Mehmet TIRAŞ
Başbakan Erdoğan’ın 10 Mayıs 2014 tarihinde Danıştay’ın 146’cı yıl dönümünde Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun konuşmasına tepki göstererek 146 yıllık bir tarihi olan, böylesi bir protokole tepki göstererek Feyzioğlu’na “edepsizlik yapıyorsun” demesi ve salonu terke etmesi devlet gelenine uymadığı gibi kabul edilir bir durum da değildir..
Başbakanın çıkışı bir hoş görüsüzlüğünün ve tahammülsüzlüğün dışa vurmasıdır..Acaba Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu,Başbakanı övseydi aynı tepkiyi gösteririmiydi konuşma süreni uzatıyorsun diye, birde tersinden soruyu soralım.Erdoğan kim yargı bağımsızlığından söz etse üzerine ateş düşmüş gibi sıçrıyor..Başbakan Baro başkanının uzun konuşmasından değil, yargı bağımsızlığı ve yargıya müdahalesinden söz ettiği için köpürdü.
Erdoğan’ın bu tutumu karşısında nasıl bir tepki göstermeliyiz veya nasıl yorumlanmalı diye düşünürken çalışma masamın üstünde duran Yunus Emre’nin şiir kitabı gözüme çarptı ,bu eseri karışıtırınca başta Yunus olmak üzere Başbakan kimlerin şiirlerini okumadığının peşine düştüm.
Bu kadar şiiri çok seven bir insan Yunustan neden şiir okumaz diye düşünmeye başladı.. Yunus Emre 7. Yüz yılda yaşamış bir Alevi ozan olması ve aynı zamanda Tanrıyı insanda arayan birisidir,Alevilerde Yunusun yolunda bu geleneği sürdürürüler,Erdoğan’ın inancı ve mezhep anlayışıyla da çeliştiğini fark ettim.
Başbakan Şiir okumayı çok sever ama Necip Fazıl ve Mehmet Akif’in dışında diğer şairlerin ve Yunusun şiirlerini neden okumadığını şimdi daha iyi anlıyoruz.
Başbakan Yunus’un şiirlerini niye okumuyor diye Yunusun şiirlerine şöyle bir göz attım.
Sadece Erdoğan Yunusun bir sözünü alıntı olarak kullanır seçim meydanfarklı kültürden olanların bulunduğu ortamda o da ”yaratılanı severiz yaradan dan dolayı” sözünden başka Yunus’un hiçbir şiirini okumaz ve yunustan da pek bahsetmez..
Başbakanın toplumsal değerlerinde Yunus, Tevfik Fikret,Nazım,Cemal Süreyya,pir sultan Abdal,Karacaoğlan ve ismini buraya sayamadığım ünü ve şöhreti yeryüzüne taşmış böylesi evrensel nam salmış şairlerin dizelerine hiç yer vermez.
Çünkü Yunussun şiirlerinde hümanizm vardır, insanı ötekileştirme ve aşağılama geçmez hiçbir dizelerinde ve sözlerinde.
Yunus şiirlerinde öfkeyi sevgiyle etkisiz hale getirir bu dünyada sevgiden daha güçlü bir duygunun ve ilginin olamayacağını öne çıkartır bütün eserlerinde bunu görürüz..
Gelin bir nazar eylen
N oldu cihan içinde
Niceleri toprak oldu
Bu az zaman içinde,der.
Bu veciz dizeler Erdoğan’ı sarmaz,Başbakan karşıtına sataşmadan veya hakaret etmeden kendini ifade edecek insan sevgisini öne çıkartacak bir inanca,hoşgörüye ve farklı kültürlere siyasi hırsı o kadar yabancıdır ki..
Yunusun felsefesinde Tanrıyı insanda arama vardır,hiçbir şiirinde ve sözlerinde din,ırk,mezhep vatan,devlet,oruç,namaz,haç,zekat, fitre yoktur..Bütün dinlerin üzerindedir insan sevgisi.
İnsana yaşam hakkı tanımayan bir dinin ne değeri olur insanın yaşamında.
İnsanları ötekileştirme veya aynılaştırma olmadığı gibi Yunusta, insanı aşağılama bir başka insana karşı kendini üstün görme de yoktur.
Başbakan Yunus’tan ilham alsa toplumun yarısından fazlasının nefretini alır mı?
Burada sanat ve edebiyatın siyasetten,dinden,mezhepten,ırktan ayıran farkı da ortaya çıkıyor..
Sanat ve edebiyat insanları ve olayları,sorunları aynılaştırma veya etkisiz hale getirmenin peşinde değil, yaşanan ve yaşanacak olanı objektif bir şekilde ortaya çıkartır insanlığın tarihine ve hayaline yönelir.
Din ve siyaset hep karşısındakini ya kendine katacak veya yok etme üzerine kurulu bir anlayışın topluma dayatmasıdır.
Siyaset yapanlar ve İnançlı olan insanlar özgürlükleri anlatırken veya uygularken karşısındakinin özgürlüğünün inancının ve ideolojisinin sınırlarıyla tanımlar,bunun dışına çıktığında karşı tarafa tam bir mahalle baskısı yapar…
Bizim Başbakan da bunu yapmıyor mu,bizim dinimiz buna müsaade etmez,toplumumuzun geleneği ve değerleri bunu kabul etmiyor diyerek, her aykırı fikri,sanatı ve edebiyatı yok sayıp,heykel yıkması,düşünceyi yasaklaması bunu teyit etmiyor mu?
Eğer Başbakan biraz Yunusun şiirlerine bir göz atsa,yunusun bütün dizelerinde hoş görü ve sevgisiyle buluşacak ve malın mülkün,siyasi hırsın,rakiplerini düşman göstermesini, insanı nasıl vahşileştirdiğini görecek,bunların bu fani dünyada geçici olduğunun belik de farkına varacak.
Yunusun biline o insanı vahşileştiren mal ve mülk üzerine söylediği beyitinde belirttiği gibi..
Mal sahibi mülk sahibi
Mani bunun ilk sahibi
Mal da yalan mülkte yalan
Gel biraz da sen oyalan..
Yunusun felsefi dünyasında mal-mülk olmadığı gibi aynı zamanda şöhret ve mevkinin de yeri yoktur,dünyanın en büyük sermayesinin insan sevgisi olduğunu,kin ve düşmanlığın olmaması,kalp kırmama ve gönül yıkmama üzerine kurulu olmasıdır.
Yine Yunusun bu dünyaya gelenlere bugünleri görürcesine yazdığı bir şiirle yazıyı kapatalım ve bizim Başbakanı Yunusun şiirlerine davet edelim..
Bu dünyaya gelenlerin
Hiç birisi kalmaz imiş
Fena imiş dünya işi
Giden geri Gelmez imiş
* * *
Bakma dünya sevisine
Aldanma halk gövüsüne
Dönüp didar arzusuna
O hakka yüz tutmak gerek.
Böyle bir yazının siyasete boğulduğumuz bir süreçte bir anlamı yok gibi algılansa da, bazen bir şiir,bir müzik ve herhangi bir sanat esersi insanı ruhen farklı bir yerlerde dolaştırıyor ve nefes aldırıyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025