Murat BELGE
Yeni konan vergiler, bekleneceği gibi, yaygın biçimde konuşuluyor. “Muhalefet” bunları da bilinen muhalefet biçimiyle eklemledi. Bu da normal.
İçki ve sigara bütün dünyada en kolay vergilendirilebilir kalemlerdir. Böyle olmasının temel nedeni, kullanımı zorunlu olmayan, keyif almak için tüketilen nesneler olmaları. İçkiyi haram sayan Müslümanlar bir yana, böyle bir sorunu olamayan Hıristiyanlar ve başkaları açısından da bu genel anlayış geçerli. Biz “müskirat-ı muzırra” demişiz, yani “zararlı içkiler”; belirli bir dozdan fazlasının zararlı olduğu da dünyanın kabul ettiği bir olgu. Böyle olunca, topladığı verginin hacmini büyütmek isteyen hükümetler her şeyden önce bunlara dayarlar zammı.
İşin inceliklerini bilmem ama söylerlerdi. Örneğin bir şişe bilmem ne içkisini on dolara mı alıyorsun, bunun yedi sekizi “vergi”dir, derlerdi. Tam oran nerede seyrediyor, bilmiyorum, ama yüksek olduğu kesin.
Vergilendirme tekniği bakımından da sakıncası yok. Herksin kullanmak zorunda olduğu bir şeye vergi koyup her türlü gelir diliminden insanları aynı haraca tabi tutmuyorsun; kim kullanıyorsa ceremesini o çekiyor. Şu son vergi paketindeki “lüks” otomobil falan da aynı kategoriye giriyor.
Sonuç olarak, sigarayı –mecburen– bıraksa da içkiyi sıkı sıkı tutmaya devam eden biri olarak benim bu zamlarla sorunum yok. İçkinin de, sigaranın da, dünya standartlarının epey altında fiyatlarla satıldığı bir ülke burası.
Gelgelelim, bu vergi politikasının içine dinî-ahlakî bir şeyler de karışmaya başlayınca –başlarsa– işin tadı kaçıyor. İşin mahiyeti de değişiyor. O zaman “ahlâkçı” bir hükümetin, benim iyiliğimi düşündüğü bahanesiyle özel hayatıma müdahale ettiğini hissediyorum; iyi de ben kimseye, benim iyiliğimi düşünme yetkisi, ayrıcalığı tanımadım. İyiliğimi de, kötülüğümü de kendim düşünürüm, kendim karar veririm, kendim yaparım.
Peki, böyle bir durum var mı? Yani hükümet, basit bir yöntemle, kasasına girecek para miktarını arttırma hesabının ötesinde bazı hesaplar yapıp, bizlerin cennete gitmemizi güçleştirecek birtakım kötü alışkanlıklardan kurtarma tedbirleri almaya da girişti mi?
Böyle olduğuna dair açıkça söylenmiş bir söz olmamakla birlikte, bu kuşkuyu işaret eden karineler var. Hükümetin İslâmcı olduğu bilgisinin yanı sıra bizzat Başbakan’ın şimdiye kadar söylediği bazı sözler, örneğin: üzümün suyunu içecek yerde kendisini yememiz yolundaki “dostane” tavsiyesi ya da “tıksırma” gibi kelimelerle gösterdiği “düşmanca” tavır bu karineler arasında. Bu son olay üzerine basında aktarılan konuşmalarında da, üstü örtülü bir “dinî” altyapı olup olmadığı çok belli değil; “var” demek güç ama “yok” demek de kolay değil!
Ayrıca, geçen gün de söylediğim gibi, bunlar belirli bir bağlam içerisinde oluyor. Örneğin tam da Ramazan’da başlayan “kaldırımda masa bırakmama” seferberliği gibi olaylarla örülen bir bağlam bu. Gençlerimizi bilmem kaç yaşına kadar içkinin zararlarından korumak üzere tasarlanmış ve neyse ki Danıştay’ın bozduğu yasa bir başka örnek.
Türkiye, şöyle böyle yüz küsur yıldır, “yasayla yeni toplum yaratma” tutkusunun nesnesi olmuş bir toplumdur. Yasayla “Batılı insan” yaratma çabasından yasayla “Müslüman” yaratma çabasına geçiş, insana heyecan veren bir değişim değil.
İran önemli bir örnek. Orada birtakım “kutsallıklar” adına bütün bir toplumun hayat üslûbuna müdahale edildi, hâlâ ediliyor. Toplumun bu “iyilik” karşısında tepkisi de gittikçe büyüyor.
Böyle şeyler, ilk denenme yerinde daha uzun zaman alır; o ilk deney olması gereken hedefe ulaşınca başka yerlerde süreç çok daha kısalır. Ayrıca, her şeyi yaşayarak öğrenmek zorunda mıyız?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.06.2025
23.05.2025
21.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
22.04.2025
31.03.2025
17.03.2025
10.03.2025
7.03.2025