Mehmet TIRAŞ

“SEÇİN BU KARDEŞİNİZİ…”
2.09.2024
232

18 Haziran 2018 Tarihinde Partili Cumhurbaşkanı halka “Seçin bu kardeşinizi dolarla faizle nasıl baş edilirmiş görün diyordu.”

21 Haziran 2018 Tarihinde bir dolar 4 Lira 75 kuruş iken,

Ağustos 2024 Tarihinde bir dolar 34 TL bandında seyrediyor.

2018 Haziran ayında bir çeyrek altın 302 TL iken,

2024 Ağustos’ta çeyrek altın 4 bin 750 TL’den işlem görüyor.

2018 Haziran ayında bir litre motorinin pompa fiyatı 5.5 TL iken,

2024 Ağustos ayında bir litre motorinin pompa fiyatı 45 TL.

Döviz ve altın tüm zamanların rekorunu kırdı,kırmaya da devam ediyor.

TL’nin  kan kaybı durdurulamıyor, TL tüm para birimleri karşısında değer kaybediyor.

Gelir dağılımındaki adaletsizlik ise dudak uçuklatan cinsten;toplumun en varlıklı yüzde bir kesimi milli gelirin yüzde 40’nı alıyor.

İşsizlik,yoksulluk,hayat pahalılığı ve yolsuzluk   toplumda kol geziyor.

Sadece 5 milyon kişi çöpten besleniyor.

Pazarda ve marketlerde fiyatlar el yakıyor mutfaklarda yangın var.

2018 Yılında 250 Gram ekmek 1.5 TL iken,

2024 yılında 200 Gram ekmek 10 TL’den satılıyor.

Ucuz ekmek kuyrukları da her gün uzadıkça uzuyor.

Emekliler de açız geçinemiyoruz diye bağırıyorlar.

Erdoğan’da toplumun aklı ile alay edercesine 2024 yılını emekliler yılı ilan ediyor.

Ekonomik Tablo böyle iken…

Ancak Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan 25 Ağustos  Malazgirt kutlamalarında iktidarında;  “yasakların,yokluğun,yoksulluğun,köken farkından  dolayı baskılara maruz olanlar geride kaldı” demekten de çekinmedi.

Yaşadıklarımıza mı inanalım Erdoğan’ın anlattıklarına mı?

Erdoğan’ın anlattıklarına inanmak isterdik  ama; 30 bin kişi, Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sosyal medya hesabından eleştirdiği için şuan cezaevlerinde tutuklu.

N diyordu;

Ülkede üstünlerin değil hukukun üstünlüğü olacak,yasakları da yasaklayacakları sözünü  vermişlerdi.

Şimdi AYM’nin ve AİHM’in kararlarını tanımıyorlar, uygulatmıyorlar.

Kendisi gibi düşünmeyen ve tepki gösteren  toplumun farklı kesimlerine karşı yargıyı sopa olarak kullanmakta.

Sokak röportajlarına yasaklar getirerek genç kadın  Dilrubay Kayserilioğlu örneğinde yaşadık.

Eski AYM başkanlarından Haşim Kılıç’a kulak verelim:

Mahkemeler artık ülkede adalet dağıtmıyor tutuklama yapıyor.”

AKP’nin  son 10 yılda 700 cezaevi açması  Haşim Kılıç’ı teyit ediyor.

AKP iktidara geldiğinde cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü sayısı 56 bin kişi iken şuan cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü sayısı 325 bin kişiyi bulmuş durumda.

Partili Cumhurbaşkanı ve taraftarlarının  muhalefete ettiği  sinkaflı sözler ve iftiralar yargıya taşınınca;Cumhuriyet Savcıları “düşünce” kapsamında ele alıp  suç olarak görmemeleri, hukukun keyfi uygulandığının yüz kızartıcı bir örneği değil mi?

Yasaklar geride kalmadı hız kesmeden devam ediyor.

Gün geçmiyor ki Kürtçe halay çeken gençler tutuklanmasın.

Kürt işçilerinin inşaatlarda çalışırken söyledikleri Kürtçe Türküden dolayı Batı illerinde  ırkçı faşistler tarafından  Kürt gençlere bıçaklı- sopalı saldırılara ne demeli?

Kürt illerinde Valilerin Belediye tarafından yazılan Kürtçe uyarı yazılarını  kamusal alandan  silmeye devam ediyor.

Bunlar yetmezmiş  gibi birde Kürt hükümlüler günü gelince tahliye edilmiyor.

30 yıldır cezaevinde yatan Kürt şair oyun yazarı uluslararası ödüllü  İlhan Sami Çomak cezasını tamamladığı halde “iyi halden salıverilmiyor”   cezası 3 ay sonraya erteleniyor.

İyi hal ne anlama geliyor?

Cezaevi yönetimi mahkûmdan memnun veya değil anlamına geliyormuş.

AYM’nin kararlarının uygulanmadığı ülkede  cezaevi yönetimi de böyle  keyfi davranır.

AKP’ artık sorunları çözemediği gibi “toplumsal desteğini ciddi anlamda kaybetmiş” durumda.

Parti programlarına bir kişi özgür değilse o toplum özgür değil diye yazdılar, şimdi toplumun yüzde 70’ne  kuşkuyla bakan bir duruma geldiler.

Muhaliflerine karşı baskı,şiddet ve yasaklar siyasetlerinin değişmez metodu oldu.

Nereden nereye.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar