İbrahim Tığlı
Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kırgızistan temasları Türkiye’nin Orta Asya politikalarında izleyeceği yeni stratejileri de göstermekte. Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminde başlayan Türki Cumhuriyetlerle ilişkilerde, yeni bir dönemi başlatacak gibi görünüyor.
Soğuk Savaşın sona erip tek kutuplu bir dünyanın kurulması ile açılan gedikten giren Türkiye, şimdi çok farklı bir Orta Asya politikası ile karşı karşıya. Daha önce yeni bağımsızlığını kazanmış, yeni devlet olmuş Türki cumhuriyetlere Rusya ve Çin’in etkisine karşı ağabeylik yaparken bugün artık ortak paydaşlık ve kazanımlar çerçevesinde hareket edilmekte.
Özal dönemi ve sonrasında FETÖ, Orta Asya ve Kafkaslarda ortaya çıkan boşluğu değerlendirerek kısa zamanda ABD’nin de yardımı ile bölge coğrafyasında kültürel ve eğitim çalışmaları başlattı. Bir süre sonra FETÖ’nün, bu bölgelerde Türkiye’nin çıkarlarından çok ABD’nin emellerine hizmet ettiği anlaşılarak başta Özbekistan olmak üzere bazı Türki Cumhuriyetler bu terör örgütüne karşı mesafe koymaya başladılar.
Erdoğan’ın Kırgızistan temaslarında sürekli vurguladığı FETÖ’nün hem Kırgızistan hem de diğer bölgeler için bir tehdit olduğu, Türkiye’dekine benzer bir hain darbe girişiminin bu ülkelerde de olabileceği ihtimalinin güçlü olduğuydu. Erdoğan’ın, Kırgızistan’a FETÖ hatırlatması oldukça yerinde ve manidardır. Çünkü bu ülkeler hala kırılgan ve ABD-Rusya çatışmasının yaşandığı ülkelerdir. ABD’nin Rusya’ya yönelik saldırganlığının bir pazarı durumuna gelmiş bu coğrafya da her an bir darbe olasılığı özellikle Kırgızistan ve Türkmenistan’da söz konusudur. Kırgızistan’da FETÖ’nün hem siyasette hem bürokrasi de hem de eğitim de fark edilebilir bir etkisi gözüküyor. Kırgızistan FETÖ ile mücadele de samimi ve kararlı ise Türkiye’nin desteğine ihtiyacı olacak ve darbe girişimlerini ancak bu destek ve yardımlar sayesinde önleyebilecektir.
Başkan Erdoğan’ın ifade ettiği, önemine işaret ettiği bir husus da karşılıklı ekonomik ilişkilerin gelişmesiydi. Bu ülkelerin kendi dahili şartlarından ötürü ekonomik ilişkiler maalesef istenilen düzeyde değil. En başta, Orta Asya Türki Cumhuriyetlerinin hala Türkiye’ye vize uyguluyor olması, özellikle Türk iş adamları ve yatırımcıların çalışmalarını zorlaştırmakta. Öncelikle Azerbaycan ve Kırgızistan vize konusunda bir adım atması, Tük iş adamlarının ülkelerine daha kolay girerek yatırım yapmalarını sağlamaları gerekiyor. Artık İran ve Rusya bahanelerini bir kenara bırakıp Türkiye ile ilişkilerde samimi olduklarını göstermeleri lazım.
Biz devlet olarak yönümüzü daha önceleri Avrupa’ya çevirirken Orta Asya ve Türki Cumhuriyetleri ile ekonomik ilişkilerimizi bir süre askıya aldık. Oysaki bir ticaret ortaklığına, ortak pazara ne kadar da ihtiyacımız var. Gerek Türkiye’nin bu ülkelerden alacağı ve satacağı birçok ürün var. Orta Asya pazarı kesinlikle ihmal edilecek bir pazar değil, aksine en fazla karşılıklı imkanların geliştirileceği bir pazar.
Vize muafiyetinin dışında ortak pasaport, ortak vatandaşlık gibi çalışmaları da başlatmakta fayda var. Her zaman deriz ya “Osmanlı döneminde İslam ülkeleri arasında sınırlar yoktu” diye. İşte bu sınırları aşmanın yolu, Türki Cumhuriyetler arasında ortak vatandaşlık, tek pasaport kullanmaktan geçiyor. Kırgızlar, kendileri Türkiye’nin bir parçası olarak görebilecekleri gibi Türker’de Özbekistan’da bir yerleri olduğunu unutmamalı. Buhara, Bakü, Bişkek, Semerkant ortak şehirlerimiz olduğu bilinci ile hareket edilmeli.
Türkiye’nin 20-30 yıl önce yapmaya çalıştığı yanlış bir politik yaklaşım vardı. Türki Cumhuriyetlere abilik yapmak, oysaki onlarla biz ortak bir kardeşlik içeresinde davranmalıydık, abilik çatısı altında siyaset, kültür ihracı yapmamalıydık. Bu yeni politikada, artık ortada şimdi karşılıklı kültürlerin birbirini baskısı altına değil etkileşimlerin sağlamak olmalı yalnızca. Biz daha fazla Manas’ı Nesimi’yi tanıyacağımız gibi kardeşlerimiz de Sezai Karakoç’u, Arif Nihat Asya’yı daha yakından tanımalılar.
Orta Asya Türki cumhuriyetleri ile ilişkilerde yeni dönemde özellikle iki kuruluşa büyük iş düşmektedir: Yunus Emre ve Maarif Vakfına. TİKA’nın zaten uzun süredir bölge ülkelerinde ciddi bir varlığı var. TİKA ilk ofisini Kırgızistan’da açtı gerek Azerbaycan gerek Özbekistan’da çok ciddi projelere imza attı ve atmayı da sürdürüyor. Maarif bu ülkeler açısından yeni bir kuruluş, henüz Türkiye’nin bu ülkelere eğitim konusunda neler katacağı bilenmiyor. Maarif ‘in çok kısa sürede Kırgızistan başta olmak üzere Orta Asya cumhuriyetlerinde bir eğitim hamlesi başlatacağı, kendi ülkesinin milli çıkarlarını önceleyecek yeni nesiller yetiştireceği aşikar. Çünkü Maarif ’in niyeti hangi ülkede bulunuyorsa o ülkede eğitimin gelişmesine katkıda bulunmak, eğitim seviyesini artırmak ve küresel güçlerin taşeronu olmayacak kendi ülkesinin menfaatleri peşinde koşacak, barış ve huzurun bekçilerini yetiştirmek.
Türki Cumhuriyetlerle en önemli birlikteliğimiz kültürel ortak mirasımız. Bu mirası canlandıracak ve kuvvetlendirecek olan da Yunus Emre Enstitüsü. Yunus Emre Enstitüsü’nün eli özellikle bu ülkelerde daha da güçlenecek. Türk dünyasının kültürel anlamda dirilişi ancak Yunus Emre gibi enstitü ve kuruluşların çalışmaları ile gerçekleşebilir. Kültürel üretim ekonomik yatırımlar kadar önemli. Bazen ekonomik yatırımlar geçici olabiliyor ama kültürel yatırımlar tarih boyunca etkisini koruyabiliyor.
Ekonomik olarak zor bir durumdan geçiyoruz ama Türki Cumhuriyetlerde yapılacak çalışmalarda geç kalma lüksümüz de yok. Çünkü anayurdumuza daha çok yatırım, farklı devletler olsak bile daha güçlü bir millet olarak tarihte olduğu gibi gelecekte de yerimizi almamızı sağlayacak. Doğudan yükselecek, ışık sadece Türki Cumhuriyetler de değil İslam dünyasının da aydınlanmasını sağlayacaktır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları



























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.02.2019
18.12.2018
13.11.2018
30.10.2018
16.10.2018
25.09.2018
18.09.2018
4.02.2018