Mehmet Y. Yılmaz
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'dan sonra, eski CHP Milletvekili Dursun Çiçek de savcılıkta ifade verdi.
Sebebini biliyorsunuz, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı kızdırdılar.
Erdoğan'ın kızmasının nedeni, Başbuğ ile Çiçek'in, FETÖ'nün siyasi ayağının bakılması gereken yere işaret etmeleri.
Asker kişileri yargılama yetkisinin askeri mahkemelerden, özel yetkili mahkemelere devrine olanak sağlayan kanun ile ilgili bir tartışma bu.
Aslına bakarsanız, o tarihte askeri mahkemelerin yetkilerinin sivil mahkemelere devri ile ilgili çalışma, AB'ye uyum kapsamında yapılmıştı.
Söz konusu kanunun çıktığı günlerde AKP için "askeri vesayet ile mücadele", iktidar alanını genişletebilmek için önemliydi.
Zaten AB üyeliği ve AB mevzuatına uyum meselesine o devirde sıkıca sarılmalarının nedeni de buydu.
Amaç hasıl olunca, AB'yi unutmalarının nedeninin de bu olduğu gibi.
Söz konusu kanun değişikliği ile ilgili olarak FETÖ iması yapılınca, normal tepki bunu açıklamak olmalıydı.
Ama bu yolu tercih etmediler.
Erdoğan kızdı, Başbuğ'u hedefe koydu, "boru göstermeye benzemez" diyerek aba altından bir Ergenekon sopası da salladı.
Niye kanunun asıl gerekçesini açıklamadılar da bu yola gittiler?
FETÖ'nün siyasi ayağına ulaşabilecek her çorap söküğünde iplerden birinin ucu kaçınılmaz olarak AKP'ye de gider. Çorabın sökülmesini istemiyorlar, sebeplerden biri bu olabilir.
İkinci tahminim, günümüz şartlarına bakınca daha olası görünüyor:
İktidarın oy tabanı hızla eriyor. Bu tür yönetimlerin, iktidardan gitmeye yaklaştıkça sertleşmeleri, muhalefeti demokratik olmayan yollarla sindirmeye çalışmaları sık rastlanan bir durum.
Nitekim Erdoğan'ın, Başbuğ'a, "boru" hatırlatmasıyla Ergenekon'u işaret etmesi, abuk gerekçelerle tutuklanan gazeteciler, üç milletvekilinin hapse atılması bu çerçevede, daha büyük bir baskı dalgasının işaretçileri olabilir.
İşim falcılık değil tabii, tarihteki örneklerine bakarak olasılıklardan söz ediyorum.
Başbuğ ve Çiçek'in, bir kanunun çıkış gerekçesine dikkat çekerken yaptıkları iş bir suç sayılmaz.
Şeffaf bir demokrasiden söz ediyorsak, meclislerin faaliyetleri kamuoyunun gözünün önünde olur.
Meclisler, milletvekilleri, çıkardıkları kanunlar eleştiriden vareste değildir.
Politika, sadece meclis çatısı altında yapılan bir iş de değildir.
Eleştiri kültürünün geliştiği ülkelerde, böyle eleştirilere yanıt verilir, mahkemeye vermek kimsenin aklına gelmez.
Öte yandan Başbuğ ve Çiçek için suç duyurusunda bulunan AKP milletvekillerinin dilekçesinde şöyle bir bölüm de var, dikkatimi çekti:
"Milletvekillerinin yasama faaliyetlerinden dolayı suçlanması ancak antidemokratik rejimlerde ve vesayet düzeninin geçerli olduğu ülkelerde söz konusu olabilir. Şüphelinin bu doğrultudaki açıklamaları vesayet düzeninin özleminin bir yansıması olarak değerlendirilmelidir."
Eleştiri, özellikle de siyasal eleştiri bir demokrasinin olmaz ise olmazıdır.
Eleştiriyi "suçlama" olarak da yöneltebilirsiniz.
Hatta demokrasilerde kamu görevi yapanlar, daha ağırına da razı olmak durumundadırlar. İnanmayan, Erdoğan'ın, Süleyman Soylu'nun avukatlarına sorsun!
Tabii "milletvekillerinin yasama faaliyetlerinden dolayı suçlanması ancak antidemokratik rejimlerde ve vesayet düzeninin geçerli olduğu ülkelerde söz konusu olabilir" cümlesini okurken acı acı gülmüş de olabilirsiniz.
Halkın oyuyla seçilip, yasama dokunulmazlığı kazanmış bazı milletvekillerinin neden hapiste olduğunu açıklayan bir cümle olmuş bu.
Bu da AKP'li olmanın bir garip cilvesi işte!
Demokrasi adına ne söylersen söyle, ucu dönüp dolaşıp Erdoğan yönetimine dokunuyor!
* * *
AKP, kendisi olmaktan vazgeçerse
AKP, 2023 seçimlerinde oy verecek Z kuşağını kazanmak için çalışmalara başlamış.
Önümüzdeki seçimde ilk kez oy verecek olanların sayısının 7 milyon civarında olması bekleniyor.
Onun için seçimi kazanmak isteyenin, bu yeni seçmen kitlesini yanına çekebilmesi kritik önemde.
Gizem Karakış'ın Hürriyet'teki haberine göre AKP yöneticilerine sunulan raporda, Z kuşağının olayları sosyal medyadan takip ettiğine dikkat çekiliyormuş.
Kim yazdıysa rapora Cambiridge Analytica'yı (CA) da sokuşturmuş!
Hatırlarsınız, bu kuruluş sosyal medya çalışmalarıyla ABD seçimlerini ve Brexit'i manipüle etmekle suçlanıyordu.
Tam da Twitter'deki AKP trollerinin temizlendiği konuşulurken, CA'yı hatırlatmak, pek akıllıca olmamış gibi geldi bana.
AKP yöneticileri farkındalar mı bilmiyorum ama Z kuşağını, bugüne kadarki politikalarıyla etkilemeleri pek kolay görünmüyor.
Gezici Araştırma geçenlerde onlarla ilgili bir araştırmanın sonuçlarını açıkladı.
- Oy davranışlarında ana – babalarını taklit etmiyorlar.
- AB'yi destekliyorlar.
- Düşünce özgürlüğü, liyakat, israf gibi kavramlar konusunda çok hassaslar.
- Kendilerini bir ideolojiyle bağlamak gibi bir eğilimleri de yok.
- Ve din ticaretiyle bu çocukları etkileyebilmek mümkün değil.
Yani AKP'nin ezberini bozacak bir kitle bu.
AB üyeliği yolunda ciddi gelişmeler elde ederseniz, memlekette demokrasiyi hakim kılarsanız, din ticaretinden vazgeçerseniz, düşünce özgürlüğüne saygı duyarsanız, güreşçiyi banka yönetimine tayin etmezseniz, gerçekten bilgi sahibi olanların yükselmesine olanak verirseniz, memleketin kaynaklarını israf etmezseniz bu çocukların oylarını alabilirsiniz.
Size bir yönetici özeti vereyim: Bugün yaptıklarınızın tam tersini yaparsanız, bu kuşağın oylarına talip olabilirsiniz.
Gerçi o zaman benim oyumu da alabilirsiniz, bunu da belirtmiş olayım.
* * *
Müzevir çocuklar gibi
Televizyon kanallarındaki tartışma programlarına HDP'liler çağrılmıyor.
Yeni bir durum değil, uzunca bir süredir HDP yokmuş gibi davranmak, haber kanallarının ortak özelliği gibi görünüyor.
Bir de bunu "evrensel habercilik ilkeleri" gibi, "kuş mu, deve mi" olduğunu tam olarak idrak edemediklerini çok belli eden gerekçelerle açıklamıyorlar mı?
İzleyicinizi, okuyucunuzu da aptal yerine koymayın, çok ayıp.
Onun için açıkça söyleyin: Saray'dan izin alamadığınız için HDP'lilere de, bazı muhalif isimlere de ambargo uyguluyorsunuz.
Hep aynı tiplerin haber kanalları arasında dolaşıp, duruyor olmaları tesadüf mü?
Bu memleketin entelektüel düzeyi bu kadar fakir olabilir mi?
Öte yandan HDP de açıklama yapmış, bundan sonra HDP'li bir yönetici çağrılmadan, HDP'yi tartışan programlarla ilgili "suç duyurusu" yapacaklarmış.
Buna da hiç şaşırmadım.
"Suç duyurusunda bulunmak" artık milli bir sporumuz olmuş gibi görünüyor.
Müzevir ilkokul çocukları gibisiniz vallahi!
Nedir bu savcıların, bu milletten çektiği?
Allah'tan onlara da yeterli talimat verilmiş. Hangi suç duyurusunu çöpe atacak, hangi suç duyurusunu işleme koyacak açık ve net şekilde biliyorlar.
Onun için HDP'lilerin suç duyurusu kağıt israfından başka bir işe yaramaz.
Televizyonlara kimin çıkacağına karar veren otorite, hangi suç duyurusuna işlem yapılacağı kararını da veriyor, benden duymuş olmayın.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.05.2025
4.04.2025
2.04.2025
6.03.2025
4.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
5.02.2025
20.11.2024