Mehmet Y. Yılmaz
Liseden bir arkadaşımın uyarısıyla bir video izledim.
m / t Ottoman Courtesy isimli geminin Panama kanalından geçişi ile ilgili bir video bu.
Bu tanker, 269 metre boyunda, 46 metre genişliğinde. Gemilerin denizlerdeki konumlarını gösteren sitelerden en son baktığımda Bozcaada açıklarında seyir halindeydi, nazar değmesin, şahane bir gemi.
Gemi, kanala giriş ve çıkışında üçer kez "lock" adı verilen bir tür yükseltme – alçaltma havuzuna giriyor. Bu havuzlar aynı zamanda, kanaldaki akıntıyı da regüle ediyor.
Atlantik – Pasifik kot farkı, Karadeniz – Ege kot farkından fazla. Demek ki bizde de en az üçer "lock" inşa etmek gerekecek.
Bu büyüklükte bir tankerin tam yüklü haliyle, 100 metre genişliği, 25 metre derinliği, 7 -8 mil civarında akıntısı olan bir su yolundan geçip, gidivermesi öyle kolay bir iş değil.
Arşimed’i hatırlayacak olursak, gemiler taşırdıkları suyun hacmi kadar bir kuvvet ile suyun yüzeyine itilirler.
Hazreti Nuh, gemisini bir vadide inşa etmişti.
Geminin yüzebilmesi için, suyun kaldırma kuvveti, geminin ağırlığına eşit hale gelene kadar vadinin su ile dolmasını beklemek gerekirdi ki o arada gemi çoktan sele kapılıp, devrilmiş olurdu.
Hz. Nuh peygamber olduğu için melekler onun sorununu kolayca çözebildiler ama aynı görevi Kanal İstanbul’da meleklerden beklememek gerektiğinin sanırım hepimiz farkındayız.
Kısacası bu büyüklükte bir geminin bu su yolunda karaya oturmadan geçip gidebilmesi için kanalın bu ölçülerinin küçük olduğunu söyleyenler var.
Genişliğinin minimum 250 metre, derinliğinin de 30 metre olması gerektiğini söyleyen bir denizci ile konuştum.
Böyle bir su yolunda geminin pervanelerinin çalışmasının, geminin altındaki suyu geriye iteceği gerçeğine dikkat çekiyorlar.
Geminin dümen tutabilmesi için ulaşması gereken asgari bir hız var. Bütün bunlar birlikte düşünülmesi gereken teknik ayrıntılar.
Diyeceksiniz ki "Bunları sen biliyorsun da devlette bu işin bir sürü uzmanı var, onlar bilmiyor mu?"
Kuşkusuz ki biliyorlar. Ama ben de size "Erdoğan’ın isteklerine karşı çıkma cesaretini gösterebilecek kaç kişi var" diye sorarım! DHMİ’nin olumsuz raporunun emirle değiştirildiğini hatırlayalım.
CHP Milletvekili Tuncay Özkan, AKP Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş’a ait bir videoyu sosyal medyada paylaştı.
Kurtulmuş o tarihlerde henüz "makama bağlı hafıza kaybı sendromu" yaşamamıştı. Bugün o söylediklerini hatırlamıyor olmasının nedeni bu sendrom!
Kurtulmuş şöyle diyor:
"Bu projenin birçok yanlış, eksik tarafları var. Ben şahsen sayın Başbakan’ın bu projeyi bir seçim sözü olarak ortaya getirdiğini biliyorum. Yapılabilir bir şey değil. Olabilirliği olmayan bir konu."
Doğrusunu isterseniz ben de bu projenin bir tür "Zihni Sinir procesi" olduğunu düşünüyorum.
Dün Kanal üzerine Boğaz’dakiler kadar yüksek 10 köprü yapılması gerektiğinden söz etmiştim.
Sözünü ettikleri 75 milyar liraya o köprüler ve köprülere ulaşım – yaklaşım yolları bile yapılamaz. Değil ki bir de kanal kazılacak.
Kanal hakkında dağıttıkları hayali fotoğraflardaki köprüler, Galata Köprüsü’nden biraz iri. Bunların altından dev tankerler nasıl geçecek?
Her şey bunun yapılabilir bir proje olmadığını gösteriyor ve eminim ki Recep Tayyip Erdoğan bunu bizden daha iyi biliyor.
Ama eline muazzam bir fırsat geçti.
Bir yandan "CHP zihniyetini" iş yapmayı bilmemek, yapılmak istenen büyük projeye taş koymakla eleştirme fırsatı, diğer yanda gündemi değiştirme olanağı veriyor bunu tartışmak.
"Köprüyü sattırmam" diyen Necdet Calp’in kaybettiğini, "Bal gibi satarım efendim" diyen Turgut Özal’ın kazandığını da unutmayalım.
Erdoğan için bu da o tartışma gibi.
Gündemi değiştirip, kamuoyunun dikkatini işsizlikten, asgari ücretin düşüklüğünden, artan vergilerden, batmış şirketlerden, yeni dalga Suriyeli göçünden uzaklaştırmak da cabası!
Bakın ben bile, bunun farkında olduğum halde günlerdir bunu konuşup, yazıyorum.
Merak etmeyin, Kanal filan yapacak ne paraları var ne de niyetleri.
Maksat tartışma olsun, ortam gerilsin!
* * *
Öfkelenen Adam yine öfkelendi
MHP Genel Başkanı "öfkelenen adam" Devlet Bahçeli yine kükredi. Kanal İstanbul projesine benim gibi karşı çıkanları "şuursuz ve gayrı milli olmakla" suçladı.
Diyebilirsiniz ki "Devlet Bahçeli’yi niye bu kadar ciddiye alıyorsun?"
Alıyorum çünkü onun yaptığını mesela ben kendisine yapsam, bazı düşünceleri ile "ihanet içinde olduğunu, şuursuz olduğunu, gayrı milli olduğunu" söylesem, ya mahkemeye koşar, ya da öfkeyle beni birilerine işaret eder!
Devlet Bey’e söylemek isterim ki bana göre de Kanal İstanbul projesini gerçekleştirmeye çalışmak gayrı milliliktir. Şuursuzluktur. Gelecek kuşaklara ihanettir.
Şimdi bu durumda ne oldu: Elimizde iki hain var, biri ben, diğeri Devlet Bey.
Böyle bir şey olabilir mi?
Farklı şeyleri savunmak niye ihanet olsun?
Ben doğru bildiğimi savunurum. Devlet Bey doğru bildiğini savunur.
Farklı düşündüğümüz için ikimiz de hain filan olmayız. Demokrasilerde hayat böyle geçer Devlet Bey.
Dün bizleri şuursuzlukla suçladıktan sonra ortaya çıktı ki Devlet Bey, bu proje konuşulmaya başlandığında benim gibi düşünüyormuş. Kanal İstanbul için şunu söylemiş:
"Bu soygun düzenini çılgınca sürdürecek bir projedir."
Şimdi Bahçeli, bir boş vaktinde kürsüye çıkıp, tane tane ve hepimizin anlayacağı şekilde bir açıklama yapmalı. Bunun onun için zor olacağını biliyorum ama bir siyasetçi birbirinin tam tersi fikirleri savunabiliyorsa, bunun nedenlerini açıklamalıdır.
Niye o gün böyle düşünüyordu, şimdi niye böyle düşünüyor?
O zaman mı yanlış yapmıştı, şimdi mi yanlış yapıyor? Fikrini değiştiren ne oldu?
Açıklaması tatmin edici olursa bakarsınız bizler de fikrimizi değiştiririz.
* * *
Yoksa amaç kanalı definecilere kazdırmak mı?
Adının önünde Doçent Doktor unvanı olan bir tip, A Haber kanalında, bugüne kadar kimsenin bilmediği bir gerçeği ifşa etti:
"Sayın Cumhurbaşkanı’na yüklenilmesinin en büyük sebebi Kanal İstanbul projesi. Vatikan kaynaklarından aldığım bilgilere göre Kanal İstanbul’un altında tapınakçılardan kalan 10 gemi dolusu altın var. Fransa’dan kaçırdıkları hazineler var. Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda bilgiye sahip."
Evet, bu sözler bir üniversite hocasına ait. Bir avcı kahvesinde sohbet sırasında söylenmiyor, bir haber kanalındaki açık oturumda söyleniyor hem de!
Kanıt? Kanıt ne gerek var? Salla gitsin.
Vatikan kaynaklarından bu bilgiyi almış!
Vatikan kaynakları bu bilgiyi niye kendilerine saklamamış da bu tipe vermişler? Orası belli değil.
Tapınak Şövalyeleri 10 gemi dolusu altını Fransa’dan kaçırmışlar, getirip Trakya’nın ortasında bir yere gömmüşler.
O kadar altını, o yıllarda Trakya’nın ortasına kadar taşımak için kaç öküz arabası gerekirdi? Oraya kadar getirdiğiniz altınları 25 metre derine gömmek için kaç kişiye çukur kazdırmak lazımdı?
Bunların hiçbirinin önemi yok.
Önemi olan Reis’i sahip çıkmak. Palavra da olsa, ilginç bir şey sallayacaksın, nasıl olsa insanlar bunun ötesi berisiyle ilgilenmezler diye düşünmüş olmalı.
Her halde öküz arabalarını sürenleri, çukuru kazanları, altınları gemilerden indirip, öküz arabalarına yükleyen hamalları da işleri bitince öldürmüş olmalılar ki bilgi bu tarihe kadar Vatikan kasalarında gizli kalmayı başardı!
Bu olaya tanık olanları yok etmemiş olsalardı define çoktan oradan çıkarılmış olurdu çünkü.
Kişisel kanaatim şu ki bu adam, "Kanal güzergahında altın var" bilgisini yayarak, definecileri tahrik etmek istiyor.
Bir küçük kasa altın için koskoca gölü kurutan defineciler için, Kanal güzergahını kazmak çocuk oyuncağı olmalı.
Onlar altın aramak için Kanal’ı kazacaklar, böylece 75 milyar lira da devletin cebine kalacak, kanal bedavaya gelecek.
75 milyar tasarruf edeceğinizi öğrendiniz ya, gülersiniz tabii!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.05.2025
4.04.2025
2.04.2025
6.03.2025
4.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
5.02.2025
20.11.2024