Mehmet Y. Yılmaz
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, Malazgirt Zaferi'nin yıldönümü için "Kızıl Elma" isimli bir marş besteletti, bu marşla da bir klip yaptı.
Televizyonlarda rastlamadıysanız, internetten bulup, izleyebilirsiniz.
Küçük çocuklara izletmenizi önermem, filmdeki kahramanlar biraz korkutucu tipler.
Niye Kıvanç Tatlıtuğ, Burak Özçivit gibi herkesin beğeneceği oyuncuları tercih etmemişler, bilmiyorum.
Ve fikrî haklara verdikleri öneme bakın ki ne şiiri yazan belli, ne marşı besteleyen.
Fahrettin Altun'a göre, "Kızıl Elma", "büyük ve güçlü Türkiye" imiş ve bunu "Cebeli Tarık'tan Hicaz'a Balkanlar'dan Asya'ya tüm insanlık hasretle bekliyor"muş.
Koca koca adamların, bu tür çocukça şeylerden heyecan duyuyor olmalarının tuhaflığı bir yana, bu adamların bir de son bağımsız Türk devletini yönetiyor olmaları insanı gerçekten ürkütüyor.
Cebeli Tarık kıyısındaki Faslılardan tutun, Hicaz'daki Suudilere, Müslüman ya da Hristiyan Balkan Slavlarından, Asya'daki Türkî milletlere kadar herkese sorsak, acaba Fahrettin Bey'e ne yanıt verirlerdi?
"Kızıl Elma" kavramı, bildiğiniz gibi "ulaşılmak istenen hedef" anlamında kullanılıyor ve özel olarak da yeryüzündeki bütün Türklerin anavatanı Turan'ı ifade ediyor. Türk mitolojisinde ise yaklaştıkça uzaklaşan, uzaklaştıkça çekim gücü artan bir düş bu.
Koalisyon ortağını hoş tutmak için Türklük filan gibi kavramların da yer aldığı ama asıl olarak İslami motiflerin ön plana çıkarıldığı bir marş bu.
Ulusalcı "çılgın Türk" motifi de araya sıkıştırılmış.
Marşta zırhlı giysiler giymiş, eli kılıçlı adamlar var, onları izlerken anlıyoruz ki bu kahramanlar Anadolu'yu fethetmekle kalmamışlar, tekbir sesleri de arşa kadar yükselmiş.
Marşta Alpaslan var, Osman Gazi var, Fatih Sultan Mehmet var, Çanakkale'deki çocuk kahramanlar var, Recep Tayyip Erdoğan iki kere var.
Ayasofya'nın önünde Yeniçeri arasından yürüyüp gelen temsili Fatih Sultan Mehmed'in görüntüsü yerini Saray'ında tören kıtasının önünden yürüyüp giden Recep Tayyip Erdoğan'a bırakıyor.
Bu görüntüler arasında olmayan ise Kurtuluş Savaşı'nı yürütenler, Cumhuriyet'i kuranlar, onları temsilen Mustafa Kemal Atatürk.
Marş biterken, Salat – ı Ümmiye başlıyor ve onun üzerine bindirilmiş Recep Tayyip Erdoğan'ın sesinden Fetih Suresi'nin birinci ve üçüncü ayetini de dinliyoruz.
En sonunda da Ayasofya ibadete açılıyor, Kızıl Elma klibi de böylece bitiyor.
Klibi dikkatle izlediğinizde Erdoğan öncesi Cumhuriyet tarihinden ve Kurtuluş Savaşı'ndan bir ipucu yakalayamıyorsunuz.
Çanakkale ise yukarıda da söylediğim gibi "çocuk kahramanlar" ile bağlanmış.
Memleketimizin Siyasal İslamcılarının, laik Cumhuriyet ile, laik Cumhuriyet'in kurucuları ile sorunları var, bunu biliyoruz.
30 Ağustos Büyük Zafer, 9 Eylül İzmir'in kurtuluşu, 6 Ekim İstanbul'un kurtuluşu sanki hiç yaşanmamış gibi. 15 Temmuz var, bunlar yok.
Belli ki Türklerin tarihinden bu dönemi silmeyi hedefliyor, onu yok saymak istiyorlar.
İslamcıların Kızıl Elması, laik Cumhuriyet'in yıkılışından başka bir şey değil.
Şimdi buyurun, İslamcıların "30 Ağustos sorununa" bir göz atalım.
* * *
30 Ağustos, onlar için matem günü
Bu yıl da Büyük Zafer'in yıl dönümü 30 Ağustos'un kutlanması yasak. Gerekçe malum, pandemi var, milleti korumak gerek.
Ayasofya açılırken pandemi akıllarına gelmemişti. Malazgirt kutlamalarında da unuttular bunu.
Çünkü bir siyasi gövde gösterisi yapacakları zaman insanların bu nedenle hastalanmalarını, ölmelerini önemsemiyorlar.
30 Ağustos'un kutlanmaması için de pandemi iyi bir fırsat oldu.
Bundan önceki "milli" bayramları kutlamamak için buldukları gerekçelere göre bu daha mantıklı ve tutarlı bir gerekçe.
Dünyada başka bir demokratik ülke olduğunu zannetmiyorum ki milli bayramları halkın kutlaması yasak olsun, sadece devlet töreni ile kutlanabilsin.
Bunun için yönetmelik bile çıkardılar.
Öte yandan 30 Ağustos'un memleketin siyasi İslamcıları açısından acı bir hatırası da var.
Yunan ordusunun yenilmesi ve ricat ederek 9 Eylül'de İzmir'in kurtarılması ile ilgili bir gün bu.
Günümüz siyasal İslamcıları ki şu anda bu siyaseti AKP temsil ediyor, Milli Mücadele önderlerinin katlini uygun gören fetvayı yayımlayan son Şeyhülislam Dürrizade'nin günümüzdeki uzantılarıdır.
Sonradan "Türklükten de istifa ettiğini" söyleyen Dürrizade için Diyanet'in İslam Ansiklopedisi'nde "Abdullah Beyefendi" diye söz edildiğini biliyor muydunuz?
Fesli Kadir, bunlardan dürüsttü aslına bakarsanız, doğrudan ortaya çıkıp "keşke Yunan kazansaydı" diyebilmişti.
Bunlarda o kadar cesaret de yok.
Fesli'nin cenazesine gidenlere bir bakın:
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Damat Bakan Berat Albayrak, AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AKP Genel Başkan Yardımcıları Hayati Yazıcı ve Nurettin Canikli, AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş, AKP Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, AKP MKYK Üyesi Erol Kaya, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Bilal Erdoğan, AKP İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Osman Nuri Topbaş, eski Rize Milletvekili Şevki Yılmaz.
Milli Savunma Bakanı ile Diyanet İşleri Başkanı da evinde ziyaret etmişlerdi, hatırlarsınız.
Onun için 30 Ağustos'un kutlanmasından hiç hoşlanmazlar.
30 Ağustos, biz sıradan TC vatandaşları için "Büyük Zaferin yıldönümü" olarak önemli bir gündür.
Onlar için 30 Ağustos'un anlamı, Yunan ordusunun yenilip, bozularak ricat etmek zorunda kaldığı gündür.
Aslında İslamcılar açısından matem günüdür!
Öyle düşünmüyor olsalardı, Fesli'nin tabutunun önünde saf tutarlar mıydı?
Bakmayın şimdi Devlet Bahçeli'yi oyalamak için "milliyetçilikten" söz ediyor olmalarına.
18 Şubat 2013 günü "kimse bizim karşımıza Kürtlükle de Türklükle de çıkmasın. Biz her türlü milliyetçiliği, ayaklarının altına almış bir iktidarız" diyen de Recep Tayyip Erdoğan'dan başkası değildi.
Bugün milliyetçilikten dem vuruyorlarsa bu sadece Devlet Bahçeli'yi elde tutmak içindir.
Bu ideoloji, ümmetçidir, milliyetçi değil.
Laik Cumhuriyet'e gidişin ilk adımı sayılacak 30 Ağustos'tan hazzetmemelerinin nedeni de budur.
Yazarlar
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2025
26.06.2025
23.06.2025
12.05.2025
4.04.2025
2.04.2025
6.03.2025
4.03.2025
28.02.2025
20.02.2025