Namık ÇINAR
Geçen hafta Irak Kürdistanı’nın başkenti Erbil’de, 1946’da kurulup ancak bir yıl kadar yaşayan, İran’daki “Mahabad Kürt Cumhuriyeti’ni anma konferansı” düzenlendi. Davetlisi oldukları bu etkinliğe, BDP’li ve DTK’lı Selahattin Demirtaş, Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, Leyla Zana, Sırrı Sakık, Nazmi Gür gibi Türkiyeli Kürtler de katıldılar.
Konferansta konuşan Barzani, “Kürtlerin, artık haklarını elde etme zamanı geldi” demiş.“Kürdistan’ın (Türkiye, İran, Irak ve Suriye’deki) her parçasının kendine özgü özellikleri var. Ve hepsinin, kendi kaderlerini tayin etme hakkı da var! Ne ki, bu sorunların artık barışçıl yöntemlerle çözülmesi gerekiyor. Çünkü diyalog yolu seçilirse, o ülkelerle ilişkiler dostane ve uzun soluklu olabilecek.”
Bir Türk olarak kendi aklım, kendi fikrim ve kendi vicdanım nedeniyle, Türkiye’nin gerek resmî ideolojisinin papağanlığına, gerekse her iki tarafın paramiliter örgütlerinin sırtlarını sıvazlamaya kalkarak, tarihin çöplüğüne düşecek adaylardan biri olmaya hiç niyetim olmadığı için; “Kürt Sorunu”nun da artık, güzellikle yapılabilecek olanların, savaşla ve terörle elde edilebileceklerden daha sağlıklı, daha uzun ömürlü ve daha meşru olacağı bir sürece gelindiğine, ben de gönülden inanıyorum.
Zaten yüzyıllardır birlikte yaşadığımız Kürt kardeşlerimizle olan ilişkimize, tıpkı “geleneksel yaşama biçimi”ne tekabül eden bu geniş pederşahi ev ortamından, artık her şeyi yeniden ele alıp gözden geçirmek zorunda kaldığımız “modern yaşama biçimi”ne geçişin sosyo-politik bir tezahürü olarak bakıyorum.
Sanki, iki erişkin kardeşin eş ve çocuklarıyla birlikte, modeli eski bir evin çatısı altında, babadan kalma yöntemlerle sürdürdükleri ve o yüzden de biteviye sürtüştükleri bir yaşama biçimini andırıyor, bu başa gelenler, bu olup bitenler, diye düşünüyorum.
Türkleri temsil eden ağabey, geleneksel hanedeki yönetimi de, denetimi de bencilce elinde tutarak, tarlaların nasıl ekilip biçileceğinden tutun da, mutfağın nasıl çekip çevrileceğine, “artık ürün”ün ne şekilde üleşileceğine kadar, her konudaki egemenliğini sorunsuz, dikensiz sürdürmek istiyor. Kendisini dededen kalma mitlere ve söylencelere, sadece kendisi kadarlık kaptırıp, dediğim dedik- çaldığım düdük havalarıyla, şişindikçe şişiniyor.
Kürtleri simgeleyen küçük kardeş ile karısı da, geceleyin odalarına çekilip, kendi çocuklarının geleceğini düşünme vaktinin çoktan gelip çattığını, böyle giderse yarın- öbür gün onların da ağabeyin çocuklarının eline bakar hâle düşeceklerini, aynı damın altında sürgit böyle yaşanamayacağını, baba ocağında sığıntı gibi kaldıklarını, fısır fısır söyleyerek ve birbirlerini doldurarak sabahı ediyorlar, âdetâ.
Kasabada, kentte başka türlü bir dünya, başka türlü haklar ve ilişkiler varmış, hak getire! Ağabeyiyle konuşmak ne mümkün; çıtlatacak olsa, öfkelenip küplere binmesine yetiyor da artıyor, imâsı bile bunların.
Üstelik yetmezmiş gibi, bir de yeni bir durum çıkmasın mı ortaya!
Aslında küçük kardeş, ebeveynleri daha bebekken ölen ve kendilerine düşen malları da pay edilerek,“besleme” niyetine konu-komşuya (Türkiye, İran, Irak, Suriye) verilen, dört kardeşten biri değil miymiş meğerse! Şimdi büyüyünce de, durumu öğrenip, birbirleriyle ilişkiye geçmeye kalkmasınlar mı, bir yandan da!
Görün bakalım nasıl şeymiş, belâyı!
Hayır! Bu çıkmazdan çıkmak gene de mümkündür. Lâkin, dürüst ve adil olmak suretiyle, tabii. Öyle“kan edebiyatı”yla da değil, ayrıca. Hem görüyorsunuz ki, kan dökme konusunda sizlerden aşağı kalır yanları yok, Kürtlerin de.
“Kanla alınanın meşruluğu” tezi, bugün artık anakronik bir önermedir. “Hukukun üstünlüğü”ilkesine aykırıdır ve geçerliliğini yitirmiştir, yeryüzünde.
Kaldı ki, aklınızı başınıza devşirip hukuktan yana çıkarsanız, bu size de iyi gelecektir. Karnınızı imparatorluk günlerinden kalma lâflarla doyuracağınıza, dönün de çevrenize bakın bir. Sizin beş yıllık ihracatınızın toplamı tutarında bir harcama ile, ikisi helikopterler için olmak üzere yüz savaş gemisi, altı yüz savaş uçağı ve bin tane kadar da helikopter alıyor, Rusya, aynı zaman diliminde.
Enerjinizi, kardeşinizin dilini kesmeye harcayacağınıza, oturun da başınıza gelebilecek tehlikeleri hesap ederek, önlem almanın yollarını arayın.
Eğer Kürt kardeşinizi gerçekten seviyorsanız, babadan kalma yöntemlerle ve bu demode evle yapamazsınız, artık. Onun yerine çağdaş bir yapı kurarsanız, birlikteliğiniz sürer. Kendi öz kardeşleriyle ilişkisi devam etse bile, hiç korkmayın; daha zengin ve daha dingin yaşama biçimi ile, aynı evde büyümenin alışkanlıkları ve kültürü yüzünden, rahatını kaçıracağı maceralara girip de düzenini bozmaz.
Fakat böyle yapmazsanız, kaybeden hem o, hem de siz olursunuz.
Türkiye’nin geleneksel hane halklarının genel yapısı, eski olanın yitip gittiği köylük yerlerde böyle çözüldü ve yeni biçimler aldı. Tüm evler bu yolla parçalandı. Ağabeyler, kardeşler, amcalar, dayılar, halalar, teyzeler, devasa evin küçülüp rasyonelleşmesi sürecindeki tarla tezek savaşlarında birbirlerine girdiler. Hem topraklar parçalandı, hem verimlilikler düştü, hem de sevgilerinden oldular.
Bu ülkede hiç kimsenin yabancısı olmadığı, sosyolojik bir süreçtir bu. Neredeyse her evin çektiği bir çileyi, esasında bu kez de etnisiteler ölçeğinde sürdürdüğümüz ve siyasal olarak yeniden yapılanmayı gerektiren, gene o bildik serüvendir, galiba bu yaşamakta olduğumuz.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları



































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016