Mehmet TIRAŞ
Tarihsel TKP’nin son genel sekreteri Nabi Yağcı;
”Biz Evrensel Anlamda Komünist Olamadık” ama biz ”Türk Tipi Bir Komünist Olduk” diyor.
Nabi Yağcı’nın bu savı çoktan beridir yazmak için kafamda dönüp duruyordu.
Nabi Yağcı,“edebiyata,sanata ve fütüroloji” kavramına yabancı olan ama kendilerini de komünist olarak tanımlayanları resmediyor.
Yaşadığınız toplum yeryüzü ile rekabet içinde değilse, siz de dünyadan kopuk iseniz yaşadığınız topluma benzersiniz.
Dünyadaki değişimi kavrayamayan toplumlar ve bireyler eninde sonunda benzeşir.
Benzeşme ise en tehlikeli bir tuzaktır, çünkü bireyi de toplumu da çürütür.
Dünyadaki gelişmeleri üretim tarzı,üretim biçimi ,teknolojik gelişme ,bilimsel devrimler üzerinden evrensel bir komünist gibi analiz edemezsiniz mezrada yaşayan “Türk komünisti” gibi yorumlar ve algılarsınız…
Farkına varmadan da eleştirdiğiniz sisteme entegre olursunuz. Onunla benzeşirsiniz.
Nabi Yağcı’da işte bunu söylüyor.
Yeryüzünden kopuk ülkede siyasi rakiplerine benzeyen ama kendini komünist sananları da “Türk tipi komünistler” olarak yorumluyor.
Türk tipi komünist…
Türk tipi komünistler,”üretim biçimindeki değişikliği ve yeryüzündeki çağ dönüşümünü maalesef pek okuyamıyorlar.“
Dijital teknolojinin yarattığı “üretim biçimindeki değişiklik iki asırlık sanayi toplumunun bütün kurum,kurumlarını ve argümanlarını devre dışı bırakıyor.
Her gün çoğalarak artan bilimsel bilgi üretimin içinde en belirleyici girdi” oldu.
Neredeyse bazı sektörlerde insansız üretime geçildi.
Bilgi, kullanıldıkça toplumu zenginleştiren, tükenmediği için de kıtlığı çekilmeyen üretimde aranan en temel güç haline geldi.
Çağın adı Bilgi Çağı, ekonominin de adı bilgi ekonomisi oldu.
Türk tipi komünistler hala, maalesef sanayi toplumunun kavramları, kurumları ve argümanları üzerinden toplumsal sorunları okumaya ve çözmeye çalışıyorlar…
Sanki “Küreselleşmeyi” kavramış değiller…
18. yüzyılda yaşadığımız sanayi devriminin depremini bir başka düzeyde yeniden yaşıyoruz.
Küreselleşme üzerine düşünce üretenleri ise, kaba sıfatlarla yaftalamaya kalkışıyorlar.
Belirleyici gücün hala “işçi sınıfı” değil…
En gönüllü “işçi sendikaları” da değil…
Teknoloji değişince sosyal yapı da sosyoloji de değişiyor.
Eğitim ve örgütlenme biçimi aynı kalır mı?
Maalesef Türk tipi komünistlere göre sanki değişen hiçbir şey yok.
Türkiye’de;çalışan nüfusun yüzde 69.7 ‘si hizmet sektöründe çalışırken, sanayide çalışan işçi sayısı yüzde 30’un altına düşmüş vaziyette, gittikçe de düşüyor.
Komünizm;
“Üretim araçlarının ortak mülkiyeti üzerine kurulu sınıfsız,parasız ve devletsiz bir toplumsal düzen ve bu düzenin kurulmasını amaçlayan toplumsal, siyasi ve ekonomik bir ideoloji ve harekettir.”
Bu sistemi savunanlara da “Komünist” denilir.
Komünist yaşadığı ülkesini evi, yeryüzünü de vatanı olarak bilir…
Aracı da amacı da insandır… Hümanizmadır.
Değişmez ilkeleri Fransız devriminin ortaya çıkarttığı;“eşitlik,özgürlük,kardeşlik ve güvenliktir.”
Komünist statükocu değil değişimden yana, meslekli ve özgür bireydir.
Parolası değişimdir.
Türk tipi komünistler edebiyat ve sanata uzak yaşıyorlar.
Halbuki sanat ve edebiyata yabancı olan değişmez ve dünyadaki gelişmeleri de kavrayamaz.
“Komünistliklerini” kimileri şimdilik Kürt sorunu üzerinden var etmeye çalışıyorlar…
Bazıları ise PKK liderine biat ettikleri gibi,Abdullah Öcalan’ı insanlığın küresel önderi görüp kutsuyorlar.
Bunlar,Kürt sorunu çözülünce kendilerini siyasi olarak nereye konumlandıracaklar, çok merak ediyoruz.
Fransızlar kendini komünist olarak tanıtana mesleğini sorarlar,mesleği yoksa gülüp geçerlermiş.
Çünkü komünistler meslekli insanlardır, eğitimi doğumdan ölüme kadar sürdürürler.
Komünist kentli olma ve kurallı yaşamayı kendine şiar edinir.
Komünist her türlü milliyetçiliğe karşıdır.
Türk tipi komünistlerin açmazı ve değişmez hastalıklarının başında ”Devletçi olmalarıdır.”
Devletçi ve ulusalcı partilerle iş tutması ve bu partilerin içinde fiilen siyaset yapmalarıdır.
Yazıyı daha da uzatmayım.
Bu “Türk tip komünist” kavramını çok daha geniş ve derinden tartışmalıyız…
Çünkü, çağ değişiyor biz üreteceğimiz yerde mazeret gösteriyoruz.
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜROperasyonlar neden silah tüccarlarına yöneldi? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÖzel: Erdoğan zengin sever… 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUÖyleyse… Yaşıyor demektir! 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİSavcı Bey size söylüyor iktidar zenginleri 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBugün FETÖ yargısı yok, kim var? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZRojava çözüm süreci zorluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.08.2025
18.08.2025
11.08.2025
4.08.2025
28.07.2025
21.07.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
23.06.2025