Mehmet Y. Yılmaz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cuma günü resmi twitter hesabından bir mesaj yayımladı ve 'çalışan gazeteciler gününü' kutladı.
Şöyle yazmış:
"Çok sesli, etkin, herhangi bir kısıtlamaya maruz kalmadan kamuoyunu bilgilendirme görevini yerine getirebilen medyanın varlığı, demokratik ve şeffaf toplumun olmazsa olmazıdır."
Bunu okuyunca küçük bir şok geçirdim tabii.
Recep Tayyip Bey’in, Erdoğan rejimine muhalif olabileceğini hiç düşünmemiştim.
Çünkü biliyoruz ki Erdoğan rejiminin en temel özelliklerinden biri 'kamuoyunu serbestçe bilgilendirmek isteyen medyaya' tahammülsüzlüktür.
Böyle olduğu içindir ki müteahhit havuzlarıyla beslenen tek sesli bir medya kurmaya yöneldiler.
Kamu bankalarının kredi olanaklarını, medyayı tek sesli hale getirmek amacına yönelik olarak kullandılar.
Erdoğan rejimi çok sesli basına karşıdır.
Hürriyet’teki köşemin kapatılması, bizzat kendisinin Aydın Doğan’ı telefonla araması sonucunda gerçekleşti. Kendimi çok önemsediğimden değil, bir örnek olay diye bunu yazıyorum.
Beni ve benim gibi düşünenleri bir yana bırakın, bir dönem kendisinin Başbakanlık müsteşarlığını yapan, milletvekili olduktan sonra bakanlık verdiği Ömer Dinçer’e bile tahammül edemedi.
Dinçer’in, İslam ahlakı üzerine yazdığı yazılar partide 'hassasiyet' yaratınca, yazdığı gazeteyi zor duruma düşürmemek için yazılarına son vermek zorunda kalmıştı.
Çünkü Erdoğan rejiminin derdi demokratik ve şeffaf bir yönetim değildir.
Bu arada AKP medyasına bir uyarıda da bulunmak isterim.
Erdoğan, mesajında şöyle bir şey de söylemiş:
"(Medyamızın) halkımızı doğru ve tarafsız bilgilendirme görevini layıkıyla yerine getireceğine inanıyorum."
Sakın ha!
Bunu yapmaya kalkışırsanız gelecek sene bugünlerde 'işten atılan gazeteciler gününü' kutluyor olursunuz.
***
Bahçeli, bir şey mi ima ediyor?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli FETÖ’nün siyasi ayağının hâlâ ortaya çıkarılamadığını söyledi.
Fethullahçı çetenin marifetlerinin '2004 yılından itibaren zirveye ulaştığına' dikkat çeken Bahçeli, "FETÖ bu tarihten sonra yer altından çıkıp, suç örgütü olarak aleni illegal faaliyet yürütme aşamasına geçmiştir" dedi.
'Aleni illegal faaliyet' nasıl bir şey, bunu tam kavrayamadım.
Bahçeli, zaman zaman çözülmesi zor böyle cümleler kurabiliyor ama bu oksimoronu anlamaya çalışmamıza da zaten gerek yok.
Bahçeli’nin sözünü ettiği sorun, iktidar ortağının hiç duymak istemediği bir konu.
Çünkü AKP yöneticileri, her yerde örgütlenen Fethullahçıların siyasette örgütlenmeyi ihmal ettiğine inanmamızı istiyorlar.
Siyasi ayağa bir türlü sıra gelmiyor olmasının nedeni budur.
Aslına bakarsanız Fethullahçıların, ellerinde AKP gibi uygun bir aparat varken enerji ve olanaklarının bir bölümünü muhalefet partileri içinde örgütlenmeye harcadığını varsaymak da gerçekçi değil.
O yıllarda iktidara hiç gelmeyecekmiş gibi görünen partiler için niye güçlerini harcasınlar?
Elbette bu örgütün doğası gereği muhalefet partilerini ihmal ettiğine de inanmamak gerek ama asıl büyük faaliyetin AKP içinde yürütüldüğüne inanmamız için de çok neden var.
Bir kere AKP Genel Başkanı da söyledi ki 'aynı menzili maksuda gittiklerine' inanıyorlardı.
AKP Genel Başkanı ve zamanın Başbakanı'ndan ne isteseler alabiliyorlardı. Unutmayalım ki bu iki taraf, HSYK seçimlerinde hiç yüzleri kızarmadan koltuk pazarlığı bile yaptılar.
AKP Genel Başkanı, kurulan kumpaslardan da haberdardı, uydurulan deliller ile hapislere atılan insanlardan da. Fethullahçı savcının altına Mercedes çeken de ben değildim!
MHP Genel Başkanı, siyasi ayak dışındaki bütün alanlarda mücadelenin etkin sürdürüldüğünü kabul ediyor ve siyasi ayağı soruyor.
Bence kendisi de bunun neden yapılamadığını en az bizler kadar biliyor.
Belli ki AKP iktidarda olduğu ve yargıyı böyle kontrol ettiği sürece sıra oraya hiç gelmeyecek.
Bahçeli bunu bildiği halde bu konuyu neden gündeme getirdi?
Ortağına bir şeyler mi ima ediyor?
***
"Yerli ve milli çanta" Emine Hanım’a uymaz
AKP’li Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Şehircilik ve Mutlu Şehir Sempozyumu düzenlemiş ve bunun için 1 milyon 942 bin lira harcamış.
Şaşılacak bir durum değil.
Belediye olanaklarının böyle çarçur edilmesine ilk kez rastlamıyoruz.
Benim dikkatimi çeken katılımcılara hediye etmek için ısmarlanan sığır derisi çanta ve ipek Hereke halıları oldu.
Şartnameye göre sığır derisi çantaların astarları da süet olacakmış.
İhale dosyasında bir de şöyle bir ürün var: 'Özel olarak davet edilen misafirlerimize verilmek üzere 15 adet 35 X 45 ölçülerinde saf ipekten oluşan Hereke halısı.'
Sempozyuma Cumhurbaşkanı’nın eşi de davetliymiş.
Nitekim sempozyum sırasında çekilen bir fotoğrafta Emine Erdoğan Hanım en ön sıranın, orta koltuğunda otururken görülüyor. Bakanlar, milletvekilleri filan ona yakınlıklarına göre konumlanmışlar.
Belediye yetkilileri, eğer bu sığır derisi çantayı Emine Hanım’a armağan etmek için ısmarladılarsa büyük hata yapmışlar.
Değişik zamanlarda çekilen fotoğraflarından da açıkça görüyoruz ki Emine Hanım, böyle 'yerli ve milli' bir çantayı koluna takıp, sokağa çıkmaz.
O daha çok Chanel, Hermes, Victor and Rolf gibi markaları tercih ediyor.
Mendil büyüklüğünde ipek halıyı da kim ne yapacak, gerçekten merak ettim.
Hiç olmazsa seccade boyutlarında yaptırsaydınız da bir işe yarasaydı.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.05.2025
4.04.2025
2.04.2025
6.03.2025
4.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
5.02.2025
20.11.2024