Mehmet TIRAŞ
Başbakan Erdoğan’ın son beş yılda yaptıkları ve yaşadıklarının kısa ve öz bir kronolojisinin yapalım fikri takip açısından, hafızaları tazelemek için çok yaralı olacaktır..
Bir Kuvvet Komutanına ait darbe günlüklerinin ortaya çıkmasıyla..
Ergenekon,balyoz,kafes ve ıslak imza davalarının sürdüğü darbe girişiminde bulunan emekli ve muvazzaf generallerin tutuklanmaları sürecinde Başbakan Erdoğan bu davalar sürerken ‘Türkiye Bağırsaklarını Temizliyor’ demişti hatırlandığı gibi.
Demokrasiden ve darbelere karşı olan toplumun büyük bir kesimi bu darbeci ve darbe girişiminde bulunan generallerin tutuklaması ve yargılanması çok büyük destek görmüştü..
Cumhuriyet tarihinde ilk defa generaller tutuklanmaları demokrasi açısından çok önemli bir gelişmeydi..
Darbeci askerlerden talimat alarak kararlar veren yargı ilk defa Türkiye bir hukuk devleti siyasete demokrasi dışı müdahale edenler hesabını verir dercesine, bu darbecilerin yargı üzerine gidiyordu..
Her asker darbeden sonra yargıçlar otobüse binip Genelkurmay Başkanlığından brifing alırdı.
Böylesi önemli gelişmelerin olduğu ve AB’liği ve ABD’nini de bu davalarda AKP hükümetinin cesaretle üstüne gitmesi ve darbecilerin yargılanması konusunda destek vermesi,demokrasinin kök salamsı ve boy atması babında toplumda büyük umutlar yarattı..
Eğer başta ABD ve AB’liği ülkeleri darbeci generallerin tutuklanmasına destek vermeseydi AKP bu davaların arkasında duramaz,yargı da görevini yapamazdı.
Tabi bu davlar sürerken 2007 yılında Cumhurbaşkanlığı seçiminde 365 krizi ve dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’ın genelkurmay başkanlığı sitesine yazdığı 27-e muhtırası karşısında, AKP hükümeti erken seçim kararı alarak ülkeyi erken seçime götürürken ,doğru da bir iş yaptığını teslim etmeliyiz..Ama bu e -muhtırayı Erdoğan Büyükanıt ile Dolmabahçe görüşmesinden sonra bildiriye çevirdi,nasıl çevirdiyse?
AKP’nin erken seçim kararı da çok doğru ve tarihsel bir karardı demokrasilerde başka bir çare aranmamalıydı,tek yol halka gitmek ve yetki almaktı ve öyle de oldu..
Başbakan Erdoğan 2007 yılında bir uçakla yurt dışı seyahatinde aylardan Şubat idi,gazetecilere yaptığı açıklamada oylarının yüzde 28’e düştüğünü söylüyordu..
Askerlerin 27 Nisan e-muhtırası,toplumda AKP’ye adeta erken seçimle oy patlaması yarattı ve oyları dört ay içinde yüzde 45 ‘ e çıktı..
Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı ve seçtirilmeyen Abdullah Gül Çankaya’ya çıktı.
Tabi askeri vesayette bir dizginleme olduysa da yargı aynen 12 Eylül faşist askeri darbecilerin yasalarından aldığı güçle boş durmayacaktı..
Halktan yüzde 45 ile tekrar iktidara gelen AKP’ye ,Yargıtay Cumhuriyet Baş savcısı 2008 yılında kapatma davası açınca ortalık birden toz duman oldu ve sil baştan tekrar silahlı ve sivil bürokrasi tartışması,yargı darbesi gündemi belirlerken,yargı da AB’liği düzeyinde reformlar yapılmazsa bu ülkenin demokratik bir ülke olmayacağı tartışılmaz bir vaka olarak genel bir kabul gördü kamuoyunda.
AKP’ye kapatma davasının açılması başta ABD, Ankara büyük elçisi aracılığı ile çok net ve sert bir mesaj verdi ”bu kapatma davsını kabul edilemez seçilmiş bir iktidara karşı bir yargı darbesi anlamında açıklama yaparak çok güçlü destek verdi..”
Arkasından Avrupa Parlamentosu başkanı Baroso Türkiye’ye gelerek TBMM’nde bir konuşma yaptı: ”AKP’ye açılmış kapatma davasını demokrasiye karşı bir darbe olduğunu yüksek sesle dillendirirken, eğer AKP’e kapatılırsa AB ile Türkiye arasında süren müzakereleri askıya alacaklarını belirtirken,AKP’nin TBMM’ndeki grubu da Barosu’yu ayakta alkışlıyordu..”
Ve AKP Anayasa Mahkemesi tarafından bir oy farkla ABD ve AB’nin desteğiyle kapatılmaktan kurtuluyordu bir yerde direkten döndü..
O gün ABD’den Ve AB’liğinde aldığı desteği demokrasi,hukuk,temel hak ve özgürlükler anlamında yerinde gören,teşekkür eden Erdoğan, destek verenleri ABD ve AB’liğini dostlarım diyen Erdoğan hiç bu desteğe ve açıklamalara içişlerimize karışma olarak yorumlamıyordu..
Yargıda bir eforum için 12 Eylül 2010 ‘da referanduma gidildi ve halkın yüzde 58’i evet diyerek bu reformları destekledi.
AKP’yle farklı görüşte olanlar bu referandumda destek verirken ‘yetmez ama evet’ diye destek vermiş, Erdoğan da,AB’liği standartlarında bir demokratik anayasa sözü vermişti.
Erdoğan bu referandumdan sonra AB ile çıkartılacak uyum yasalarından sadece HSYK ve Anayasa Mahkemesi ile ilgili düzenleme yaptı, diğerlerini ise adeta buzdolabına kaldırdı.
Askeri vesayetin siyaset üzerindeki baskısı bertaraf edilince, Erdoğan AB sürecinden uzaklaşıp günden güne içe dönük din ve milliyetçi bir yola girip,geleneklerimiz ve değerlerimiz diye,din ve mezhep referanslı konuşmalar ve düzenlemelere gitti..
Bir yerde tam Erbakan’ın fabrika ayarlarına döndü..Halbuki Milli Görüş Gömleğini çıkarttım demişti..
Seçmeli kuran dersini müfredata sokması,dindar nesil yetiştireceğim demesi,caminin dışında başka bir ibadet yeri tanımayız ,diyerek Alevilerin Cem evleri talebini yok saydı.Reyhanlıda ölen bombalı saldırıda ölenler için benim 53 Sünni vatandaşım şehit oldu demesi, toplumun sinir uçlarıyla oynuyordu Erdoğan..
İmam hatip okullarını öne çıkartıp İmam hatibe gidenlerden tinerci olmaz diyerek, diğer okulları suçlar bir söyleme girdi,,Diyanet İşler Başkanlığının bütçesini 11 bakanlığın bütçesinden daha fazla olması,DİB’ lığını Osmanlıdaki Şeyhülislam gibi devreye sokması,açılışlarda DİB’nına dualar okutturması,devlet geleneğinde olmayan ve laiklik açısından kabul edilecek bir durum değildi.
Alkol yasasındaki düzenlemeler tartışmalarında, dinimizin emrine mi, yoksa iki ayyaşın çıkarttığı yasalar mı önemli diyerek,din üzerinde alkol kullananlara ve düşüncesini açıklayanlara mahalle baskısı yapmaya başladı.
Özel hayata girmesi,kadınların kıyafetinden rahatsız olması,hangi anne-baba kızının bir erkeğin kucağında oturmasını ister demesi..
2011 Genel seçimlerinde CHP genel başkanı Deniz Baykal ve MHP’nin önde gelen kurmay kadrosuna seks kasetlerinin internette yayınlanması ve Erdoğan’ın bunu seçim malzemesi olarak fırsat bilmesi, ve kullanması hiç etik olmadı..Erdoğan bu kasetleri meydanlarda çok işledi namus ve ahlak açısından,bunlar özel hayat değil karısını aldatıyorlar gibi,bir devlet adamına yakışmayan bir söyleme girdi.
CHP genel başkanının Aleviliği üzerinden Alevileri rencide edici konuşmaları2011 genel seçimlerde tam yedi ilde Kılıçdaroğlu’nu meydanlarda mezhebi üstünden meydanlarda kitlelere yuhalatması..
Demokratik halklarını kullananları darbeci demesi,basında kendisini eleştirenleri işten attırmalar ve basın üzerindeki baskıları işleri iyice çığırından çıkarttı.Bu anlayışı ve tutumu askeri dönemleri adeta hatırlatıyordu..
Gezi olayları Erdoğan’ın yaptıklarının tam bir patlama noktası olarak karşımıza çıktı..
Ama Erdoğan bu Gezi olaylarını itibarsızlaştırmak için her türlü yaftalamayı yaptı,dış güçlerin taşoranları,darbe provası yapıyorlar gibi akla mantığa sığmayan sözlerle tam bir sokak ağzını kullandı..
Demokratik hakkını kullan her bireyden tutunda, topluluğa göz altına alınan anarşist,tutuklananlar terörist demeye kadar götürdü, ortada bir yargı kararı olmadığı halde.
Erdoğan basında kendine dostane eleştirenleri bile tahammül etmiyor,gazete patronlarına bunları nasıl gazetende turtasın diye, televizyon ekranlarından tehdit ediyordu..Bir taraf olmayanlar bertaraf olur diye ,muhalif olanlara göz dağı vermeye başladı..
Eleştiri muhalif görüşler Erdoğan için dış düşman,anarşist,bölücü, faiz lobisinin ve Yahudi tezgahının oyunlarına gelenler demeye başladı..
Her gösteri ve yürüyüş hakkını kullananlara acımasız bir polis şiddeti uygulattırıyor,polislere de kahraman, polisimle gurur duyuyorum onlar destan yazıyorlar diye övgüler diziyordu.
Millet bana yüzde 51 oy veriyor ben Milli iradeyim ve hiçbir şeyi tanımıyorum diyerek,demokrasinin kuvvetler ayrılığı, önümüzde engel diyerek yargıdan rahatsız olduğunu dillendiriyordu.
Çoğunluk üzerinden farklılıklara ve azınlıklara din ve mezhep üzerinden etkisiz hale getirmeye başladı,en ufak bir yolsuzluk eleştirisine tahammül edemiyor,imar ve TOKİ deki yolsuzlukları görmez den geliyordu,halbuki Başbakan yardımcısı Bülent Arınç bu TOKİ başımıza bir iş açacak ama ne zaman hayırlısı Allah’tan diye de yolsuzlukların işaretlerini veriyordu..
Geline süreçte 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu öyle bir yerde ortaya çıktı ki 17 Aralık Erdoğan’ın karizmasını ve iktidarını yerle bir etti.
Erdoğan, bu operasyona yargı ve polis içerisinde devletin içinde bir çete var ve paralel devlet oluşturmak istiyorlar diyerek kendisinin de inanmadığı sözlerle, siyasi hayatının en zor günlerini yaşamaya başladı.
Kusura bakmasın ama sayın Başbakan bu geline süreci kendisi hazırladı,hiç dışarıda bunu aramasın.
Hani yargı süreciyle darbeciler yargılanırken Türkiye bağırsaklarını temizliyordu,şimdi yargı kendine dokununca,devlet içerisinde yargı ve polis nasıl çete oldu?
Yargı bağımsızlığını ve medya özgürlüğünü savunmayanlar denetlenemeyen bir yola girerler ve bu yol onları karanlık tünele sokar..Saydam ve denetlenir toplumlar demokrasilerde ancak yargı bağımsızlığı ve medya özgürlüğüyle olur.
Bu kısa kronolojik bir fikri takibi okuduğunuzda, Başbakanın ve ülkenin yaşadığı kaos ortamını sizce kim hazırlamış,dış güçler mi,onun ülkedeki uzantılarımı,ne dersiniz?
Bir ülkenin büyüklüğünün değişmez kriteri uluslar arası arenadaki ağırlığıyla ölçülür.
Yazarlar
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.07.2025
21.07.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
23.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025