve Güneş hangimiz daha güçlüyüz diye bahse tutuşur,İddia,yolda yürüyen adamın paltosunu kimin çıkartabileceği..
Rüzgar estikçe eser,estikçe adam paltosuna sımsıkı sarılır, paltosunun düğmelerini kapar, paltosunun yakasıyla boğazını da kapar, kemerini de bağlar.
Sıra Güneşindir, bulutun arasından kendini hafifçe göstermesiyle adam düğmelerini çözer,güneş tepeye gelir, adam kurtarır kendisini paltosundan.”
Gezegenlerin en büyüğü ve etkileyicisi güneş olduğu gibi, Mandela’da insanlığın en büyük barışçısı ve bağışlayıcısının yanında; değişimin ve özgürlüklerin ışığı olarak bu dünyaya bir insanlık dersi vererek aramızdan göç etti.
Mandela bir makaleye ve bir kitaba,bir filme ve belgesele sığmayacak kadar büyük bir insandı,bizde ölümü üzerine düşüncelerimizi kısaca anlatmaya çalıştık.
Mandela 27 yıllık mahpusluk hayatından kendine yapılan işkenceden bir tek olsun yakınmazken, bizde dört aylık tutukluluğunu her ortamda kendisini dinleyenlere ezberlettiren ve dilinden düşürmeyen,kendini asrın özgürlük mahkumu gibi gösteren, Erdoğan’ın dikkatine sunalım dedik.
Mandela düşmanları tarafından ayakta karşılanıp önünde ceket iliklettiren, güç zehirlenmesine yakalanmayan, övgüyü doğallığı içinde kabul eden abartısını da reddeden biriydi.
İkinci defa kendisine Cumhurbaşkanı teklifini kabul etmeyerek,gözlerden ve medyadan uzak mütevazi bir hayatı seçti ve hem de doğduğu köyünde hayata gözlerini yumdu.
Not:”1918 yılında doğan,5 Aralık 2013 yılında aramızdan ayrılan,8 Aralık 2013 Tarihinde Nelson Mandela’nın ölümünün ardından yazdığım makalemi. Mandela’nın ölümünün 9’cu yılında tekrar paylaştım.M.T.”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025