Murat BELGE
Önemli olaylar, toplumların tarihlerini oluşturan kronolojilere bir “Milat” gibi girer. “Önce/ Sonra” diye ikiye ayırırlar. Gezi Direnişi, bütün ögeleriyle değil, ama oraya damgasını vuran ve karakterini veren ögeleriyle böyle bir olay oldu.
Bu olay karşısında hükümetin son derece kötü bir sınav verdiği kanısındayım.
Bu “Milat” gününe kadar pek çoğumuz gibi benim de bir numaralı sorunum “Barışçı Çözüm Süreci”ydi. Bu çerçevede, “Âkil İnsanlar” adıyla anılan gruba çağrılmış ve katılmıştım. Her şey, umduğumdan daha iyi yürüyor, devam ediyordu. Bu “süreç” ve bu “direniş” beklenmedik bir biçimde kesişti ve ortaya bambaşka bir manzara çıktı.
Çıktığından beri onu konuşuyor, onu yazıyoruz ve bu durum daha uzun zaman böyle devam edecektir. Bugün Taksim’i, Gezi’yi nasıl değerlendirdiğimi anlatmak istemiyorum. Bu durumun, ikilemin bende yarattığı bölünmeyi anlatmak istiyorum. Bunu anlatmak, ister istemez “kişisel” olacak. Bundan genellikle hoşlanmam ama şu anda başka çare yok.
Gezi olayı patlak vermeden önce, Âkil İnsanlar bölgelerinde yapmayı planladıkları gezileri yapmış, tamamlamış, toplayabildikleri bilgileri toplamışlardı. Ben de, vaktimin izin verdiği ölçülerde bu gezilere, görüşmelere katıldım. Nihai raporun yazılması aşamasında Gezi Parkı’nda olaylar başladı. Herkesin ittifakla söylediği gibi, kolayca uzlaşmaya varılabilecek konu, gereksiz ve anlamsız bir polis şiddetiyle karşılaştı ve bugüne geldik. Aynı şaşkınlıkla, Başbakan’ın gerilim körüklemesini seyrediyorum.
“Barış” dediğimiz nesne, bir “iklim”, bir “atmosfer” gerektirir. Oysa yedi düvele harp ilân etmiş, toplumun bir yarısını öbür yarının üstüne sürme tehdidinde bulunan bir “iktidar”la karşı karşıyayız. “Gezi başka, süreç başka” diyemeyiz. Toplumda her şey iç içedir. Bunu kanıtlayacak örnek mi gerek? İşte, Başbakan’ın “terörist başı” terminolojisiyle bir kesim eylemciyi köşeye sıkıştırma girişimleri. Ben Güneydoğu bölgesine her gidişimde insanların bu “nefret dili, hakaret dili”nden kurtulma dileklerini dinledim. Orada insanlar, takkeli, sakallı, müminler de dâhil, “Sayın Abdullah Öcalan” diye konuşmayı ilke edinmişler. “Terör” kavramını, “terörist” kavramını reddediyorlar.
Bu bir tek örnek nasıl bir fikrî “türbülans” içinde olduğumuzu açıklamaya yeter.
Barış yapacaksak, “Sayın Abdullah Öcalan” demekten vazgeçmeyen Kürtlerle yapacağız Suriye’deki Müslüman Kardeşler veya Filipinler’de Huk’la değil.
Başbakan’ın Gezi Direnişi’nin tamamını içermek üzere söylediği sözler, seçtiği adlandırmalar, kullandığı dil, bana da, “kişisel bir hakaret” olarak geliyor ve isabet ediyor.
Yarın ( 26 Haziran, Çarşamba), Başbakan “Âkil İnsanlar”ı toplantıya çağırdı. Bu yazıyı, sözkonusu toplantıya gidemeyeceğimi söylemek ve neden gidemeyeceğimi açıklamak için yazdım.
Gezi olayları hiç olmamış, dediğim o hakaretler hiç yokmuş gibi gidip “Siirt’te şöyle oldu, Urfa’da böyle oldu” diye konuşmayı anlamsız olduğu kadar imkânsız buluyorum. Ama belirli bir amaç ve programla başlamış bir toplantıda, “Şimdi onu bırakın da bunu konuşalım” demek de olacak bir şey gibi görünmüyor geri kalan 60 kişinin duygu ve düşüncelerini bilmiyorum.
Başbakan, “süreç devam edecek” sözünü de söyledi. Umarım devam eder, umarım başarıyla devam eder. Umarım, “Bu ikisi bir arada yürümez” demekle ben yanılıyorumdur.
Ama, benden buraya kadar.
http://www.taraf.com.tr/murat-belge/makale-bir-istifaname.htm
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.06.2025
23.05.2025
21.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
22.04.2025
31.03.2025
17.03.2025
10.03.2025
7.03.2025