Mehmet TIRAŞ
17 Aralık “rüşvet ve yolsuzluk operasyonundan” tutuklu kalmadı ve hepsi tahliye edildi.
Tahliye edilmeleri sürpriz de olmadı ve beklenen bir tahliyeydi..
Hatırlanırsa İranlı işadamı Rıza Zarrab’ın beni tahliye etmezseniz konuşurum haberleri çıkmıştı medya da, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da bunu yüksek perdeden seslendirdi birkaç defa Rıza Zarrab tahliye edilecek diye.
17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonundan göz altına alınıp ta tutuklanan iki kişi için Başbakan Erdoğan Rıza Zarrab’a hayır sever birisi derken, evinde ayakkabı kutularının içinden 4.5 milyon dolar çıkan Haşk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan içi de dürüst bir kişi demesi ve bu davaya bakan savcılardan dosyayı alıp bir başak savcıya devretmesi ve bu operasyona karar veren hakimlerinde yerlerini değiştirmesi ile, bu tutuklu olanları tahliye edecek hakimlere dosyayı vermesi bir skandaldı,bu da gerçekleşti.
Başbakan 17 Aralık operasyonunu yargı darbe yaptı derken,rüşvet ve yolsuzluktan tahliye edilenler için adalet yerini buldu demesi,bir tezat oluşturmuyor mu?
Başbakanın bu kadar rüşvetçiye ve hırsızlara sahip çıkarda onun yandaşları boş durur mu,yolsuzluğu ve rüşveti kutsal dinin argümanlarına uyarlamaya başladılar.İşte onlardan yüz kızartıcı din üzerinden uyarlamalar.
Sözde İslamcı yazar Emine Şenlkikoğlu şöyle diyor; Başbakan Erdoğan ile oğlu Arasında geçen ve internete düşen,evdeki paraları sıfırla telefon görüşmeleri hakkında: “Başbakan o paraları zekat olarak almıştır,fakir-fukaraya dağıtacaktır.Eğer bu kaset (telefon konuşmalarını kastediyor) doğruysa zenginler,dağıtılmak üzere Başbakan’a zekatlarını vermişlerdir.”
Başbakan yolsuzluğun üstünü örtmek için uğraşırda, onun tetikçileri,Erdoğan’a yakışır bir Müslümanlık tanımlaması yapmaz mı?
Ya rüşveti zekata bağlamak için kutsal dinini çıkarlarına uyarlayan sözde dinci yazara,birde profesör unvanlı milletvekili Burhan Kuzu’su da bunu hem de halk adına, Başbakanın konuşmaları gerçek bile olsa Halk buna inanmaz diye destek çıkmaz mı?
Rüşveti zekata bağlıyor,hırsızlığı da meşru saymanın sandık yolunu ararsanız, dini karikatürize eder, ahlaktaki yozlaşmanın önünü nasıl alacaksınız?.
Paranın insanı bozduğu bir vakadır ama bu kadar da zıvanadan çıkan bir din anlayışıyla da rüşveti zekata bağlamayı da yeni öğrendik. Biz demokrasiyi kendine göre yorumladığını biliyorduk ta Erdoğan’dan,Müslümanlığın Başbakana göre uyarlandığını da öğrenmiş olduk.
Yolsuzluk ve rüşveti gündemden çıkartmak ve gündemi değiştirmek için başta Başbakan ve onun medyası ve kurulu saz ekibi tam bir koro halinde,bu operasyonun bir yargı darbesi olduğu AKP’yi iktidardan uzaklaştırmak isteyen paralel devletin stratejisi diye sunması,inandırıcılıktan uzak tam bir trajedi komik durum.
Bir başka AKP’nin Genel başkan yardımcısı ve parti sözcüsü eski bakan Hüseyin Çelik,17 Aralık’tan bu tarafa ilk defa konuştu ama ne konuşma,Başbakanın sağlığı ile ilgili çıkan medyadaki haberlere şöyle diyor, üsluba bakar mısınız:”Atın Ölümü itin bayramıdır.” Bu şahıs devleti Gülen cemaati ele geçirdi diye yapılan eleştirilere de şöyle karşılık veriyordu 2012 yılında :”Buna kargalar bile güler.”
Bu şahısa nasıl cevap verilir, insan kelime bulamıyor ki cümle kursun, insanın farkını koruması için tek verilecek yanıt edep yahu demekten başka bir söze, insanın terbiyesi müsaade etmiyor.
Peki ne olacak bu siyasi kaos ortamı nasıl bertaraf edipte sağ duyunun hakim olduğu bir sürece nasıl gireceğiz?
İslam dininin yasakladığı haram ve günah saydığı rüşveti ,hırsızlığı,tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemenin Allah tarafından affedilmeyeceğine inanan milyonları bulan kitle, dini de kendi hırsızlılarına uyarlayan,abdestimden şüphem yok ki namazımdan şüphem olsun diyen, bir başbakan bunları yapıyorsa,yüce kutsal dine sığınan insanların nasıl bir ruh halinde olduklarını düşünmeden insan edemiyor.
Türk toplumu bunları tanıyor geçmişte Bosnaya yardım paralarını nasıl götürdüklerini ve tarihe de Trilyonluk Mercimek davası diye geçen Erbakan’ın hüküm giydiği,deniz feneri davası var, yolsuzluk davaları bir geleneğin tezahürüdür bunlar, o kadar da şaşırmayın.
Başbakan rüşvet ve yolsuzluktan tutuklu olanların tahliyelerine “adalet yerini buldu” diyorsa,kendisi hakkında istinat edilen suçları niye yargıya taşımıyor?
Başbakan hakkında hırsızlık,rüşvet ve yolsuzlukla aile boyu ve iktidarı için iddialarının, havada uçuştuğu bir ortamı Erdoğan nasıl bertaraf edecek çok merak ediyoruz?.Dünyanın hiçbir demokratik ülkesi şöyle dursun, diktatörleri bile iktidarda kalamaz ve o ülkenin yargısından kurutulamaz.
Erdoğan,bütün umutlarını 30 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerin sonucuna bağlamış gözüküyor ama oyunu korusa, hatta artırsa bile bu yolsuzluk,rüşvet ve hırsızlık iddalarını çürütmesi,unutturması mümkün değil,yargıda aklanmadıkça,eninde sonunda yargı yakasına yapışacak ve kendini sanık sandalyesine oturmadan kurtaramayacak..
Suçu sandık aklamaz yargı aklar bu demokrasilerde değişmez kuraldır.
Muhalefeti rejim karşıtı gören Erdoğan muhalif olan toplumun her kesimine anarşist, hatta terörist,hain,ajan,haşhaşi,vatan hainleri,darbeciler yabancı güçlerin işbirlikçisi,mili irade hırsızları gibi yaftalaması suçluluğunun işaretlerini veriyor.
Bu çağın rejimi, temel hak ve özgürlüklere dayalı çoğulcu, katılımcı yöneten ve yönetilen bir demokrasidir..
İçinde yer almak istediğimiz AB’liği ve yeryüzünün demokratik kamuoyu ve içerideki demokrasi güçleri Erdoğan’ın tek adamlık rejimine yol vermez,hayali de Başbakanın kursağında kalır.
Yargı Başbakanın yakınlarını ve bakanlarına operasyon yaptıysa,bu Başbakana ve hükümetine karşı yargı yoluyla darbe oluyor,eğer Başbakanın yakınlarını ve siyaset yaptığı partililerini tutuklamıyor veya tahliye ediyorsa “adalet yerini buluyor” nasıl bir yargıysa bu?
Bizde ne safız, adamalar rüşveti zekata bağladılar,bizde kalkmış hukuk ve yargıdan bahsediyoruz.
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.08.2025
28.07.2025
21.07.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
23.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025