Mehmet TIRAŞ
Ben yazı yazmak için bilgisayarın başına oturduğumda internet sitelerinde ,haber kanallarında ve sosyal medyadan polisin Cumartesi Annelerine destek vermek için toplanan kalabalığa polisin saldırdığı haberleri ve görüntüleri yayınlanıyordu..
Ama yandaş medyanın görsel ve internet sayfalarında bu haberleri görünmüyorlardı..
Halbu ki anayasada vatandaş hiç bir izin almadan gösteri yapma hakkına sahip demesine rağmen;15 Temmuz darbe kalkışmasının ardından, OHAL ilanı ile KHK’lerle ülke yönetilmeye başlanınca her şey güvenlik nedeniyle tüm gösteri,yürüyüş ve toplantılar yasaklandı.Gerekçe güvenlik.
Devlet faili meçhul cinayetleri gözaltı kayıplarını ve yargısız infazları aydınlatacağı yerde; Oğlu,kızı,eşi,kardeşi,kocası devlet tarafından ortadan kaldıran devlete yakınlarımızı canlı bize vermediniz, kemiklerini bari bize teslim edin de bir mezarları olsun diyen Annelere saldırıyor,sen niye bunu talep ediyorsun dercesine.
Bir ülkede hukukun üstünlüğü yoksa o ülkede can ve mal güvenliği olmaz,olmuyor da.
İşte Cumartesi Annelerinin tarihi mücadelesi de bunun somut örneği.
Siz Cumartesi Anneleri deyince neyi hatırlıyorsunuz?
Kim bu Cumartesi Anneleri, neden tam 700 haftadır İstanbul’da Galatasaray lisesinin önünde her hafta Cumartesi günü saat 12’de soğuk- sıcak demeden, yağmur yaş ve kar boran dinlemeden toplanıyorlar hiç düşündünüz mü?
700 hafta tam 20 yıla tekabül ediyor..
Adını 1980 yıllarda askeri darbeyle iktidara gelen Arjantin’de faşist diktatör tarafından öldürülen çocuklarının akıbeti için başlattıkları Arjantinli annelerinden eyleminden esinlenen;Cumartesi Annelerinin direnişi ve hikayesi bu toplumda gereken desteği neden görmüyor.
Bizim toplumsal kültürümüzde devletin ortadan kaldırdığı insanların haklarını arayanlara hiç sıcak bakmazlar. Devlet bize ve bizim yakınlarımıza niye yapmıyor derler.
Basın özgürlüğü olmayınca temel hak ve özgürlüklere de yasaklar getiriliyor.
Bu topraklarda 12 Eylül askeri darbesiyle başlayıp doksanlı yıllarda Güney Doğu’da ilan edilen OHAL ile süren beyaz toroslarla kaçırılan,gözaltında kaybedilen, ortadan kaldırılan insan katliamları aydınlatmadığı için Cumartesi Anneleri bu eylemleri sürdürüyorlar.
Erdoğan Başbakan iken Cumartesi Annelerini kabul etmiş bu kayıpları aydınlatacağını sözünü vermişti;ama şimdi bu sözünü yerine getirmesi için direnen Annelerin üzerine güvenlik güçlerini sürüyor ve coplatarak dağıtıyor,kimilerine de ters kelepçe takarak gözaltına alıyor.
17 Bin faili meçhul cinayeti olan bir ülke de bu kadar duyarsız bir ölüm sessizliği olur mu,oluyor.
Aslında bu cinayetlerin faili belli; çünkü bu katliamların katilleri devlette saklı bunu sağır sultan bile biliyor.
Akp iktidarında İŞİD tarafında düzenlenen bombalarla Suruç’ta 33 kişinin katledilmesi,Ankara Gar katliamında bombalarla organları etraftan toplanan 105 kişinin ölüme nasıl gittiğini; polisin İŞİD’i saniye saniye takip etmesine rağmen önlem almaması, başlı başına devlet denetiminde yapılmış bir katliamdı bunlar ama hiç bir yetkili ne sorgulandı,ne istifa ettirildi veya görevden el çektirildi...
Hatta dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu bu cinayetlerden sonra oylarımız arttı demişti.
Toplum olarak o kadar duyarsız bir halk olduk ki ölüleri yarıştıran ve karşılaştıran topluma döndük.
Ölenin bir insan olduğu veya bir annenin dünyaya getirdiği değil de, hangi ırktan,mezhepten ve dinden veya siyasi görüşten diyerek ayrıştırıp devletin sahiplendiği ölümler bu topraklarda itibar görür..Devleti kutsamayanlar evrensel değerleri savunan,çoğulculuk kavramı ile hayata bakan insna odaklı siyaset yapanlar hep ötelenmişler hala da öteleniyorlar.
Bizde Devlet teröründen hiç bahsedilmez Roboski’de 34 Kürt vatandaşın askeri savaş uçaklarıyla bombalanarak imha edildiğini, bombalarla parçaları toplanarak birer torbaya konulup mezar yapıldığını hatırlayan ve söz eden var mı hiç?
Yukarıda verdiğimiz toplu katliamların fikri takibinin yapan var mı?
Yapan olamaz, bu vahşeti ve katliamları medya gündemde tutar siyasetçi akıbetini sorgular,yargı da failleri ortaya çıkartır ve cezalandırır.Yargı kararlarının uygulanmadığı, yargı bağımsızlığının olmadığı yerde,yargıdan böyle bir karar belenebilir mi?
Ya iş cinayetleri Akp hükümetlerinin 16 yıllık iktidarında tam 22 bin işçi iş kazaları altında hayattan koparıldı. Soma’da 301 Maden işçisi cinayet ekonomisi sonucu öldürüldü ama şaşalı cenaze törenleriyle toprağa verilmesinden başka bir şey yapıldı mı? Yok..
İş cinayetlerini de kanıksadık her gün bu ülkede 5 işçi ölüyor, 7 işçi sakat kalarak iş göremez duruma düşüyor, işçileirn aidatlarıyla saltanat yaşayan sendika ağaları basın açıklaması zahmetinde bile bulunmuyorlar.
Toplum kesimlerinden çıkan tek ses “kaderinde yaşamı bu kadarmış,Allah ömrünü buraya kadar vermiş.”
Cumartesi Annelerine yapılan hukuksuz barbar saldırıyı yandaş ve merkez medya görmedi bile.
Bir toplum hukuk toplumu olmadığı sürece bu yaşananlara şaşırmamak gerek.
Sivil itaatsizliğin gelişmediği,sınıf kültürünün oluşmadığı örgütlenme önemsenmiyorsa bir ülkede; evrensel değerler yaşam biçimine dönüşmüyor.
Demokrasi güçleri şunun farkında olmalı demokrasi ligine çıkmak için bedel ödenmesi gerekiyor ve bedeli de çok ağır oluyor.
Muktedirleri, diktatörleri Demokrasi bozar.
Boş verin bunları Cumayı kaçırmayalım.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları












































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
15.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025