Etyen MAHÇUPYAN
PYD’ye karşı yapılan topçu atışı çok kişinin kafasını bulandırmış olabilir. Her şeyden önce bunun beklenmedik bir durum olarak değerlendirilmesi nedeniyle. Türkiye’yi fazla tanımayanların birbirine zıt olsa da iki yanılgısı var: Biri Türkiye’nin dış politikada çaresiz ve aciz kaldığını, dolayısıyla inisiyatif alamayacağının varsayılması. Diğeri de Cumhurbaşkanı’nın kendi kişisel çıkarı için savaş isteyebileceğini, dolayısıyla aşırı inisiyatif alabileceğinin sanılması. İkisi de Türkiye gerçeğinin çok uzağında… PYD’nin ciddi bir bombardımana tabi tutulması ve meselenin arka planı Türkiye’nin bu eylemini anlamak için farklı bir zaviyeye ihtiyaç olduğunu hatırlatıyor.
Birincisi, Türkiye hiçbir zaman maceracı davranmamış olduğu gibi, bundan sonra da böyle bir yola girmeyecektir. Türkiye’nin tarihi, kaybetme risklerinin kazanç ihtimalinden daha ciddiye alınmasını ‘devlet aklı’ haline getirmiş durumda. O nedenle bu ülkenin ucu belirsiz ve aşırı riskli hiçbir girişimde bulunması beklenmemeli. Nitekim Rusya uçağı düştüğü zaman Cumhurbaşkanı’nın itidalli tutumu bu tür gerilimlerin nasıl değerlendirildiğine iyi bir örnek… Irak Tezkeresi’nin hatırlanması da bu çerçevede ele alınmalı. Çünkü o zaman ABD Irak’a operasyon kararı almıştı. Oysa şimdi ABD tam tersi tutuma sahip… Eklemek gerek ki ABD yıllarca Türkiye’nin Suriye’ye müdahil olmasını doğrudan ve dolaylı teşvik etti. Ama Türkiye direndi ve Birleşmiş Milletler ya da ABD’nin açık iradesinin ortaya konmasını istedi. Ne var ki bu, Türkiye’nin her şeye razı olacağı anlamına gelmiyor ve hayati görülen bir konuda Türkiye’nin geri adım atma ihtimali pek yok. Rusya’nın ahlak ve hukuk tanımaz fırsatçılığı Türkiye’nin de kendi çıkarlarını kollamasını meşru kılıyor.
İkincisi, PYD bombalamasının angajman kuralları dahilinde olup olmadığı ‘lüks’ bir tartışma. Hukukun incelikleri bir yana, bu kurallar esasta Türkiye ile Suriye hükümeti arasında geçerli. Suriye Hükümeti’nin tarafında olduğu apaçık olan güçler açısından da bir işlevi olabilir. Ama PYD böyle bir oluşum değil ve kendisini ‘bağımsız’ olarak tanımlıyor. Ayrıca PKK ile organik bağı olduğu ölçüde Türkiye aleyhine bir strateji izliyor. Böyle bir durumda ‘angajman kuralı’ tartışması ancak konunun uzmanları için fikir jimnastiği malzemesi olmaktan öte gidemez.
Üçüncüsü, ABD’nin PYD’nin bombalanmasından memnun olma ihtimalini göz ardı etmemekte yarar var. Gerçi ABD yetkililerinin defalarca vurguladığı gibi PYD bir ‘ortak’ olarak görülüyor. Ama aynı PYD ilerde ne yapacağı belli olmayan Rusya’nın da ortağı ve onunla daha ‘organik’ bir ilişkisi var. Ayrıca ABD’nin yer kapma ve alan genişletme peşinde olan, insanları evlerinden süren, insanlık suçu işlemekten çekinmeyen PYD ile ‘fazla’ ortak olmak istemesi de beklenemez. Dolayısıyla karşımızda hem PYD ile ilişkisini sürdürmek isteyen, hem onu Rusya’ya tamamen kaptırmak istemeyen, hem de dizginlenmesine itiraz etmeyecek bir ABD var. Türkiye’nin son eylemi bu ABD’nin kesinlikle işine gelmiştir.
Dördüncüsü, eğer Suriye’de barış ve çözüm olacaksa bu ancak ve ancak Suriye Muhalefeti’ni masaya getirmekle olabilir. PYD saldırgan davrandıkça ve toprak peşinde oldukça Muhalefet gelinen ‘de facto’ durumu kabul etmeyecek ve barış da olmayacak. Bu nedenle Türkiye’nin son müdahalesi çözüm isteyenler için de epeyce faydalı bir hareketti.
Her türlü saldırganın dizginlenmesi Suriye barışı için asgari önkoşul olmaya devam ediyor. Türkiye de ağırlığını bu yönde koyuyor. Son müdahale savaşa bir davet değil, aksine barışın imkanını yaratıyor.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.02.2025
15.10.2024
24.09.2024
19.09.2024
10.09.2024
2.09.2024
13.04.2024
12.04.2024
11.04.2024
28.11.2023