Mehmet Y. Yılmaz
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçen gün evinin mutfağında çektiği bir video yayınladı.
Şu sözlerine dikkatinizi çekmek istiyorum:
"Nefsine yenilen sorumsuz liderler ve iktidarlarının yapamadığını ben yapmak istiyorum. Hayatımın bu aşamasında neyleyim ben sarayları, paraları? Ben nefsimi körelteli çok uzun yıllar oldu. Tek bir muradım var benim, o da milletimin gelecekte bana dua etmesidir, o kadar."
Havanda su dövme eylemini andıran Türk tipi politika yapma biçiminde, her yöne çekilebilecek sözler bunlar.
Kılıçdaroğlu, bu sözleriyle Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunu mesele yapmayacağını, kazanabileceği daha garanti görünecek bir adayın önünü açacağını mı anlatmaya çalışıyor?
Yoksa tam tersine, parlamenter sisteme geçişin alt yapısının da oluşturulacağı bu geçiş döneminde en iyi Cumhurbaşkanı adayının kendisi olacağını mı ihsas ediyor?
Sarayla, parayla ilişkisi olmadığını vurgulayıp "nefsini de körelttiğini" söylediğine göre birincisi olmalı diyebilirsiniz.
Seçimi kazanabilecek güçlü bir adayın arkasında durarak bugüne kadar politikada kimsenin yapmayı başaramadığına mı talip?
Öte yandan daha önce söyledikleriyle birlikte değerlendirecek olursak da tam tersi bir sonuca ulaşabiliriz.
Egosuna yenik düşmeyecek, sistemin değişmesinin yolunu açacak, bu arada da ittifak – koalisyon ortaklarının birlikte oluşturacakları programı uygulayacak, bir Cumhurbaşkanı tarif etmemiş miydi?
O tariflerdeki ipuçlarından yola çıkacak olursak da bu sözleriyle aslında kendi adaylığını üstü örtülü olarak ilan ediyor gibi görünüyor.
"Havanda su dövme esaslı Türk tipi politika yapmak" derken de bunu anlatmaya çalışıyordum.
Kılıçdaroğlu öyle ortadan konuşuyor ki bu sözleri, oraya da çeksek gider, buraya da çeksek gelir.
Daha önce de yazmıştım, seçime 19 ay var ve bugünden bir aday ilan ya da tarif etmek gereksiz bir iş.
Sistemi değiştirtebilmek için de Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan'ı yenmek tek başına yeterli değil.
TBMM seçimini de kazanmak, Anayasa değiştirecek bir çoğunluğa ulaşılamasa bile referanduma götürecek çoğunluğu sağlamak gerek.
Seçime yaklaşılırken araştırmalar Erdoğan'ı kimin yenebileceğini gösteriyorsa aday da o olmalıdır.
Bugünden şu kazanır, bu kazanır diye zar atmanın bir anlamı yok.
Ancak bugünden yapılması gereken, geniş kitlelerin teveccühünü kazanabilecek bir programı ortaya koymaktır.
Meclis çoğunluğunu kazanabilecek olan şey, Cumhurbaşkanı adayının kişiliğinden daha çok ortaya konulan ortak program olacak.
Erdoğan, kontrolsüz ve dizginsiz bir şekilde vahşi kapitalist bir programı yürürlüğe koydu.
İzlediği bu politikanın bir tek amacı var: Ekonomik büyümenin maliyetini ucuz emeğin sırtına yıkabilmek.
Erdoğan'ın ezeceği bu insanlara neyle ümit verilecek?
Yaşadıklarının "yabancıların oyunu" değil, işgücünün değerini pul etmeyi hedefleyen bir politikanın sonucu olduğunu ve bunun kader olmadığını vurgulayacak bir programı kim ortaya koyacak?
Sistemin kendisiyle hiçbir sorunu olmayan sağ partiler mi?
CHP'nin asıl açmazı burada yatıyor.
Emekten yana bir program mı ortaya koyacak, neoliberal politikaları kendisinin daha iyi uygulayacağını söyleyen bir program mı?
Yoksa ikisinin arasında dengeyi hedefleyen bir program mı?
Bugün için bu soruların yanıtı, Cumhurbaşkanı adayının kim olacağından daha çok önem taşıyor.

Çizgi: Tan Oral
* * *
Tam öğrenmişti ki seçimi kaybediyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkmenistan dönüşü uçakta, kendisine sorulmasına izin verdiği soruları yanıtladı.
Yanıtlarından bir tanesini not ettim:
"İktidara geldiğimiz ilk günden itibaren, belki de tarihimizde ilk kez kendi ihtiyaçlarımıza, önceliklerimize ve gerçeklerimize uygun bir ekonomi politikası izledik. Buna da aynı kararlılıkla devam ediyoruz. Yani biz ekonomik olarak da bağımsızlaşma mücadelesi verdik. Bu adımları attıkça, içeriden dışarıdan vesayetçilerin dirençleriyle, ekonomimize yönelik türlü saldırılarla karşılaştık. Bunların her birini milletimizle birlikte bertaraf ettik. Bizi kendi istedikleri çizgiye çekmek isteyenlerin kur, faiz oyunlarına prim vermedik, vermiyoruz. Büyüme yolculuğumuzda yatırım, üretim, istihdam, ihracat hep önceliğimiz oldu. Felaket tellallarına, mandacı iktisatçılara, ekonomik tetikçilere aldırış etmeden hedeflerimize yürümeyi sürdüreceğiz."
Bu sözlerden ne anladınız?
Böyle söylediğine göre iktidarda geçirdiği 19 yıl boyunca "kendi ihtiyaçlarımıza ve önceliklerimize ve gerçeklerimize uygun bir ekonomi politikası" izlememiş.
Neden?
Bütün bu süre boyunca tek başına iktidardaydı.
Başkanlık sistemine geçildiğinden beri MHP'nin ve Devlet Bahçeli'nin himmetine muhtaç ama ondan öncesinde ne istese yapabilecek siyasi güce sahipti.
Daha doğrusu biz öyle zannediyorduk.
Bunca yıldan sonra "kendi gerçeklerimize ve önceliklerimize uygun" politika uygulamaya başladığına göre o yıllarda bize gösterdiği kadar güçlü değilmiş.
Demek ki o yıllarda "vesayetçilerin, felaket tellallarının, mandacı iktisatçıların ve ekonomi tetikçilerinin hedeflerine uygun" hareket ediyormuş.
Ne diyeyim, bilemedim.
"Tam öğrenecekti ki seçimde yolcu olacak" diye bitireyim bari.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.05.2025
4.04.2025
2.04.2025
6.03.2025
4.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
5.02.2025
20.11.2024