Mehmet TIRAŞ
Tarihi Türkiye Komünist Partisi(TKP) yüzüncü yılını geride bıraktı.
Epeydir de artık Türkiye’de Komünist parti kurmanın ve Komünist parti de siyaset yapmanın önünde yasaklar yok..
Ne kadar tarihsel TKP ile görüş ayrılığı içinde ve farklı olsalar da, TKP kimliği ile siyaset yapan bir parti var.
2019 yılında yapılan yerel seçimde TKP Dersim’de Belediye Başkanlığı seçimini kazandı.
ilk defa bir il komünist Başkan tarafından yönetiliyor.
Bir başka açıdan da yüz yıllık tarihsel bir sürecin en son geldiği somut konum olarak da yorumlanabilir.
O takdirde tarihsel TKP’nin içinde ve çevresinde yer almış, çok büyük bedeller ödemiş bilinen ve bilinmeyen tüm yoldaşların büyük özverisi var..
Yaşanan bu yüz yıllık sürecin önemli bir parçası sayılabilecek olan 1981 yılındaki Gölcük TKP davasında yargılanan ve ağır bedelleri ödeyen arkadaşların, yeni çıkarttıkları bir kitap var.
“1981 TKP Gölcük Davasında Ortak Savunma ve Marmara Yerel Haber Tanıkları” başlıklı 750 sayfalık kitap geçen aralık ayında Sokak Yayınları’ndan çıktı.
Kitap TKP Gölcük davasından yargılanan arkadaşlarımızın savunmalarını içeriyor.
Kitabın Kapak yazısı kırmızı zemin üzerine büyük harflerle “TKP’ye özgürlük” yazılmış ama keşke orak-çekiç de kapakta yer alsaydı. İnsan nostaljik bir şekilde arıyor. Kitap sadece tarihe tanıklık etmiyor, not da düşüyor...
Arkadaşlarımızın TKP’nin özgürlüğü için nasıl bedel ödediklerini de belgeliyor.
Zaten TKP’nin tarihi büyük bedeller ödeyenlerin tarihidir.
Tarihsel TKP hiç bir zaman terörün içinde yer almadı ama partinin kurucu genel Sekreteri Mustafa Suphi ve 14 Yoldaşı Karadeniz’de boğularak öldürüldüler. Devlet terörünün kurbanı oldular...
Tarihi TKP davasından yargılanan ve hüküm giyenlerin hiç biri de terörden ceza almadı. Ama hep silahlı Sol örgütlerle aynı kefeye konmaya çalışıldı.
Baskıya ve şiddete maruz kaldılar, işkencelerden geçirildiler, kamusal haklardan mahrum edildiler, yerlerinden yurtlarından uzaklarda sürgünlerde yaşadılar, memleket hasretiyle çile keş yaşam içinde gurbet ellerde öldüler.
TKP’nin Terörün içinde olmadığını eski MİT’çi anlatıyor:
Uzun yıllar devletin istihbarat örgütü MİT içinde görev yapmış Prof.Dr.Mahir Kaynak bir devlet televizyonunda “TKP tarihi boyunca hiç bir zaman silahlı sol örgütlerle ne ittifak yaptı ne de terörün içinde yer aldı” demişti.
Hatta ben defalarca devlet yöneticilerine TKP konusunda raporlar yazdım, sunumlar yaptığını ama dinletemediğini söylüyordu.
Şayet “TKP terörün içinde yer almadıysa bu TKP’nin aldığı bir karar değildir” demesi de önemliydi. Çünkü TKP’nin Sovyetler Birliği Komünist Partisinin(SBKP) kontrolünde olduğunu ima ediyordu.
Ben arkadaşlara kitap yayına hazırlanırken Mahir Kaynak’ın bu açıklamalarını kapak yazısına koymalarını önerdim ama arkadaşlar dikkate almamışlar..
Tarihsel TKP’nin içinde bulunmuş ,TBKP’nin yasallaşma mücadelesinde yer almış biri olarak; TKP’yi yöneten kadroların bizleri silahlı bir mücadeleden uzak tutmalarını çok değerli buluyorum.
Siyasal yanlışlarımız olmuştur ama vicdanen ıstırap çektiğimiz, uykularımızı kaçıracak ve pişmanlık duymamıza neden olacak hiçbir eylemde bulunmamamız önemlidir.
Tarihsel TKP’nin asırlık geçmişi bir çok açıdan değerlendirilebilir ama bence şiddete bakış boyutu en önemlilerinden biridir.
”1981 TKP Gölcük Davasında Ortak Savunma ve Marmara Yerel Haber Tanıkları” başlıklı kitabı, TKP’nin asırlık tarihine düşünsel, sınıfsal mücadele veren ve bedel ödeyen onca insandan bir bölümünün belgesi olarak görüyorum.
Keşke bu tür çalışmalar ve yayınlar daha da çoğalsa.
Komünistler mutlaka yaşadıklarını yazmalı ve yayınlamalı..
Gelecek kuşaklara tarihlerini anlatmalı..
Tarih önünde manevi hesap sormalılar.
Arkadaşların çıkarttıkları kitabı, TKP’nin özgürleşmesine asırlık tarihine düşünsel, sınıfsal mücadele verenlerin ve bedel ödeyenlerin belgesi olarak görüyorum.
Tarihsel TKP’nin en ihtiyaç duyulan dönemlerde neden siyasal yaşamdan çekildiğini de yeniden sorgulamamız gerektiğini düşünenlerdenim. Hep bunu düşünmüşümdür.
Kitabı çıkartan arkadaşları bu yolu açtıkları için kutluyorum.
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.07.2025
21.07.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
23.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025